İDDİA | ”Gardiyanlar, depremde bayılan Esila Ayık’ı hastane yerine koğuşa götürmek istedi”

İstanbul Kadıköy’de binlerce üniversite öğrencisinin katıldığı Dayanışma Sahnesi’ndeki protestolar sırasında ‘Diktatör Erdoğan’ yazılı döviz taşıdığı gerekçesiyle tutuklanan üniversite öğrencisi Esila Ayık’ın depremden dolayı nefes alamadığı için bayıldığı ancak gardiyanların hastane yerine tekrar koğuşuna götürülmek istendiği iddia edildi.

Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde 47 kişiyle birlikte kalan kronik kalp ve böbrek hastası olan Esila Ayık’ın sağlık durumunu son günlerde kötüleşirken 23 Nisan’da İstanbul’da gerçekleşen 6.2 büyüklüğündeki deprem sebebiyle bayıldığı belirtildi.

”NEFES ALAMAMIŞ ONDAN SONRA BAYILMIŞ”

Avukatı Göksun Canberk Uluğ,  Ayık’ın depremden dolayı nefes alamayarak bayıldığını ancak gardiyanların Esila’yı hastane yerine tekrar koğuşuna geri götürmek istediğini söyledi.

ANKA’ya konuşan avukat Göksun Canberk Uluğ  şu ifadeleri kullandı:

“İlk önce 4 şiddetinde deprem olduğunda biraz panik olmuş, kapıyı da açmamış gardiyanlar. Ondan sonra 6.2’lik deprem olunca nabzı çok yükselmiş, tansiyonu düşmüş. Koğuş kapısı kitli olduğu için dışarı çıkamamışlar. Gardiyanlar bu sırada depremden aşağı inmişler mahkumlar yukarıda kalmış. Bu sırada Esila’nın eli ayağı kitlenmiş nefes alamamış ondan sonra bayılmış. Bayıldıktan sonra gardiyanları çağırmışlar bir gardiyan ‘Bir şey olmaz panik atak geçiriyor, herkes geçiriyor zaten’ demiş. Koğuştakiler ‘Bu kızın kalp hastalığı var siz bir şey olursa sorumluluğunu alıyor musunuz’ deyince dışarı çıkartmışlar. ‘Hastaneye değil koğuşuna geri götürelim’ demişler dışarıda biraz beklettikten sonra Esila’yı. Esila, ‘Bilincim yarı açık yarı kapalı idi elim ayağım kitlenmişti biraz da kusmuştum o halimi de görünce numara yapmadığımı fark ettiler ikna oldular’ dedi.

”AKŞAMA KADAR DURUMDAN HABERDAR OLAMADIM O SEBEPLE FENALAŞTIM”

Hastaneye götürülürken mi yoksa hastanede mi anlamadım ama jandarmanın biri ‘Bunun kalp hastalığı yok ya depremden oldu’ demiş. ‘Acile gittiğinde doktorlara cevap verememiş. Ondan sonra serum takılmış. Esila, ‘Kalbim sıkışıyor bıçak saplanıyor gibi ağrı oluyordu’ dedi. EKG ve EKO çekilmiş. Akşama kadar baya kötüydüm arkadaşlarımı ve ailemi çok merak ettim bana hastaneden döndükten sonra akşam ‘yıkılan hiçbir bina yok’ diye söylediler dedi. Esila, ‘Akşama kadar durumdan haberdar olamadım o sebeple kalbim sıkıştı fenalaştım’ dedi. Cezaevi müdürü cildiyeye de götüreceklerini, cilt ilaçlarını yazdıracaklarını belirtmiş ancak sadece nefrolojiye götürmüşler.

”GİYİNMESİNİ BİLSEN BURADA OLMAZDIN”

Bu gardiyanlar ‘Giyinmesini bilsen burada olmazdın’ demişti ya, o konu hakkında ifadesini almışlar Esila’nın. Esila, ‘Avukatım yanımda olsun’ demiş ‘Avukatlık bir durum yok’ demişler. Esila ifadesini vermiş ancak sürekli ifadesine müdahale etmişler. Ne söylediyse yumuşatarak yazıyorlarmış. 4 defa ifadesini değiştirmiş. Esila, ‘Zorlayarak kendi dediklerimi yazdırttım’ dedi. Bu kıyafet mevzusunda da dün tatil olduğundan geçici müdür gelmiş. pijama ile dolaştığı için müdür ‘Sen her sabah uyandığında sürekli avukat gelecekmiş gibi bekleyeceksin, pijama sadece uyumak için. Burası resmi bir kurum senin pijamayla dolaşacağın yer değil’ demiş.”

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin