Af edersiniz yine seçim torbası

HABER-YORUM| SEMİH ARDIÇ

Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’in “Muazzam bir reform paketi hazırladık. Yakında Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne gelecek. Yatırım ortamını muazzam biçimde iyileştireceğiz.” beyanatını okuyunca hem şaşırdım hem de umutlandım. Öyle ya keyfî kararnamelerle (KHK) idare edilen Türkiye’de ‘reform’ tek başına bile kulakların pasını silecek kadar hoş bir kelime… Duymayalı hayli vakit oldu…

Bozuk saat bile günde iki kere doğruyu gösteriyorsa Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) iktidarı da geç de olsa doğru bir adımla hatalarından rücu etmeye karar vermiş olamaz mı? Madem öyle ‘Türkiye’de güzel işler de oluyor’ kuşağında hâlâ ümit tomurcuklarını muhafaza edenlerin hissiyatına tercüman olmak için klavyenin başına geçmeye karar verdim. Elimden geldiğince müspet işleri alkışlamalıydım… Yiğidi öldür, hakkını yeme.

REFORMDAN KASIT BAŞKA

Makaleye başlamadan evvel reform paketinin teferruatı hakkında biraz malumat toplamak elzem tabiî. Ajansları, haber ve makaleleri tetkik ediyorum.

O gazeteden bu gazeteye, bir haber sitesinden öbürüne derken ‘reform’ kelimesinden neyin kast edildiğini fark etmeye başladım. Meğer Şimşek’in reformdan ve yatırımcıların ihya edilmesinden kastı Torba Kanun Tasarısı imiş. AKP’nin yeni lügati hayli düşündürücü: ‘Yatırım’ deyince rant ve tüketim, ‘reform’ deyince seçim ekonomisi anlaşılıyor.

ERKEN SEÇİM İDDİALARI KUVVETLENDİ

Her ne kadar AKP sözcüleri ‘2018’de erken seçime gidileceğine’ dair iddiaları zahiren tekzip ediyor gibi görünse de Şimşek’in ‘reform’ dediği, hakikatte seçim ekonomisine geçiş düdüğü mahiyetindeki Torba Kanun Tasarısı tam aksini söylüyor. Ufukta seçim var ve iktidar sandıkta umduğunu bulabilmek için kesenin ağzını yine açacak.

İmar ve vergi affından bedelli askerliğe kadar rey getirecek ne varsa hepsi torbanın içine konulmuş. Şu ana kadar 80 madde torbaya girmiş. Bakanlıkların teklifleri ve vekillerin son dakika atakları ile madde sayısının 100’e çıkacağı belirtiliyor.

POPÜLİZMİN TEK HEDEFİ SANDIK

AKP’nin seçim torbasına koyduğu maddelerin her birinin sokakta bir karşılığı var. Daha doğrusu o maddeler popülizm cenahından yüksek kazanç vaat ediyor. Bütçe açığı 50 milyar lirayı bulmuş, benzinin litresi 5,79 TL imiş, Hazine borcu borçla çeviriyormuş…

Geçiniz efendim bunları. Türkiye’yi kıskananların tuzağına düşenler söylüyormuş bunları. Maksat halkın kuvve-i maneviyesini kırmakmış… Öyle ya! Seçim galibiyeti ve iktidar koltuğunu muhafaza etmenin yanında paranın ne ehemmiyeti var. Elimizin kiri, yıkayınca geçer!

İMAR AFFINDAN CİDDİ GELİR BEKLENİYOR

Hükûmetin en fazla bel bağladığı maddelerin başında imar affı geliyor. Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki’nin, “İmar affı yok, ama belediyelerin talepleri var.” cümlesindeki ironiyi de şerh edecek bir düzenleme olacak.

Ruhsatsız yapılar kayda alınacak ve hükûmet bu yolla ciddi bir gelir elde edecek. Milyonlarca ruhsatsız yapı değerinin ‘yüzde 3 ile 6’sı arasında’ ödenecek bir ceza ile af kapsamına alınacak. Misalen 200 bin liralık bir gayrimenkule tapu-ruhsat verilecek, mukabili 18 bin lira tahsil edilecek.

Kaçak yapılar, tarım arazileri ve ormana inşa edilmiş fabrikalar bir anda kanunî hale gelecek. İşgalci razı ona göz yuman hükûmet razı bu devran böyle dönecek. Dürüst ve kanunlara riayet edenlerin hakkı-hukuku ‘af’ denilerek bir kere daha çiğnenecek.

LİMONATAYA VERGİ KOY, İŞVERENE DESTEK VER!

Torba tasarıya göre işverenlere 100 TL prim desteği 2018 senesinde de devam edecek. Malum Reis-i Cumhur Recep Tayyip Erdoğan geçen sene istihdam seferberliği ilan etti. İşsizlik yüzde 11-12 civarına demir atsa da seferberlik sürüyor.

İşsizin hakkına, vatandaşın vergisine göz dikenlerin mevcudiyetine rağmen ‘seferberlik’ halindeyiz. En son Diyarbakır’da devletten teşviği aldığı halde işçileri çalıştırmayan şirketlerde 50’ye yakın isim göz altına alındı. Kimsenin işsizi düşündüğü yok.

Herkes kendi zaviyesinden ‘devletin malı deniz…’ sözüne olan imanını tazeliyor. Vatandaşın içtiği limonata ve gazozdan bile yüzde 10 Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) alıyorsanız işverene verdiğiniz destek sözde kalır. Kimin parası ile kime teşvik veriyorsun derler…

VERGİ VE PRİM AFFININ AFFI GELİYOR

AKP torba kanun tasarısı ile ekonominin üzerine serdiği örtüyü de kaldırıyor. Yalanlar ve  hayallerden geriye el elde baş başta kalıyor. Zira torbadaki bir diğer madde de affın affı diye nitelendirilebilir. O da şu: 2016 yılında yapılandırılan 2017’de ertelenen SGK ve vergi borçlarına dair tekrar taksitlendirme imkânı tanınacak.

Yani devlet affa rağmen sigorta prim ve vergi alacaklarını tahsil edemedi. ‘Ekonomi büyüyor’ deniliyor, diğer tarafta vergi ve primde af üzerine af çıkarılıyor. Hoca Nasreddin’in kedisi ve ciğeri tam da bugünleri anlatıyormuş…

TORBA KANUN ŞUBAT’TA ÇIKACAK

Daimî kadrodaki işçilerin haklarından mahrum bırakılsalar da 1 milyona yakın taşeron işçi kadroya alındı. Maaşlar asgarî ücret olarak kalmış, kıdem tazminatlarının akıbeti meçhulmüş… Bütün bu teferruat kimin umurunda. Taşeron kadrolu oldu mu? Oldu. Torba kanun da şubat ayında çıkacak.

AKP lideri Erdoğan 2018 ve 2019 senelerini borç-harç atlatsın da ötesi kolay. Torbanın zamanlamasının Afrin’e bakan tarafını da unutmamak lazım. Suriye’nin kuzeyinde Türkiye’nin güney doğu hududunda Afrin bölgesine tanklarla, toplarla harekât düzenlemenin maliyeti anlaşılmasın diye bu torbaya daha neler neler ilave edilecek.

Müzayede masası kuruldu. AKP’li mebusların senelerdir çıkmasını istediği af, kıyak, kadro ve iltimas namına ne varsa bu gürültünün arasında hepsi kaynayıp gidecek.

Masadan kalkarken ödemeyi kim mi yapacak?

Şimşek’in muazzam reform paketinde bunlar mı varmış?

Af edersiniz seçim torbası bu.

Ne bekliyordunuz ki!

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin