Rusya’nın savaşı Türkiye’ye Libya ve Suriye’de avantaj sağlar mı?

HABER ANALİZ | CUMALİ ÖNAL

Ukrayna’yı işgal eden Rusya, son on yılda üçüncü kez bir sıcak çatışmada Türkiye ile karşı karşıya gelmiş durumda. İki ülke çatışmalar ve istikrarsızlığın devam ettiği Suriye ve Libya’da karşı cephelerde yer alıyor.

Her üç çatışmanın daha da genişleme ve iki ülkeyi bir savaşın eşiğine getirme riski bulunuyor.

24 Şubat’ta başlayan Ukrayna savaşında her ne kadar Türkiye fiilen yer almasa da, daha önce Ukrayna’ya sattığı drone’ların Rus kara güçlerine karşı etkili bir şekilde kullanıldığı belirtiliyor.

Drone’ların satılması sürecinde Türkiye’yi uyaran Rusya, sıcak çatışmaların başlamasından sonra bu itirazını çok fazla dile getirmiyor. Aynı şekilde Türkiye de Batı’nın Rusya yaptırımlarında yer almıyor.

Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinden hemen sonra Avrupa Konseyi, üyelerinin ezici çoğunluğuyla Rusya’yı üyelikten çıkarırken, Türkiye oylamada çekimser oy kullandı.

Diğer yandan Avrupa ülkelerinin büyük çoğunluğu hava sahasını Rus uçaklarına kapatırken, Türkiye bu yönde bir karar almadı.

Türkiye’nin Montrö Anlaşması çerçevesinde Rus savaş gemilerinin boğazlardan geçişini engelleyip engellemeyeceği ise bilinmiyor.

Rusya’nın daha önceki Gürcistan ve Kırım işgallerinde de Türkiye Moskova’nın karşısında yer almış ancak herhangi bir sıcak çatışmada yer almamıştı.

İki ülkenin en fazla karşı karşıya geldiği savaş bölgesi şüphesiz Suriye. 27 Şubat 2020’de Rus uçakları tarafından gerçekleştirildiği öne sürülen saldırıda en az 34 Türk askeri şehit oldu, ancak Türkiye Rusya ile bir savaştan kaçınmak için saldırının Suriye tarafından gerçekleştirildiğini iddia etti.

Türkiye’nin ülkenin kuzeybatısında inşa ettiği kontrol noktaları da Rus destekli Suriye birliklerinin hızlı ilerleyişi karşısında işlevsiz kaldı ve daha sonra da çoğunluğu kapatıldı.

2015 yılında Türkiye’nin, hava sahasına girdiğini iddia ettiği bir Rus savaş uçağını düşürmesi ise iki ülke arasında ciddi bir diplomatik krize sebep oldu. Ancak 2016 yılında gerçekleşen darbe, bu krizi unutturduğu gibi iki ülke ilişkilerinde bir dönüm noktası oluşturdu, Türkiye Batı kampından kopmanın eşiğine geldi.

Rusya Suriye’de ağırlıklı olarak havadan operasyonlar düzenlerken, tehdidin büyük olmadığı bölgelerde sınır devriyeleri ile varlığını gösteriyor.

Suriye halihazırda Rusya’nın Ortadoğu’daki en büyük üssü durumunda ve Beşar Esad rejimi Moskova’nın desteğiyle ayakta duruyor.

Rusya’nın Libya’daki etkinliği ise tam olarak kestirilemiyor. Türkiye’nin Libya’daki varlığına karşı çıkan General Halife Hafter’i destekleyen Rusya, bu ülkedeki diğer oyuncular Fransa, Mısır ve Birleşik Arap Emirlikleri ile ittifak halinde görünüyor. Fakat başta Türkiye olmak üzere hiçbir ülke Rusya’nın Libya’da varlığını güçlendirmesini istemiyor.

Suriye ile SSCB döneminde de yakın ilişkileri bulunan Rusya, Ukrayna’daki savaşın uzun sürmesi ya da aleyhine gelişmesi durumunda, bu ülkede varlığı bulunan Türkiye, İran, ABD, İsrail, Fransa gibi ülkeler karşısında iyice zor durumda kalabilir.

Ayrıca Rusya’nın Ukrayna’da yaşayacağı bir hezimet ya da moral bozukluğunun Esad rejimini de derinden sarsması muhtemel.

Ancak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eli de şu sıralar pek güçlü görünmüyor. Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik ve sosyal çalkantılar Erdoğan’ın hareket alanını oldukça azaltıyor.

Yıllarca Suriye’yi bir propaganda alanı olarak kullanan ve Türkiye’nin dünyadaki etkisinin göstergesi olarak aktaran Erdoğan birkaç aydır Suriye konusunda büyük bir sessizlik içinde.

Bunda Suriye’de tüm tarafların oluşan de facto durumu kabullenmiş olmalarının yanı sıra koronavirüsün tüm dünyada derin bir etki meydana getirmesi, küresel ekonomik çalkantılar ve Joe Biden yönetiminin izlediği nispi pasifist politika da Suriye’yi bir yıl öncesine göre daha az dünya gündemine getiriyor.

Ama her şeye rağmen Suriye’de zayıf bir Rusya, Türkiye için önemli bir şans oluşturabilir. Rusya olmadan Türk birlikleri karşısında pek şansı kalmayan Esad’ın tek güvencesi bu durumda İran olacak. İran’ın ise İdlib, Halep ve Lazkiye’nin kuzeyinde pek gözü yok, ağırlıklı olarak Şam ve ülkenin güneyi ile batısında varlığını sürdürmek istiyor. Bu bölgeler İran’ın Irak üzerinden Akdeniz’e açılma hattı üzerinde yer alıyor.

Rusya, Ukrayna’daki olumsuz bir senaryoda Libya’dan daha kolay vazgeçebilir. Tıpkı Türkiye gibi Libya’da işgalci güç olarak adlandırılan Rusya, ülkede BM öncülüğünde bir barışın sağlanması durumunda –ki şu sıralar ülke yeniden iç savaşın eşiğinde bulunuyor– paralı askerlerini çekmek zorunda kalabilir. Türkiye’ye oranla daha az yatırım yapan Rusya, daha küçük tavizler peşinde koşabilir.

Sonuç olarak Ukrayna’daki savaş şekillenmeden Rusya’nın Suriye ve Libya’daki konumunda ciddi bir değişiklik olması beklenmiyor. Ancak Rusya, Ukrayna’da daha fazla taviz koparabilmek için Libya ve Suriye’de bazı fedakârlıklar yapabilir.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin