Ya bu adam n’aptı şimdi?

Yorum | Levent Kenez

Gerçekten merak ettiğim için soruyorum. Harran Üniversitesi rektörü “Erdoğan’a itaat etmek farzdır, etmeyen harpten kaçmış sayılır” tabiri diğerle itaat etmeyenin katli vaciptir demesinden sonra görevinden alındı. “Yok, rektör kendisi istifa etti” diyenleri duyar gibiyim. Geçelim onu. ‘Ya istifa et yoksa görevden alacağız’ mesajına karşılık rektörün bir farz-ı ayını  yerine getirmesidir o iş. Elbette gerçekten samimi olsalar görevden alırlardı. Bu arada rektörün mühendis olduğunu, Teknik Üniversite’yi derece ile kazandığını hatırlatalım. Rektörlük seçimlerinden en az oyu almış olmasına rağmen Erdoğan tarafından atandığını da.

Şimdi benim anlamadığım şu, bütün seçim sürecinde muhatabın tipine göre -ki bu epey milyon kişi demek oluyor- Erdoğan’ın kafirlerle, Haçlılarla, İsrail’le, ABD’yle, Vatikan’la mücadele ettiğini ve eğer ona oy verilmezse dinen büyük vebal altına girileceğini anlatıp şimdi neye kızdığınız siz?

“Her söylediğin doğru olsun ama her doğruyu her yerde söylemeyeceksin Hocam”  basitliğinde mi olay?

Referandum sürecinde bütün kirli işleriniz için size “caizdir” fetvası veren adama “Evet oyu vermek farzdır” diye yazı yazdırıp rektörün neyine takıldınız?

Şu ana kadar Erdoğan’a haşa Allah diyenden ona dokunmanın ibadet olduğunu söyleyene, doğduğu şehrin mübarekliğinden girip ikinci peygamberden çıkan siyasilere ağzınızı açmadınız. En üstten en alttan bir tane tepki ya da itiraz gelmedi. Yok Allah olmaktan mı yoksa peygamber olmaktan mı vazgeçti Erdoğan bizim haberimiz yok? Yoksa fakir bizim bilmediğimiz ortamlarda mı adamlara haddini bildirdi.

Hadi onlar kastı aştı, dilleri sürçtü, Kuran ayetleri ile bakara makara yapan ve buna rağmen canhıraş savunduğunuz Egemen Bağış, Erdoğan’a yeni başdanışman oldu. Hadi diyelim Egemen konuşmasın, yakınlarda tutulsun diye düşünülüyor. Demek ki diğerleri de götürenlerden. “Peygamber gurura kapıldı ama biz kapılmadık” diyen Efkan Ala son kurultayda parti MKYK’sına girdi. Şu sözlerin onda birini bir CHP’li söylese linç ederdiniz.

AKP sözcüsü Ömer Çelik’e bir gazeteci tarafından rektörün sözleri soruldu. Konunun parti toplantısında konuşulup konuşulmadığı ve şahsi görüşü de. Ömer Çelik birazdan söyleyeceği sözlerin kendi sözleriymiş gibi anlaşılmasından öyle ödü koptu öyle ödü koptu ki cümlesine şöyle başladı: “Bu kürsüde parti sözcüsü şahsi görüşünü açıklamaz”. Tamam tamam anladık ne denmişse söyle işte. Sonraki ifade bomba: Sorunlu buluyorlarmış.

Belli ki Erdoğan ve ekibi rektörün ipini çekmiş. Erdoğan bu tür adamları harcamaz mutlaka yakında bir göreve atar. TÜBİTAK kontenjanı yeni doldu ama bir yer açarlar. Erdoğan’ın rektör hakkında kararı belli olduktan sonra parti grup başkanvekili Naci Bostancı’ya da bir şeyler söylemek düşmüş. Yoksa kimin haddine rektöre söz söylemek. Siyasete girene kadar olgun ve entelektüel biri olarak bilinen Bostancı bütün birikimini ve saygınlığını  siyasette uşaklık yapmak için tükettiğinden olsa gerek son şaklabanlığı ona yaptırdılar. Bostancı’nın açıklamasına bakın, “Harran Üniversitesi rektörünün Cumhurbaşkanımızla ilgili sözlerinin a. Cumhuriyetimizle b. İslamla c. Cumhurbaşkanımızın siyasal anlayışıyla d. Rektörlük makamında aranan akademik müktesebatla hiçbir ilgisi yoktur.”

Hadi a’yı b’yi anladık da cumhurbaşkanımızın siyasal anlayışıyla ilgisi yok ne demek ya!? Şaka gibi. Sizin cumhurbaşkanınızın siyasal anlayışı ekle çıkar bundan ibaret. Bütün gün 7/24 dinin ırzına geçen en kutsal şeyleri iğrenç siyasetine alet eden Erdoğan için bunu söyleyebiliyor siyaset bilimi profesörü. Zamanında bir şey sandığımız adam. Ha bir de d var, rektörlük makamında aranan akademik müktesebat! Erdoğan’ın atadığı rektörlerden bir tanesinin bile akademi ile bir müktesebatı yok.

Evet temel sorumuza geri dönersek. Bu adam, sizin İslamcı siyasetinizin amentülerinden bir tanesini dile getirdi. Erdoğan’a itaat ‘ulu’l emre itaat’tir diye atıp tutarsınız. Bu adama neden kıydınız?

Hani AKP’ye kapatma davası açacaklar da biz mi rüya görüyoruz. Yani yarın öbür gün sizi yargılayacaklar da bir-iki sigorta mı bulunsun kenarda? Yok artık buna mı kaldı iş. Kamuoyundaki tepki desek size vız gelir, gündem değiştirmek on saniyelik mesele. Yaklaşan seçimler öncesi taktik desek. Oyu atan biz sayan siz neden ihtiyaç olsun. Velhasıl ben işin içinden çıkamadım. Sahi siz bu adamı neden harcadınız?

Not: Gündemin en önemli iki maddesine yer kalmadı. Erdoğan meclise gelince sanki özel tuvaleti ve banyosu yokmuş gibi fakirlerin abdest aldığı yerde kendisine özel alan ayrılmasına ve Uganda’daki manyaklara uzun uzun değinemiyoruz. Birincisini gayet makul buluyorum. Millet görsün diye mescide gelen Erdoğan’ın yanında abdest alacağım diye halife-i ruy-i zemini sırılsıklam yapan adamlardan illallah etmiştir. İkinci olay için de şunu söyleyebiliriz eninde sonunda büyükelçilerden delirenler olacaktı piyango Uganda’ya vurmuş.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin