HABER-ANALİZ | ADEM YAVUZ ARSLAN
31 Mart yerel seçimlerinin üzerinden 5 gün geçti ancak Ankara ve İstanbul sonuçları üzerindeki tartışma bitmedi. Ankara ve İstanbul’da ‘organize hukuksuzluk’ yapıldığını iddia eden AKP, her iki ilde de yoğun bir şekilde seçim sonuçlarına itiraz ediyor. İlk hamle Başkent’ten geldi. Ankara İl Seçim Kurulu, AKP’nin itirazı üzerine 16 ilçeden 11’inde oyların yeniden sayımına karar verdi. Yapılan yeniden sayımla AKP’nin adayı Mehmet Özhaseki’nin oyu 1.805 arttı. Ancak muhalefetin adayı Mansur Yavaş halen 125 bin 770 oy ile öndeydi.
AKP Genel Sekreteri Fatih Şahin bu sonuca ilişkin “Bu bizim beklentimizi karşılamaktan uzak bir sonuç” diyerek yeniden itiraz edeceklerini açıkladı. AKP’li Şahin’in itiraza ilişkin ‘beklentilerimizi karşılamaktan uzak’ ifadesi çok tartışıldı.
AKP İTİRAZLARLA SÜRECİ TIKIYOR
İstanbul’da ise daha karmaşık bir durum var.
AKP’liler CHP adayı Ekrem İmamoğlu lehine yolsuzluk yapıldığı iddiasıyla sonuçlara itiraz ettiler. Hatırlanacağı gibi 31 Mart gecesi Anadolu Ajansı seçim sonucu geçmeyi durdurmuş ve on saatten fazla veri servisi yapmamıştı. YSK ise Anadolu Ajansı’nın aboneleri olmadığını, verileri kimden aldığını bilmediğini açıklamıştı. Yaşanan bütün engellemelere rağmen Millet İttifakı adayı Ekrem İmamoğlu’nun sandıktan birinci çıkması üzerine AKP kurmayları yeni bir oyun planını uygulamaya koydu.
Geçersiz oyları gerekçe gösteren AKP sonuçlara itiraz etti. Bazı ilçelerdeki seçim kurulları geçersiz oyların yeniden sayılması talebini kabul ederken bir kısmı bu talebi reddeti. 8 ilçede yapılan sayımlar sonucunda 21 bin küsür fark 19 bin küsür farka düştü. Ancak AKP kurmayları yeniden itiraz ettiler. İstanbul İl Seçim Kurulu, yerel seçimler sonrası bazı ilçe seçim kurulları tarafından alınan, Büyükşehir Belediyesi için kullanılan oylardan geçersiz olanlarının yeniden sayılmasını reddeden kararı kaldırdı. Böylece 15 ilçede daha geçersiz oylar yeniden sayılacak. Bu ilçeler Küçükçekmece, Pendik, Bahçelievler, Üsküdar, Sultangazi, Kağıthane, Avcılar, Sancaktepe, Güngören, Şişli, Arnavutköy, Beylikdüzü, Beşiktaş, Kadıköy ve Beyoğlu.
AKP’NİN İPTAL PLANI
Peki yeniden sayımlarda aradaki oy farkı kapanmamasına rağmen AKP’nin her yerde sonuçlara itiraz etmesinin gerekçesi ne? Öncelikle şunun altını çizmek gerekiyor. AKP hem Ankara hem de İstanbul’u kaybetmeyi beklemiyordu. Önce Anadolu Ajansı üzerinden manipüle ederek şoku atlatmayı ve seçimi kazanmayı denediler. Ancak muhalefet bu seçimde iyi organize olduğu için Anadolu Ajansının tüm manipülasyon girişimlerine rağmen başarılı olunamadı. Bu kez geçersiz oylara itiraz aşamasına geçildi. Hem Ankara hem de İstanbul’da geçersiz oyların yeniden sayılmasına dair girişimlerden fark kapanmadı. Şimdi gözler il seçim kurulunun aldığı ’15 ilçede geçersiz oylar yeniden sayılacak’ kararında. Burada da fark kapanmazsa bir sonraki aşamada ise seçimin iptali başvurusu yapılacak.
Son birkaç gündür yapılan geçersiz oylar tartışması iptal kararına zemin hazırlamak için şişiriliyor. Bu noktada MHP lideri Bahçeli’nin “İstanbul’da oyların tekrar sayımını durduran, sandık hilelerine ve usulsüzlüklerine ortam açan kim varsa tüm bağlantıları, tüm ilişki ağları araştırılmalı, mutlaka sonuca bağlanmalıdır. Fetö’yle iltisakları varsa tespit edilip gereği yapılmalıdır.” açıklaması önemli. Bahçeli’nin bu açıklaması izlenecek yol haritasının ipuçlarını taşıyor. İtirazlarla süreç uzatılacak, bu esnada yüzde 90’ı Saray kontrolünde olan medyada ‘organize yolsuzluk ve hukuksuzluk olduğu’ vurgusu işlenecek, ‘PKK ve Fetö bağlantılı sandık kurulları’ vurgusu yapılacak. Nitekim başta Melih Gökçek olmak üzere bir AKP’nin sosyal medya trolleri ‘organize bir suç var, seçim iptal edilmeli’ söylemini yaymaya başladılar.
Sürecin itirazlarla uzatılmasının bir diğer boyutu ise zaman kazanmak. Bu esnada ‘tam usulsüzlük’ ve ‘organize suç işleme’ iddiasıyla adli dosyaların hazırlanması, sandık kurullarından birilerinin terör örgütleri ile bağlarının ‘bulunması’ ve bu kişilere yönelik operasyonların başlatılması planlanıyor. Operasyonlar başladıktan sonra da Ankara ve İstanbul seçimleri iptal edilerek YSK kararı gereği 2 Haziran’da tekrar ettirilecek.
Eğer bu plan başarısız olursa yani seçim iptal edilemez, iptal edilen seçimde muhalefet yeniden seçimi kazanırsa yedekte bekleyen bir diğer senaryo ise YSK tartışması çıkartmak. Şöyle ki, bilindiği gibi YSK başkanı dahil 6 üyenin görev süresi Ocak 2019’da bitiyordu. Ancak AKP sürpriz bir hamle ile YSK başkan ve üyelerinin görev süresini bir yıl uzattı. Normal şartlarda Anayasa’nın 76.maddesi uyarınca seçim yasalarında yapılan değişiklikler bir yıl içinde yapılan seçimlerde uygulanamaz. Seçimi kaybeden, tüm itirazlardan da sonuç alamayan AKP, son çare olarak Anayasa Mahkemesi’ni devreye sokarak YSK’nın anayasa uygunsuzluğu kararını çıkartabilir. Görev süresi dolan başkan ve üyelerin yerine yenileri seçilir ve seçim yeniden yapılır. Özetle Ankara ve İstanbul’u kaybetmeyi kabullenemeyen Erdoğan rejimi seçim iptalinden YSK’nın hukuki statüsüne kadar bir çok başlıkta alternatif planlar yapıyor.
AYM YSK üyelerinin görev süresinin uzatılmasıyla ilgili CHP başvurusunu reddetti. Hem de başvuru bahsettiğiniz bir yıllık süre ile ilgiliydi. Aynı konuda nasıl yeni karar alacak?
Yazınız 5 Nisan tarihli ve aynen öngördüğünüz gibi bugün (8 Nisan) T. Erdoğan “Organize Usulsüzlük” kavramını ortaya attı. Sandıkların şu an itibariyle %92 si sayıldı ve fark 15.000 in üzerinde. Üsküdar’daki sayım bugün yapılacaktı ancak yarına ertelediler. Sürekli bir zaman kazanma telaşı devam ederken seçimin iptaline yönelik “organize usulsüzlük” çıkışı da başlatıldı. Nagehan Alçı; “”İstanbul seçimlerinin 2 Haziran 2019’da yeniden yapılacağı tahminini üzülerek yapıyorum. İçim daralıyor bu yazıyı yazarken. Zira bu seçimin, özellikle ekonomik olarak ülkemize zarar vereceği kanısındayım. Sandık yorgunu bir toplumuz ama buna rağmen biz İstanbullular bir seçime daha gireceğiz büyük olasılıkla.” ifadeleriyle yazısını kaleme aldı. Yandaş medya aynı ifadelerle yayınlar yapmaya da başladı.
Sürecin durdurulması AKP’nin devletin neredeyse tamamını eline geçirmiş ve korku salan gücü nedeniyle çok zor ancak, ihtimal dışı da değil.
– Öncelikle bu seçimde yara alan AKP’nin çatırdadığının belirginleştirilmesi ve korkunun azaltılması,
– Mazbatasını alması engellenememiş olan Mansur Yavaş’ın, Ankara’daki yolsuzlukları derhal ve ısrarla gündeme getirmesi ve bu suretle AKP’nin yeniden yapılacak bir seçimde hezimete bile uğrayabileceği fikrinin güçlendirilmesi,
– Devlet içinde hala tesslim olmamış bağımsız kişi ve güçlerin direnci
– Muhalefetin süreci şu ana kadar yaptığı gibi sıkı takip etmesi ve kamuoyuna anlık bilgiler vermeleri.
Bunlar yapılabilirse sanırım AKP’nin planları akamete uğrayacak ve normalleşme başlayacaktır.
Meral Akşener’in dediği gibi, Türkiye’nin gözü İstanbul’da.