HASAN CÜCÜK | HABER ANALİZ
Milli takımların sadece ‘yerli oyunculardan’ oluştuğu yıllar geride kaldı. Kendi milli takımında yer bulmakta zorlanan Brezilyalı ve Arjantinli isimler yıllar birçok ülke için ter döktü. Trabzonspor ve Fenerbahçe’den hatırladığımız Aurelio, Türk vatandaşı olduktan sonra ‘Mehmet’ adını alıp milli formayı terletmişti. Avrupa’da doğan birçok isim köklerini değil, doğduğu ülkeyi tercih ediyor. Babalarından izinden gidip futbolcu olan evlatların, milli takım tercihinde nadir de olsa ‘farklı ülke’ oluyor. Son örnek İtalyan futbolunun efsanesi Gianluigi Buffon’un oğlu Louis Thomas Buffon’un milli tercihini Çekya’dan yana kullanması oldu.
Gianluigi Buffon yeşil sahaların gördüğü en iyi kalecilerden biri oldu. Parma’da başlayan kariyer yolculuğunda 2001’de yeni durağı Juventus oldu. İtalyan futbolunun bir numaralı kulübüne 52,8 milyon Euro’luk rekor bir ücretle transfer oldu. Dünyanın en pahalı kalecisi olmanın hakkını yıllarca formundan bir şey kaybetmeyerek verdi. Juventus kalesini 17 yıl koruyan Buffon, kariyerinin 5 yılının birini PSG’de, ikisini tekrar Juventus’ta ve son iki yılını kariyerine başladığı Parma’da tamamladı.
Yeşil sahalara veda ettiğinde yaşı 45’e dayanmıştı.
Juventus formasıyla 10 Serie A şampiyonluğunun yanına birçok kupa ekledi. Bir yıl kaldığı PSG ile de Fransa Ligue 1 şampiyonluğu ve kupa sevinci yaşadı. Kariyerinin en anlamlı başarılarından birini İtalya Milli Takımı formasıyla yaşadı. İtalya 2006 Dünya Kupası’na uzanırken, kalede Buffon vardı. Gök-Mavili formayı ilk kez 1997’de giyen Buffon, 176 maçta kalede yerini aldı.
Buffon’un oğlu hangi milli takımda oynar sorusunu oldukça absürt kaçardı. Nasıl bir soru demek bile mümkündü. Ancak bu soru gerçeğe dönüştü. Efsanenin oğlu, babasının değil annesinin ülkesini tercih etti. Çek manken Alena Seredova ile evlenen efsane kalecinin büyük oğlu Louis Thomas, futbola babasının yıllarca kalesini koruduğu Juventus altyapısında başladı. 28 Aralık 2007’de doğan Louis Thomas sol kanatta oynuyor.
Şimdilerde Pisa formasını giyen oğul Buffon, milli takım tercihini Çekya’dan yana kullanacağını açıklayınca, kamuoyu ufak çaplı bir sarsıntı yaşadı. Çekya U19 formasını 3 maçta giyen Louis Thomas, A milli takım düzeyine geldiğinde kararını değiştirmezse Çekya için ter dökmeye devam edecek.
Burada bir parantez açmak gerekiyor. Genelde boynuz kulağı geçer. Ancak oğul Louis Thomas’ın babası Gianluigi’yi geçmesi mümkün değil. İlerde İtalyan efsanenin, Çekya formasını giyen oğlu olarak anılmaktan öteye geçmez.
Loius Thomas, babasının izinden gitmeyen tek isim değil. Son dönemde Belçika’nın gol yükünü çeken Romelu Lukaku, Kongo asıllı Belçika doğumlu biri. Babası Roger Lukaku, futbolculuk kariyerinde o dönemki ismi olan Zaire’de milli takımda forma giymişti.
Liverpool efsanesi Jamie Carragher’ın oğlu da babasının milli takım izinden gitmeyen isimlerde biri oldu. Liverpool ve İngiltere formasını uzun yıllar giyen Jamie Carragher’ın 22 yaşındaki oğlu James, büyük babalarından gelen genlerinden dolayı Malta’yı tercih etti. İngiltere milli takımında yer bulması mümkün olmayan James’in bu tercihi bir kayıp olmayacaktır.
Brezilya 1994 Dünya Kupası’nda 24 yıllık hasreti sonlandırırken kadrodaki isimlerden biri de Mazinho Alcantara idi. Oğullardan Rafinha babası gibi Brezilya’yı tercih etti. Bayern Münih ve Liverpool formaları da giyen Thiago Alcantara, İspanya’yı tercih ederek babası ve kardeşinden farklı bir yol izledi.
Bayern Münih’in yıldızı Leroy Sane, Almanya’yı seçerken babası Süleyman Sane Senegal için ter dökmüştü. Keza Afrika futbolunun en önemli isimlerden George Weah Liberya için sahaya çıkarken, oğlu Timothy ABD için ter döküyor.
Dünya futbolunun yeni starlarından PSG’li Khvicha Kvaratskhelia, Gürcistan forması adına mücadele ediyor. Baba Badri Kvaratskhelia ise futbolculuk kariyerinde Azerbaycan milli formasını giydi.