Kim bu saldırgan?

Ankara’da Rus Büyükelçisi’ne yönelik suikast düzenleyip öldüren saldırganın kimliğine ilişkin bilgiler ortaya çıkmaya başladı. Hürriyet gazetesi yazarı Abdülkadir Selvi, CNNTürk televizyonun yaptığı değerlendirmede, Karlov’u vuran saldırganın saldırı sırasında Arapça olarak bağırdığı sözlerin El Nusra örgütünün marşının giriş kısmı olduğunun söylendiğini belirtti. Selvi,  “Aydın Sökeli olduğu bilgisi var. Örgüt bağlantıları araştırılıyor. El Nusra sloganı atmış. El Nusra bağlantısı var. Bu ihtimal, üzerinde duruluyor.” dedi.

İçişleri Bakanı Soylu: Saldırgan 2.5 senedir Ankara Çevik Kuvvet’te görevli Mevlüt Mert Altıntaş

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu,  ile ilgili aşağıdaki açıklamayı yaptı: “Bugün 19:05 sıralarında Ankara Çağdaş Sanat Merkezi’nde Rusya konulu bir fotoğraf sergisinde, Rus büyükelçisi sayın Andrey Karlov, konuşması esnasında silahlı bir saldırıya uğramıştır. Sayın Büyükelçi, 19:53’te kaldırıldığı Ankara Güven Hastanesi’nde hayati bulgularının olmadığının tespit edilmesine karşın müdahale edilmiş, ancak tüm çabalara karşın kıymetli dostumuz, büyükelçimiz hayatını kaybetmiştir. Dostumuz Rusya’ya, Rus halkına ve ailesine başsağlığı dileklerimizi iletiyoruz, başımız sağolsun. Saldırgan, Aydın Söke doğumlu, Manisa şehzadeler nüfusuna kayıtlı, İzmir Rüştü Ünsal Polis Meslek Yüksek Okulu mezunu, halen Ankara Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü’nde görevli, 2.5 senedir bu görevde bulunan Mevlüt Mert Altıntaş.”

Gazeteci Ahmet Şık da Twitter hesabından yaptığı açıklamada iktidar yanlısı trol hesapların ‘feto’ yönlendirmelerini boşa çıkaran bilgiler paylaştı. Ahmet Şık, ”Mert Altıntaş, darbe öncesi ve sonrası açılan Cemaat soruşturmalarında herhangi bir kaydına raslanmamıştır.” diye yazdı. Şık, şöyle devam etti: ”İyi derecede Arapça konuşan Altıntaş’ın suikast sırasında dedikleri dualarda söylenen salavat. Elnusra marşı olduğu bilgisi teyitli değil. Halep vurgusu hayli önemli olsa da ardından kim çıksa şaşırtıcı olmayacak bir suikast. Doğru soru, Türkiye’nin Suriye’de ne işi var olmalı?

Yandaş isimlerin bu olayı da cemaate yamamak için yazıp çizdiği diğer bir konu ise saldırgan Altıntaş’ın adının 2010 KPSS sorşturmasında geçtiğiydi. Oysaki kimlik bilgileri ortaya çıkan katil 1994 doğumluydu. Yani, sözkonusu yılda Altıntaş, sadece 16 yaşında idi.