Yalancı bahar

YORUM | M. NEDİM HAZAR

Bir kişinin keyfine göre düzenlenen sokağa çıkma yasakları, belli bir kuralı, kaidesi olmayan karantina uygulamaları, kimin eli kimin cebinde belli olmayan maske mevzuu ile Türkiye sanki en zor dönemi atlatmış gibi tuhaf bir rehavete girmiş durumda. 

Ülkenin her yanından gelen görsellere bakılacak olursa, millet adeta bir savaştan galip çıkmışcasına bayram esenliğinde. 

BU YAZIYI YOUTUBE’TA İZLEYEBİLİRSİNİZ ⤵️

Ne sosyal mesafe, ne karantina ne de maske takmak…

Artık kimsenin umursadığı şeyler değil. 

Parklar, bahçeler tıklım tıklım, insanlar dip dibe. 

Bodrum’a giden karayolunda kilometrelerce kuyruk. 

İnsanlar akın akın eski normlarına dönme gayretinde ama maalesef kazın ayağı öyle değil sevgili okur. 

Dünya Sağlık Örgütü önceki gün yaptığı toplantıda bu acı gerçeği bir kez daha haykırdı: Pandemi giderek kötüye gidiyor!

Havuza bakılırsa Türkiye bu sınavdan dünyada eşi benzeri olmayan bir başarıyla çoktan çıkmış durumda. 

DSÖ Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus yaptığı açıklamada Koronavirüs salgınında en korkunç günün önceki gün yaşandığını söyledi ve ekledi: “Sadece dün 136 bin yeni vaka ile en çok vakanın görüldü.”

Ghebreyesus özellikle hükümetleri temkinli olmaya çağırdı ama biliyorsunuz başta Trump olmak üzere pek çok siyasetçinin çok umurunda değil pandemi filan artık. 

İsviçre’nin Cenevre kentindeki merkezinde, video konferans yoluyla basın toplantısı düzenleyen Genel Direktör Ghebreyesus, rehavete kapılmanın çok daha büyük felaketlere yol açacağını söylerken durumun küresel çapta daha da kötüye gittiğini vurguladı. 

Anlaşılan o ki, birkaç Avrupa devleti dışında hiçbir ülke Koronavirüs konusunda şeffaf ve dürüst değil. 

İktidarlar virüs ile uğraşacaklarına, rakamlarla oynamayı tercih ediyorlar ve halkı ürkütmeyen tablolar oluşturarak bir nevi ateşle oynuyorlar. 

Uzmanlar Korona için aşı bulunmadıkça kimsenin rehavete kapılmaması gerektiğini haykırıyor ama pek kimsenin bu sese kulak verdiği söylenemez. 

Pandemi konferansında konuşan uzmanlar Kovid-19 vaka sayısının 7 milyonu, ölü sayısının da 400 bini geçtiğini belirterek “Avrupa’daki durum iyileşmekle birlikte, küresel olarak kötüleşiyor.” Dediler. 

Özellikle Amerika ve Asya kıtasında durum felaketten öteye gitmek üzere. 

Misal olarak Brezilya’da artık iş çığırından çıkmış durumda. 

İnsanlar sokağa dökülecek kadar durum vahim. Ama Brezilya’nın faşist liderine bakılırsa durum abartıldığı gibi değil asla!

Oysa son haftalarda en fazla enfekte hasta ve Covid-19’a bağlı ölüm, 200 milyonu aşkın nüfusa sahip Brezilya’da gerçekleşti. Brezilya’da geçtiğimiz perşembe günü 24 saat içerisinde 30 bini aşkın yeni koronavirüs vakası tespit edilirken, bir günde 1473 kişi hayatını kaybetti.

DSÖ Başkanı Ghebreyesus, son 10 günün dokuzunda günlük bildirilen vaka sayılarının 100 bini geçtiğini belirterek, “Dün 136 bin vaka bildirildi. Bu, bir günde bildirilen en fazla vaka sayısıydı. Dünkü vakaların yaklaşık yüzde 75’i, çoğu Amerika ve Güney Asya’dan olmak üzere 10 ülkeden geldi.” bilgisini paylaştı.

Bir günde 136 bin insan virüsü kapmış anlayacağınız. 

Bunlar elbette kayıtlara giren raporlar, bir de kayıt dışı vakalar var ki esas endişe edilmesi gereken onlar. 

Trump ise diğer siyasiler gibi seçim derdine şimdiden düşmüş durumda. 

Eski ABD Biyomedikal İleri Araştırma ve Geliştirme Kurumunun (BARDA) Direktörü Rick Bright, “Yeni tip corona virüs (covid-19) salgını konusunda sonbahara kadar ulusal bir plan ortaya konulmazsa ABD modern tarihin en karanlık kışıyla karşı karşıya kalacak.” uyarısında bulunması Beyaz Saray’ın umurunda bile olmadı. 

ABD merkezli John Hopkins akademisyenlerinin hazırladığı istatistiğe göre 21 Mayıs’tan sonra beş gün boyunca günde en az 100 bin kişi Covid-19’a yakalanırken, 3 Haziran tarihinde 24 saat içerisinde 130 bini aşkın kişi enfekte olarak salgın tarihinin bu alandaki en yüksek rakamlarına ulaşıldı.

Türkiye’de ise şeffaf bir yönetim olmadığı için salgının başlangıcından beri enfekte ve ölen insan sayısı ile gerçekler arasındaki makas her geçen gün açılıyor. 

Buna bir de siyasetçilerin ekonomik endişelerle insanları evlerinden çıkarmaları durumun çok daha vahim bir noktaya gidebileceği riskini taşıyor. 

Ancak halkta bir bahar sevinci ve neşesi var. İnsanlar mesire yerlere, sahillere, tatil yerlerine akın ediyorlar. 

Bunu yaparken yeni salgın normlarına göre değil, eski normal hayata göre davranılıyor maalesef. 

Oluşturulan bu yalancı bahar, çok sert ve korkutucu bir kışı beraberinde getirebilir. 

Allah korusun… 

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

1 YORUM

  1. John Hopkins akademisi abi siz hala Dünya saglik örgütü,ne güveniyormusunuz. Batili baskin Sistem disinda ki kaynaklarada bakin lütfen. Evet korona hastaligi var yalniz teshisden tutun ölüm sayilarina ve Devletlerin koruma önlemlerine kadar cook yanlislar var..

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin