Süleyman Soylu’dan ’20 milyon dolar rüşvet’ açıklaması: “Kanıtınız varsa ortaya koyun”

Kıbrıs merkezli rüşvet ve kara para skandalının merkezindeki isimlerden biri olan eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, hakkındaki iddialarla ilgili sosyal medya hesabından açıklama yaptı. Falyalı ailesinden 20 milyon dolar rüşvet almakla suçlanan Soylu, iddia sahiplerinin kanıtları ortaya koymasını istedi.

Süleyman Soylu, Kıbrıs merkezli soruşturmada, Halil Falyalı’nın yasa dışı bahis ve kumar operasyonlarından 20 milyon dolar rüşvet almak, kara para aklama ağına destek sağlamak ve soruşturmalardan isimleri çıkarmak için koruma sunmakla suçlanıyor. Öldürülen Halil Falyalı’nın eski Finans Müdürü Cemil Önal, 20 milyon doları Soylu’ya peyderpey ödediklerini söylüyor.

Süleyman Soylu’nun konuyla ilgili açıklaması ise şöyle:

Namussuzlara Duyurulur: Bu ülkede, devletine ve milletine şerefle hizmet etmiş; görev süresi boyunca terörle, uyuşturucuyla, sanal kumarla ve Amerika’dan İngiltere’ye kadar uzanan her türlü suç şebekesiyle hiçbir şeyden korkmadan mücadele etmiş birine yönelik, iftira ve karalama amacıyla sistematik olarak yayılan, “ağıza dahi alınmayacak” düzeydeki adice dedikodular, bu mücadeleyi hazmedemeyenlerin intikam çabasıdır. Bu iftiraları atan, yayan, karalayan herkes şerefsizdir.

Bizi kendinizle karıştırmayın.

Onursuz, hırsız, ahlaksız, katil suç şebekelerine karşı cesaret gösteremezsek…

Vay adamlığımıza, vay kalıbımıza!

Yıllardır her fırsatta sistematik biçimde iftira atan ve karalama yapanlara, bugünkü yolsuzluğu örtme çabası içinde hedef saptırmaya çalışanlara sesleniyorum:

Kuzey Kıbrıs’ta işlenen bir cinayeti, devletimiz tüm kurumlarıyla, KKTC makamlarıyla tam bir iş birliği içerisinde çok kısa sürede aydınlatmış ve adli makamlara intikal ettirmiştir. Bu cinayetin, başka bir ülkeye kaçan, hakkında kırmızı bülten çıkarılan ve iadesi beklenen bir numaralı şüphelisinin bir yıl önce ortaya attığı hayal ürünü iftiraları sürekli tekrar edenlere biz “operasyon çocuğu” dedik, haklı çıktık.

Her türlü dış istihbaratın oyuncağı hâline gelen bu kişilerin, konu ne olursa olsun, ellerinde belge, bilgi ve kanıt varsa ortaya koymamaları namertliktir.

Peşine düştüğümüz suçluların, devletimizin ve bu devlet için görev yapanların itibarlarını zedelemelerine asla izin vermeyiz. Bu yalan ve iftiraları yayanlar, hukuk önünde en ağır biçimde hesap vereceklerdir.

Çürümüşlüğünüzü, yolsuzluğunuzu iftira çamurlarıyla üzerimize sıçratamazsınız.

Son söz:

Namusumuzu yolda bulmadık.
Hayatımın sonuna kadar bu namussuzların peşinde olacağımı herkes bilsin.

2 YORUMLAR

  1. Tükürdüğü kaba, gidip bağdaş kuran da namus ne araya ki! namussuz olmak için de önceden biraz namus olmalı! olmayan şeyden kaderine namussuzluk düşmez, müsvedde tufeyli!

  2. TV de hirsizlik yapanlarin adliyeye sevk edildikleri goruntulerde hep dikkatimi ceken bir konu olmustur.Arsiz hirsizlar cok bagiriyorlar. Bu durum meslek raconu olsa gerek.

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin