Arda, kılavuzlukta Tanju Çolak’ı tercih etti

HABER-YORUM | HASAN CÜCÜK

Tanju Çolak denince akıllara golcülüğü ve skandalları gelir. Samsunspor’da yıldızını parlatıp, Galatasaray’da zirveye çıkan Tanju Çolak, Fenerbahçe’de düşüşe geçmişti. Attığı goller kadar hafızalara skandalları da kazındı. Türk futboluna uzun yıllar hizmet etmesi beklenirken, kaybolup gitti. Tanju Çolak’ın bayrağını şimdilerde Arda Turan devraldı.

Ceza alanı içinde zehirli bir kobra gibiydi Tanju Çolak. Kalecileri çaresiz bırakmakta üstüne yoktu. Samsunspor formasıyla 1986’da attığı 33 golle krallık tacını giyen Tanju Çolak’ın kariyeri 1987’de Galatasaray’a gelmesiyle farklı bir evreye eğriliyordu. İstanbul’un cazibesiyle Tanju Çolak, sadece golleriyle değil saha dışı yaşantısıyla da gündem oluyordu. Evli olmasına rağmen yaşadığı hızlı hayat magazin basınının bir numaralı malzemesi oluyordu.

1988’de attığı 39 golle Avrupa’da Altın Ayakkabı’nın sahibi olan Tanju, 1991’de olaylı bir şekilde Fenerbahçe’ye transfer oldu. Sarı-lacivertliler dönemi iki yıl sürerken, skandallarından dolayı futbol hep ikinci planda kalıyordu. Milli takım kampına belinde silahla gelecek kadar işi ilerletiyordu. Dönemin A Milli Takım teknik patronu Sepp Piontek, ‘Kampa belinde silahla geldiğini gördüğümde şok oldum. Neden silah taşıyorsun diye sorduğumda ‘Mafya peşimde’ cevabını verdi. İlk işim Tanju’yu milli takımdan kesmek oldu’ diyerek, o günleri anlatıyordu.

Tanju Çolak, 1994’de henüz 31 yaşındayken futboldan koptu. Futbolu bırakması bile doğal değildi. Aldığı Mercedes marka aracın kaçak olduğunu öğrenince kendini ihbar etti. Ağır Ceza Mahkemesi 9 yıl hapis cezası verince, apar topar yurt dışına kaçtı. Makedonya’nın başkenti Üsküp’te yakalanıp, Türkiye’ye iade edildi. 23 ay hapis yatan Tanju Çolak’ın kariyeri hazin bir sonla bitti. Fırtınalı özel hayatı, mafya özentili yaşamıyla Tanju Çolak, Türk futbolunun kayıp yıldızlarından biri oldu.

Arda Turan, son dönemin futbolumuzun en başarılı isimlerinden biriydi. 13 yaşında adımını attığı Galatasaray’ın A takım formasını 2005’te giymeye başladı. Kısa sürede futbolunu geliştirip, genç yaşında takımın kaptanlığına kadar yükseldi. Galatasaray’daki başarısı Arda’yı İspanya’nın 3. büyüğü olan Atletico Madrid’e taşıdı. La Liga şampiyonluğu ve UEFA Avrupa Ligi kupası sevinci yaşadı. Kendini futboluna veren Arda, her geçen yıl yıldızını parlattı. 2015’te 40 milyon Euro gibi rekor bir ücretle Barcelona’ya gitti. Türk futbolu adına yeni bir milat olan bir transfer kısa zamanda bir yıldızın zirveden düşüşü olacaktı.

FİFA’nın Barcelona’ya verdiği 6 aylık transfer yasağından dolayı forma giyemeyen Arda Turan, yasak kalkınca yıldızlar topluluğu kadroda yer bulmakta zorlandı. Ayakları susunca çenesi açılmaya başladı. Oynamayınca agresifleşti. Kariyerindeki düşüşe engel olamıyordu. Önce milli takım kampında gazeteciye saldırıp, kafa attı. Kadrodan çıkarılınca, milli formayı bıraktığını ilan etti. 2017-18 sezonunun ilk devresinde Barcelona formasını hiçbir maçta giyemedi. Yolunu Türkiye’ye çevirip, Başakşehir’e kiralık geldi.

4 Mayıs’ta Sivasspor maçında müsabakanın yardımcı hakemine saldırısı ve orta hakemine yönelik hakareti nedeniyle 16 maç men ile tarihi bir cezaya çarptırılan Arda Turan’ın hakemlere, “Şerefsizler! Hepinizi öldürmek lazım!” dediği ortaya çıktı. Sahalardan uzak kalınca kendini farklı kulvarlara atan Arda Turan’ın son vukuatı şarkıcı Berkay’a bir eğlence kulübünde kafa atmak oldu. Arda’nın ‘Basit bir tartışma’ dediği olayın gerçekte Berkay’ın eşine yapılan ‘ahlaksız bir teklif’ olduğu ortaya çıktı. Hastanelik olan sanatçıyı belinde silahıyla ziyaret edip, özür dileyen Arda ‘Bana inanmıyorsan, çek vur beni’ dedi.

Arda’nın son skandalı sadece Türkiye topraklarıyla sınırlı kalmadı. Avrupa’nın birçok gazetesine haber oldu. Barcelona’ya bir daha dönmesi artık tarihe karışmış olan Arda’nın artık futbola dönüp başarılı olması da zor gözüküyor. Arda Turan, Tanju Çolak olma yolunu seçti. Bir marka iken, kendini harcadı. Kaybeden Türk futbolu oldu diyemeyeceğim. Kaybeden Arda Turan oldu. Türk futbolu zaten hep kaybeden taraftaydı zira. 7 Mayıs 2018’de ‘Bir Arda Turan vardı dememek için’ başlıklı yazıyı yazmıştım. Şimdi artık ‘Bir Arda Turan vardı’ diyebiliriz!

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin