Son fidan, Hrant Dink ve basın emekçileri adına dikildi

Türkiye’de yaşanan hak ihlallerine dikkat çekmek adına ‘‘Umut İçin Pedal Çevir’’ sloganıyla Lahey’den başlayan ve 850 kilometre süren ’’Koşulsuz Adalet Maratonu’’ sona erdi. Aktivistler, 9 günlük maratonun sonunda Strazburg’a vardı. Buradaki Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) önünde yapılan son basın açıklamasıyla eylem bitti.

Aktivistler, AİHM önüne diktikleri son tohumlarını Hrant Dink nezdinde tüm basın emekçileri, ötekileştirilen azınlıklar ve faili meçhullere adadıklarını ifade ettiler.

Son eylemin açıklamasını aktivistler adına Başak Baş Bunar yaptı. Dink davasında Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nden doğan pozitif yükümlülüklerini yerine getirmediğini belirten açıklamada şunlara dikkat çekildi:

“Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi başvuru üzerine Türkiye’yi Dink’in yaşam hakkını koruyamadığı ve öldürülmesiyle ilgili etkili bir soruşturma yürütmediği gerekçesiyle mahkûm etmişti. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Dink’in ailesinin farklı tarihlerde yaptıkları beş ayrı başvuruyu birleştirerek ele aldığı davada ortak bir karar vermişti. Bu kararda, ailenin başvurusunda Dink’in, ‘Türkiye’de yargılanıp mahkûm olmasıyla aşırı uçların hedefi haline getirildi’ ifadesi kullanılmıştır. Dink, yıllarca, Türkiye Ermenileri toplumunun anadilini bilmeyen kesimi ile dayanışmak ve Türkiyeli Ermenilerin sorunlarını kendi sesinden dile getirmek istedi. Ömrünü Ermeni kültür ve tarihini ana kaynağından Türkiye toplumu ile paylaşmaya adadı. Almış olduğu tüm tehditlere rağmen hayalini kurduğu toplum barışı için ettiği mücadele, kamuoyunda geniş destek buldu. Bu destek sonucu Dink, kimi aşırı uçların tepkisini çekti. Yazı ve ifadeleri nedeniyle açıkça hedef gösterilmeye başlandı. Dink’in etkisi büyüdükçe aldığı tehditler ciddileşti ve maalesef, 19 Ocak 2007’de silahlı saldırgan Ogün Samast tarafından genel yayın yönetmenliğini yaptığı Agos gazetesinin önünde öldürüldü. Göz göre göre gelen bu cinayet, devletin ölümüne göz yumduğu şeklinde yorumlandı ve Türkiye’de derin devlet ve milliyetçilik olgularını yeniden gündeme taşıdı.”

Eylem, İnsan Hakları paydasında, devletin ve toplumun, din, dil veya etnik kökenlerine bakmaksızın tüm grupları eşit olarak kabul etmesi temennisiyle ve Hrant Dink adına ekilen tohum vesilesiyle hak ihlaline maruz kalmış tüm kesimleri anarak sonlandırıldı.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin