Alman’da iç istihbarat servisi olan Federal Anayasayı Koruma Teşkilatının (BfV) açıkladığı 2017 yılı istihbarat raporunda, Milli İstihbarat Servisi’nin (MİT) Almanya’da aktif bir biçimde faaliyetlerini yürüttüğü belirtildi.
Federal İçişleri Bakanı Horst Seehofer ve Federal Anayasayı Koruma Dairesi Başkanı Hans-Georg Maassen tarafından kamuoyuna açıklanan “casusluk ve diğer istihbarat faaliyetleri” başlıklı açıklanan raporunda, MİT’in Almanya’da aktif bir biçimde faaliyetlerini yürüttüğü belirtilerek casusluk iddiası gündeme getirildi.
Avrupa Postası’nın haberine göre, raporda, 2016 yılında MİT’in Almanya’ya Gülen cemaatine mensup kişiler, kurumlar, dernekler, gazeteciler, eğitimciler, vakıf üyeleri ve patronlara yönelik ad, fotoğraf ve adreslerin yer aldığı listenin verildiği, bu konuda sistematik bir biçimde bilgi akışının sağlandığı ifade edildi.
TÜRK KONSOLOSLUKLARINA CASUSLUK YETKİSİ VERİLDİ
Rapora göre Diyanet İşleri Türk İslam Birliği’nde (DİTİB) görev alan imamlara ve Türk konsolosluklarına özellikle Gülen cemaati mensuplarını ihbar etmek üzere yetki verildi.
Raporda ayrıca AKP’nin yurtdışı örgütü UETD’nin (yeni adı UID) sivil bir örgütlenme olarak AKP’nin Türk diyasporasındaki tutumun oluşmasında doğrudan etkilediği ifade edildi. Rapora göre ayrıca UETD dolaylı olarak da Almanya’daki karar oluşturma süreçlerini etkilemekte.
Raporda merkezi Köln’de bulunan UETD’nin (yeni adı (UID) Almanya’daki ve Avrupa’daki Türk hükümetinin çıkarları doğrultusunda çalışmalarını yürüttüğü her ne kadar sivil bir toplum örgütü olarak kendilerini tanımlasalar da, sözkonusu klübün siyasi ve ideolojik yönden AKP için yurtdışında lobi faaliyeti yürüttükleri ifade edildi.
Raporda şöyle denildi:
“Medya kapsamı ve UETD çalışmalarına bakıldığında genel olarak geniş bir organizasyon ağını içermektedir. Türkiye’deki yüksek politik pozisyonlardan etkilenen ağlar ile Almanya’daki yerel yapılanmalara kadar nüfuz alanı oluşturma çabası içindedirler. UETD doğrudan Türk diaysporasında fikirlerin biçimlenmesinde etki faaliyetleri yürütmektedir. Dolaylı olarak da Almanya’da politik kararların alınmasına etki etmektedir.”
SELEFİLERİN SAYISINDA ARTIŞ
Raporda ayrıca Federal Anayasayı Koruma Dairesi’nin yeni verilerine göre Almanya’da Selefi olarak adlandırılan radikal ve şiddet yanlısı müslümanların sayısında önemli bir artış kaydedildiğine yer verildi.
Buna göre Almanya’daki selefi sayısı bu yıl 10 bin 800’ye yükseldi. (Bir yıl önce bu rakam 10 bin civarındaydı.)
Almanya’nın iç istihbarat servisi raporunda ayrıca Anayasayı Koruma Teşkilatı tarafından izlenen eski imparatorluk yanlısı sağcı “Reichsbürger” örgütü üyelerinin sayısında da hızlı artış var. 2016’da sayıları 10 bin olan Reichsbürger örgütüne üye sayısı 2017’de 16 bin 500’e yükseldi. Reichsbürger örgütü Federal Cumhuriyeti’ni ve hukuk devletini tanımadığı belirtiliyor.