SEVİNÇ ÖZARSLAN | HABER YORUM
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla önceki gün gerçekleştirilen ev baskınlarında gözaltına alınan çoğu kız öğrenci 40 kişinin görüntüleri yayınlandı. İzmir Emniyet Müdürlüğü’nün resmi hesabından paylaşılan videoda dikkat çeken birkaç ayrıntı var.
Öncelikle evlerde çok fazla para ele geçirilmiş gibi bir algının peşindeler. İzmir merkezli 6 ilde yapılan baskınlarda toplam bulunan para; 5 bin 225 Euro (237 bin 884 TL), 6 bin 772 dolar (267 bin 830) ve 222 bin lira. Bu paranın yaklaşık 40 evden çıktığı düşünülürse, ev başına 18-20 bin TL arasında para düşüyor. Bu para asgari ücretten bile az!
Edindiğim bilgilere göre, bir evde yakında evlenecek olan bir genç kızın taksit için ayırdığı paralara el konuldu. Evde tutanaklara geçirilmeyen 1 bilezik de kayıp. Maalesef bu tarz aramalarda, bazı polislerin para, altın hatta kıyafet gibi özel eşyaları zimmetlerine geçirdikleri biliniyor. KHK mağdurlarından bunlara benzer çok olay dinledim.
DİNİ KİTAPLARIN ÜZERİNİ NEDEN BUZLADILAR?
Görüntülerde dikkat çeken bir ayrıntı da, kız öğrenciler yerine iki erkeğe yer verilmesi. Oysa öğrencilerin çoğu başörtülü. Hepsi müteddeyin ailelerin kızları. İki arkadaş ev tutmuş, üniversite okumaya çalışıyorlar ama bunu bile ‘terör’ faaliyeti olarak gösteriyorlar. Neden başörtülü kızları değil de erkekleri yayınladılar? Niye çekiniyorlar?
Arama yaptıkları evlerde ele geçirilen dini kitapları da buzlamışlar. 17 Haziran’da yapılan ev baskınlarının görüntülerini ilk olarak Demirören Haber Ajansı yayınladı ve o görüntülerde çekmeceleri karıştıran bir polisin poşette namaz tesbihleri bulduğu görülüyordu. İzmir Emniyeti’nin yayınladığı videoda ise bu ayrıntıları bilerek kesmişler. Hadis, tefsir kitaplarını, Risaleleri neden gizleme gereği duyuyorsunuz? Tesbihleri neden göstermiyorsunuz? Bu rahatsızlığın sebebi ne?
İBADET YAPMALARI ENGELLENDİ
Bir ordu polisi çoluk çocuğun peşine taktıkları yetmiyor, hazırladıkları videoyu bir de Osman Paşa Mehter Marşı’nı ekleyerek konvoy konvoy şov yapıyorlar. Mehter marşıyla götürdükleri insanlara namaz için bile izin verilmediğini de öğrendim.
Normalde gözaltına alınan kadınların başörtüleri güvenlik gerekçesiyle alınıyor. Birçok kadının nezarethanelerde başı açık namaz kılmak zorunda kaldığını, erkek avukatlarıyla örtüsüz konuşmaya mecbur bırakıldığını biliyorum. Ayrıca sabah namazı vaktinde evler basıldığı için kimseye namaz kılmalarına izin verilmiyor. İzmir’de de aynı şey yaşandı. “Sonra kılarsınız!” diye insanları apar topar toplayıp ibadetlerini bile engelliyorlar.
İzmir Emniyeti Terörle Şube Müdürlüğü’nde neler oluyor gerçekten anlamak zor. Gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz.