İçinde suç geçmeyen iddianame yazmışlar! [Haber-İnceleme: Barbaros J. Kartal]

29 şüpheli hakkında Savcı Murat Çağlak’ın hazırladığı 196 sayfalık iddianameyi okudum. Bu iddianame bir savcı tarafından mı hazırlandı ondan pek emin değilim. Katipler de hazırlamış olamaz. 196 sayfayı size iki cümle ile özetleyeyim: Birincisi, diğer davalardan kocaman bir alıntı ve Fuat Avni geri kalan da  şu şu tweeti attı bu bu tweeti  RT etti…

Benim iddianame ile ilgili iki tane tahminim var. Ya bunu Cemaat’ten birisi, içeridekileri kurtarmak için hazırladı, çünkü okudukça “Ne var bunda?” diye biten bir metin çünkü. İleride demokrasi müzesine kaldırılacağından şüphem yok. Ya da talimat ile tutuklanmış insanları kucağında bulan savcının çaresizce, “Bir şeyler yazalım benden gitsin!” diye hazırladığı bir pasajlar toplamı.

Dil yanlışları bir yana o kadar çok maddi hata içeriyor ki. Çok uzun olduğu için kendimce gördüğüm tespitleri paylaşacağım. En sona da favori tweetleri sakladım.

Tweet’i atan değil RT eden ‘suçlu’

En sevmediğim şey “Eğer bu suç ise bunu yapan niye dışarıda” demek. O kadar büyük hukuksuzluk var ki insan sormadan edemiyor. Levent Gültekin, Fatih Portakal, İsmail Küçükkaya, Veli Ağababa, Hasan Cemal gibi kişilerin tweet’lerini RT etmek ne zamandan beri bir suç delili? Bilen var mı? Bu tweet’ler ve atanlar hakkında bir işlem yapılmadığını biliyoruz peki bu tweet’leri RT edenler neden suçlu olsunlar? Kaldı ki bu kişilerin yazdıklarında düşüncelerini açıklamaktan öte bir şey de yok. Daha komik bir şey söyleyeyim. Şüphelinin bir tanesi diğer bir şüphelinin tweet’ini RT ediyor. Bu onun hanesinde suç. Tweet’i atanın dosyasına bakıyorsunuz o tweet geçmiyor bile. (B.Köseli-A.Kılıç)

Savcı o kadar çaresiz ki vermiş katiplere bir görev, gazetecilerin tweet’lerini, yazılarını çıkarttırmış döşemiş iddianameye. Canı sıkılan herkesin okumasını öneriyorum. Tweet’lerine ulaşamadıkları gazetecilerin kısmı en kısa kısım. Direk “algı operasyonu içerisinde oldukları tespit edilmiştir” deyip geçmiş.

Eğer bu iddianamede geçen deliller suç ise hiç kimse, bırakın gazeteci hiç kimse diyorum terör örgütü üyeliğinden yırtamaz. Buna her kesimden herkes dahil.

Savcı hükümete yapılan bütün eleştirileri suç kapsamında değerlendiriyor. Hükümeti geçtik Savcı’nın bir Reza aşkı var ki sormayın. Kim Reza’ya dokunmuşsa  Savcı karşısına çıkmış. Reza’nın önüne yatmamış adeta önünde siper olmuş Savcı.

sav

İşini kaybeden gitmiş tanık olmuş

İtirafçı diye ifade verenlerin hayal ürünlerini bir kenara bırakıyorum “Fetullah Gülen hocamız” diye bahseden bir Cemaat mensubuna rastlamadım. Savcı, Turgutlu yıllarını çok çabuk unutmuş anlaşılan.

Komik bir şeyden bahsedeyim: şüphelilerden biri (Abdullah Kılıç) Fuat Avni çıktığından beri bu bir manipülasyon hesabıdır, dikkate alınmaması gerekir diyen onlarca tweet atmış, yazılar yazmış ama Fuat Avni’nin yönlendirmesi iddiasından kurtulamamış. TR724’de Kemal Devran’ın yazılarında Habertürk’te yaşananları okumuşsunuzdur, tam komedi. İşini kaybeden gidip tanık olmuş. Tanıklar da birbiri ile kavgalı. Biri sanık avukatlarından birinin eşi. Diğeri de Ecevit Kılıç. Kendisinin yaşadığını bile unutmuştum. Savcılar nereden bulduysa. Onu en son Zaman Gazetesi’nin locasında maç seyrederken görmüştüm.

WhatsApp, Skype kullanmak suç

Evet iddianameye dönersek Savcı alıştığımız Bylock iddialarını  genişleterek insanoğlunun bütün iletişim araçlarını da bu kapsama almış. Bakın ne diyor.

“Skype, Tango, Kakao, Talk, Viber, Line, WhatsApp, Acrobits, Softphone, Bylock” vb. şifreli programları kullanma gibi yöntemleri seçmiştir. Bylock programı ile ilgili devletin yetkili birimlerince yapılan     çalışma sonucu pek çok örgüt mensubu belirlenmiş ve yapılan  soruşturmalarda sadece örgüt üyelerine şifreli yüklenebildiği yönünde ifadelere rastlanılmıştır.

Yani gün geldiğinde WhatsApp ya da Viber gibi milyonlarca insanın yüklediği programlar bile  şifreli konuşma olarak suç unsuru gibi anılabilir. Madem öyle Bylock yüklü AKP’lileri neden toplamıyorsunuz. Telegram yüklü saray danışmanları neden hesap vermiyor?

Savcı ‘mağduriyet yaratacağım’ diye, Ergenekon’da ölenler listesinde öyle kendinden geçmiş ki tahliye olduktan yıllar sonra ölenleri de tutuklu iken ölenler arasında saymış.

Osman Kaçmaz’ı hatırlayalım mı?

Bir de Osman Kaçmaz olayı var. Buna özel değinmek lazım. Savcı, Kaçmaz’dan “örgüte boyun eğmeyen Sincan Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Osman Kaçmaz” diye bahsediyor. Allah Allah. Bakalım Hakim Kaçmaz kimmiş, hatırlayalım. Dönemin cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün ‘Kayıp Trilyon’, dönemin başbakanı Erdoğan’ın da ‘Şehit ve kelle’ davasından yargılanmasına karar veren Sincan Hakimi Osman Kaçmaz kendi yazdığı kitapta bakın neler diyor:

Tayyip Erdoğan, bir radyo konuşmasında, şehitler için ‘Kelle’, Abdullah Öcalan için de ‘’Sayın’’ demişti. Hakkında açılan davada takipsizlik verildi. İtiraz üzerine dosya Sincan’a geldi. Dava öncesi Trabzonspor maçlarında tanıştığım AKP Trabzon milletvekili Mustafa Cumhur bu davadan bahsederek ‘Patron, grup toplantısında Sincan hakimini tanıyan var mı diye sordu ve konuyu anlattı, işi de bana havale etti. Patronun işi sana gelecek’ dedi. Ben ise takipsizlik kararını kaldırdım. Bunun üzerine Mustafa Cumhur, telefonla aradı ve iki kez ‘Reis kendine iyi bak’ dedi. Sonradan yaşadıklarımı görünce bunun bir mesaj olduğunu anladım. AKP milletvekili Faruk Koca da odama gelip, niye bu kararı verdiğimi sordu, yasaları hatırlattım.

RT’ler neden suçmuş?

Savcı o kadar çok RT’yi suç saymış ki bakmış iddianame Twitter iddianamesine dönüştü RT’lerin neden suç olduğunu açıklamak istemiş:

“Suç teşkil eden, ayrıca kamu düzeni açısından da tehlike oluşturabilecek bir paylaşımı bilerek ve isteyerek Facebook ve Twitter gibi sosyal paylaşım sitelerinde retweet  (paylaşmak) vb. şekilde paylaşmak sorumluluk gerektiren bir eylemdir. Çünkü bu durumda konusu suç teşkil eden paylaşımın içeriği birden fazla kişiye ulaştırılmasını sağladığı gibi konusu suç teşkil eden içeriği paylaşan kişi, bu içeriği arkadaş listesinde bulunan kişilere yaymak suretiyle, asıl suçu işleyen kişi ile aynı suçu işlemiş gibi değerlendirilir.”  

Mesele Reza’ya birisi hırsız derse ve bunu kim RT ederse kendisini hapiste bulabilir. Çünkü Reza’ya hırsız demek 17-25 darbesine destek vermek savcıya göre. Peki bu tweeti atanlar yurtdışında yaşayan yabancı olursa ve onlar hakkında bir işlem olmasa bile RT yapanlar yine de suçlu olacak mı? Evet. Peki Erdoğan’ın Anayasa’yı tanımıyorum sözünü kendi hesabından tweet’lemesi bir suç mudur? Bunu RT eden onbinlerce AKP’li suç mu işlemektedir?

Savcının Cemaati suçladığı ‘yaygara yöntemi’ dediği bir şey var. Ben ne olduğunu anlamadım Acaba Türk Ceza Hukuku’nda yaygara diye bir şey var mı? Bilenler açıklayabilir mi?

Bir de Savcı’nın yaptığı intihal var ki koca metni löp diye yapıştırmış ne atıf var ne de bir bilirkişi mevzuu. Gazi Üniversitesi’nden bir araştırma görevlisinin bir tebliğini almış kendi metni gibi iddianameye koymuş. Reza’yı neden bu kadar seviyor şimdi daha iyi anlaşılıyor. Bundan sonrasında iddianameden bölümlerle sizi baş başa bırakıyorum. Dilbilgisi hataları iddianameye aittir. Kırmızılar benim yorumlarım.

MURAT ÇAĞLAK GURURLA SUNAR!

-Aynı örgüt üyeliği suçlaması ile tutuklu bulunan Mümtazer Türköne’nin örgütle mücadele edenleri günü geldiğinde yargılarken adil olunacağı sözü vermesi hatırlanmalıdır…

Adil yargılama sözü suç mu? Savcı ne demek istiyor acaba?

Sanal alemde zaman zaman sahte hesaplar kullanılarak doğruluğu araştırılmadan paylaşılan yazılar ve görüntüler kamu düzeni açısından ciddi bir tehlike oluşturmuş hatta toplumda kutuplaşmalara, korkmaya ve çekingenliğe neden olmuştur.

Örneğin 15 Temmuz 2016 tarihinde gerçekleşen başarısız darbe girişiminden tam 9 ay 10 gün önce yani 5 Ekim 2015 tarihinde örgütün tv ve internet sitelerinde yayınlanan Zaman Gazetesinin reklam filminde; “siren seslerinin duyulduğu bir kent merkezinin kuş bakışı görüntüsünden sonra bir bebek gülümsemesinin ekrana geldiği görülmektedir.” Kamuoyunda bahse konu bu reklam filminin darbenin habercisi olduğu, FETÖ/PDY soruşturmalarında haklarında yasal işlemler yapılan örgüt mensuplarına mesaj gönderildiği değerlendirilmesi yapılmaktadır. Siren sesleri, mat renkli harabe şehir görüntüsü ve renkli gülen bebek profili şeklindeki reklam filminden 9 ay 10 gün sonrası darbe girişimi tesadüf olarak değerlendirilmemiştir. Aynı mesaj 2014 yılında silah sesleri sonrasında yeni doğmuş bebek sesi ile Aksiyon dergisinde de işlenmiştir.

Yine Zaman gazetesinin Zaman Kardeşlik Zamanı başlıklı bir diğer reklamında ise bir vatandaş ile bir askerin Zaman Gazetesini birlikte tutarken vatandaşın tuttuğu sayfada “Ne Gerek Var Kavgaya?” yazarken askerin tuttuğu sayfada ise “Bir İhtimal Daha Var” şeklinde yazı görülmektedir. Örgütün basını kullanma takdiği değerlendirildiğinde açık şekilde darbe ihtimalinin tabana iletildiği anlaşılmaktadır. Benzer şekilde Sızıntı Dergisinin Mayıs ayı kapağında asker elbiseli bir kolun açtığı kapının arkasında çiçek bahçeleri görülmektedir.

Buna nasıl yorum yapılır? Tam 9 ay 10 gün derken nasıl da heyecanlanıyor. okurken siz de fark ettiniz mi?

Uluslararası bilim olimpiyatlarında 583 madalya ile şampiyon okullara bin polisle yapılan baskın, yaşananlar pes dedirtti. vb haberler yapmıştır.

Evet,ne var bunda?

-“Erdoğan’ın sinirini Demirtaş bozuyor” vb haberler yapmıştır.

Savcı böyle bir haber yapılmasını aldı operasyonu olarak değerlendiriyor.

-“Dünyanın hangi demokratik ülkesinde hükümet mahkeme kararları uygulanmaz diye yasa çıkartabilir! Bu yasaya imza atanlar hesap da verecek….

Savcı bu sözü de delil diye koymuş. Herkesin evet diyeceği bir şey savcı için suç olmuş.

Yazı içeriğinde ülkemizin demokratik meşru hükumetini darbe ile yok etmeye kalkışan örgüt ‘hizmet hareketi’ gibi topluma lanse edilmiştir. Yani ters algı yapılmıştır

-Yahu sayfalarca algı algı diye anlattın bir şey şimdi ters algı çıktı. Kafa karıştırma.

15.03.2016 tarihinde BBC Türkçe@bbcturkce isimli hesaptan “Cemil Bayık Times’a konuştu: Erdoğan’ı ve AKP’yi devirmek istiyoruz’ şeklindeki tweeti palaşıp üzerine “Demokrasiyi terör örgütüne boğdurmayız” şeklinde kendi yorumunu eklemiştir.

-Düşünebiliyor musunuz kendi yorumunu eklemiş diyor. Peki bu yorum kime destek? Savcı gerçekten bunları okumuş mu ben emin değilim.

hakim kararı ile kayyum atanmasını ve örgütle mücadele kapsamındaki idari kararları benzer şekilde hukuksuzluk olarak niteleyip…

Bir mahkeme kararına hukuksuz demek suç  mu? Eğer bu suç ise 367 kararı için aynı yorumu yapan bütün AKP’lileri ve köşe yazarları suç mu işledi? 17-25 Aralık’ta da mahkeme kararları yok muydu?

-30 Mayıs 2016 tarihli Hasan Cemal@HSNCML adresinden FETÖ örgütü adına faaliyetleri sebebi ile tutuklanan başka dosya şüphelisi Mümtazer TÜRKÖNE isimli kişinin “Paralelci olarak MGK ya soruyorum, hedef alınan bu kesim hangi terör eylemini yaptı?” şeklindeki ve içeriğindeki FETÖ örgütünün MGK kararına girmesini eleştiren hatta kendisinin doğrudan ilgili olduğunu belirten yazısına yönlendiren tweetini retweet yaptığı görülmüştür.

30 Haziran 2016 tarihli “banamısordunuz” şeklinde açılmış tag altında Mustafa Kurdaş@mustafakurdaş adresinden yapılmış “İsraille anlaşmayla Mavi Marmara’nın istismarının’da son kullanım tarihi geçmiş oldu. Yarın Rabia Selamıdakullanım dışı kalır.” paylaşımı retweet yaptığı anlaşılmıştır.

24 Haziran tarihinde Veli Ağbaba@veliagbaba adresinden atılmış “AKP’nin kayyumları her ay 61 asgari ücretlinin toplam maaşını alıyor. Görevleri şirket hortumlamak ve batırmak. Paçalarından haram akıyor” şeklinde atılmış tweeti retweet yaptığı anlaşılmıştır.

Görüyorsunuz değil mi? Koskoca Savcı’nın delil diye dosyaya koydukları şeylere bakar mısınız? Saray’ı savunmak sana mı kaldı!

-16.12.2015 tarihinde Ali Akkuş@AliAkkusoglu adresinden “Dünyaca ünlü düşünür Chomsky: Medyaya darbe Türkiyenin gerilemesine işarettir”şeklinde tweet attığı görülmüştür.

-18.04.2015 tarihinde Ali Akkuş@AliAkkusoglu adresinden “İsraf. Saray’ın 3 aylık elektrik faturası 3 milyon 684 bin TL (Günlük 40 bin lira)” şeklinde tweet attığı görülmüştür.

-Atila Taş ile ilgili kısımda belirtmekte fayda var. Savcı Atilla Taş gözaltına alındıktan sonra Erol Köse ile Nihat Doğan’ın kendisi hakkında söylediklerini bile dosyaya koymuş.

11 Kasım2014 günü “Ak saray’ın aylık elektrik parası 700 bin tl’ymiş. Reza için bir kol saati parası, o ödesin. “şeklinde;

21 Aralık 2013 günü “Türkiye’yi duble yollarla kapladılar ama, hala en büyük sorunumuz yolsuzluk, yetmiyor demek” şeklinde;

06 Ocak 2014günü “Bu Karadayı’daki Savcı’ya özel yetki verincen, yolsuzluk 116/196

soruşturması aynı gün kapanır. ilgilere duyurulur !” şeklinde;

21 Eylül 2015günü “Hakkında soruşturma açılanlar kervanına bugün ben de

katıldım. Birgün böyle bir şeyle gurur duyacağım aklıma gelmezdi. 🙂

25 Şubat2015 günü “RTE’nin baskılarından bunalan Ali Babacan istifa etmiş ama

Davutoğlu tarafından vazgeçirilmiş Onlar bile bıktı artık” şeklinde;

16 Ocak 2015 günü “Yeni ve ilk Pop protest şarkım “HIRSIZ VAR” çok yakında

tam da buradan yayında!” şeklinde;

Şüphelinin tutuklanmasını müteakip süreçte Beyaz TV de yayınlanan bir proğramda katılımcılar Nihat Doğan ve Erol Köse’nin şüpheliyi kastederek ‘örgüt ile bağlantılarını kendilerine anlattıklarını, hatta fuatavni hesabı ile doğrudan mesajlaştığını söylediğini’ beyan ettikleri tespit edilmiştir. Bu hususta alınan beyanında şüpheli, söylemleri reddedip şahsi husumeti olduğunu söylemiştir. Program CD’si dosya arasındadır.

İddianameye devam edelim:

– içeriğindeki bölümlerde ise özellikle Bilal Erdoğan’ı itibarsızlaştırma çalışması

14 Temmuz 2016 günü “Yandaş işadamları vergide kayıp yenihayatgazetesi com/ihale- sampiyon @yenihayatcom aracılığıyla…” şeklinde;

-13.03.2016 günü FUAT BARAN @yagizefe adresinden “Yeni Irmak TV MEFKURE TV Frekansı Hotbird 13 derece Doğu (EE) Frekans: 11.604 Polarizasyon: (H)(Yatay) Sembol Rate : 27.500 Fec:5/6 ..” şeklinde atılan tweeti retweet yapmak şeklinde;

12.03.2016 günü CanErzincanTV @CanErzincan_TV adresinden “Türkiye’nin Özgür kanalı CAN ERZİNCAN TV’nin mobil uygulamasını indirmek için tıklayın play google com/store/apps/det.” şeklinde atılan tweeti retweet yapmak şeklinde;

-17 Temmuz 2016 günü Yener Güneş @yenergunes adresinden atılan “Medyascope, Gazeteport, Rotahaber, ABC Gazetesi ve Karşı Gazete’nin internet sitelerine erişim engellendi” şeklindeki tweeti reetwet yaptığı anlaşılmıştır. Bilindiği üzere bu siteler örgüt amacı doğrultusunda algı amaçlı kullanılmaktadır.

Medyascope cemaat sevgisi(!) ile bilinen Ruşen Çakır’ın sitesi. Halen faaliyette.

17 Temmuz 2016 günü T24 @t24comtr adresinden atılan “Gülen: Uluslararası bir komisyon darbeyi araştırsın, sonucunu şimdiden kabul ediyoruz” şeklindeki tweeti reetwet yaptığı anlaşılmıştır.(Yanında örgüt liderinin resimini de kullanmıştır).

Çağlayan Adliyesinde protesto eylemlerine katılması dikkate alındığında şüphelinin örgüt üyesi olduğu kanatine varılmıştır.

Yahu şüpheli gazeteci, gelip haber yapmış, gazetesinde de yazmış.

Can Erzincan’ı Hotbird’den izleyip bizimle paylaşan herkese teşekkürler. #CanErzincanHotbirdde#”; “Özgürlüğün yeni adresi #CanErzincanHotbirdde#”; “Can Erzincan TV karartılıyor! #Kapatma ” şeklinde twetter atmıştır

16 Temmuz 2016 günü Kazım Güleçyüz’ün @gulercyuzk adresinden “Darbe girişimi püskürtüldüyse bundan ancak memnun oluruz. Ama bu olay bir “sivil darbe” için kullanılmaya çalışılırsa buna da karşı çıkarız.” şeklinde twetter paylaşısını Cuma ULUS @CumaUlus adresinden retweetlediği tespit edilmiştir.

Ne var bunda kardeşim. Bu tweet’te ne var?

16 Temmuz 2016 günü Cuma Ulus’un @CumaUlus adresinden “Özgürlüğün yeni adresi, #CanErzincanHotbirdde #CanErzincanHotbirdde#CanErzincanHotbirdde” twett atmıştır.

-Gazeteci çalıştığı televizyonun uydu bilgisini paylamış.

26 Mayıs 2016 günü fatih portakal @fathportakal adresinden “ABD’li savcının Zarap’a ait rüşveti belgeleyen delillerinden sonra burada da savcıların araştırması gerekmiyor mu? #17/25AralıkAraştırımalı” şeklinde twetter paylaşısını Cuma ULUS @CumaUlus adresinden retweetlediği tespit edilmiştir

-Yorumsuz

28.05.2016 tarihinde Emre Soncan@soncanemre adresinden “‘Havuz medyası’ olarak adlandırılan kurumlarda çalışan personelin, TSK’nın kurumsal kimliğine yaptığı saygısızlığın tepki çekmesi çok doğal.”

-Ben tükendim bundan sonrasında yokum

28.06.2016 tarihinde Emre Soncan@soncanemre adresinden “TSK’nın da bu terbiyesizlik karşısında olgun ve demokratik bir tepki vermesi, kurumların itibarını korumak açısından önemli.”

26.05.2016 tarihinde Emre Soncan@soncanemre adresinden “Savcı Bharara’nın Zarrab dosyasındaki ithamların iktidar üzerinde oluşturacağı baskı, halka daha fazla otoriterleşme olarak geri döncektir.. ”

21.03.2016 tarihinde Emre Soncan@soncanemre adresinden “Zencani tutuklanmışken ve kendisi hakkında da bu kadar iddia varken ABD’ye gitmesi, ‘itirafçı’ olabileceği ihtimalini akıllara getiriyor..”

27 Mayıs 2016 günü “27 Mayıs darbesinin 56.yıl dönümünde, tüm darbecileri ve adaleti katledenleri, tüm zalimleri ve milletin hakkını yiyenleri lanetliyoruz..” şeklinde;

16 Mayıs 2016 günü “Haberleri nedeniyle suçlananlar tutuksuz yargılanmalı. Tutukluluk tehdidi, habercileri ve gerçekleri susturur.. #BaransuTutuksuzYargılansın” şeklinde;

16 Temmuz 2016 günü “Darbe girişimini aydınlatmak ve hainlerden hesap sormak Meclis’in namus borcudur. Bir komisyon kurulmalı ve tüm gerçekleri ortaya çıkarmalı.” şeklinde;

16 Temmuz 2016 günü “Namlusunu millete çevirip milletin meclisini yıkan hainler, hep lanetle anılacak. Bu millet, iradesine kast edenlere gereken cevabı verecek.” şeklinde paylaşımlar yapmıştır.

-Zaman Gazetesine kayyum atanması sürecinde yapılan protestolara bizzat katılmış

22.04.2016 günü Hüseyin Aydın @aydin_huseyin_adresinden “Akademisyenler serbest, Dündar serbest Hidayet bey tutuklu Boydak tutuklu Dumankaya tutuklu Adalet herkese lazım! ” şeklinde tweet atmıştır.

Şüpheli Murat AKSOY tarafından kullanıldığı anlaşılan “murataksoy” kullanıcı adlı profil rapor yazım tarihi itibarı ile kontrol edildiğinde, 25 Temmuz 2015 ve 26 Temmuz 2016 tarihleri arasında paylaştığı bütün paylaşımların silindiği tespit edilmiştir.

Dayanamadım. Bu da mı suç!

Murat Aksoy@murataksoy hesabından 29 Mayıs 2015tarihinde “BankAsya’ya el koyan hukuk değil siyasettir” şeklinde paylaşımda bulunmuştur.

-TARIK TOROS @TarikToros hesabından 12 Kasım 2014tarihinde paylaşılmış “AK- Saray’ın aylık elektrik faturası.. 10 bin aileninkine denk..” şeklindeki tweeti retweet yapmıştır

08.07.2016 tarihinde Mutlu Çölgeçen@ensariboyu adresinden “11 Temmuz ile birlikte kuvvetlerde Yüksek Askeri Şura dosyaları görüşülmeye başlanacak. DKK emekli oluyor. En büyük sürpriz ne olacak ?” şeklinde tweet atmıştır

darbe girişimi hakkında @sahmetsahmet yazdığı notu okumanızı isterim ilginç bilgiler içeriyor” şeklindeki (bu kişinin Gazeteci Ahmet ŞIK olduğunu, darbenin uluslararası bir konsorsiyum tarafından gerçekleştirildiğine dair ilginç bilgiler paylaştığını)

09.07.2014 tarihinde Yakup Çetin @yakuppcetin adresinden “Başkanı, yardımcısı, sözcüsü ve soruşturulanların AKP’li olduğu yolsuzluk komisyonundan adalet çıkar mı?” şeklinde tweet atmıştır.

15.09.2015 tarihinde Yakup Çetin @yakuppcetin adresinden “Böyle muhalefet oldukça AKP istediği gibi at koşturur. Meydan boş nasılsa. Bugün hakim savcı tutuklayan, gözü dönmüşler yarın siyasetçi tutuklr”

08.09.2015 tarihinde Yakup Çetin @yakuppcetin adresinden “AKP’nin istediği de bu; nefreti HDP’ye yöneltip baraj altına itmek. Ona istediğini altın tepsi de sunmayın.” şeklinde tweet atmıştır.

04.03.2016 tarihinde Yakup Çetin @yakuppcetin adresinden “Gazetemiz işgal altında.” şeklinde tweet atmıştır.

barbaroskartal@tr724.com

 

İddianameyi indirmek için tıklayınız

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇