OHAL Komisyonu kararları ya da dostlar alışverişte görsün!

Yorum | Av. Nurullah Albayrak

OHAL Komisyonu karar vermeye başladı. Medyaya yansıyan açıklamalara bakıldığında beklendiği gibi sadece yüzde 1 kabul oranıyla karar verdiği anlaşılmakta. Bu kararla, başvuru yapanlardan yüzde 1’i haksız olarak kamu görevinden ihraç edilmiş geri kalan yüzde 99 luk kesim ise haklı olarak ihraç edilmiş gibi bir sonuç anlaşılmasın.

Komisyon üyelerinin niyetlerinin tüm başvuruların reddedilmesi olduğunu, ancak AİHM’nin verdikleri kararları takip ettiklerini bildikleri için ‘çalışıyoruz ve iade kararı da veriyoruz’ diyebilmek için birkaç tane kabul kararı verilmektedir.

Bu sonuca ulaşmak için verdikleri kararların gerekçelerine bakmak yeterli olur. Verdikleri kararların gerekçesine bakıldığında hukuki bir değerlendirme yerine siyasi değerlendirme yaptıkları anlaşılmaktadır.

OHAL Komisyonu tarafından verilen bir kararın gerekçesinde;

‘OHAL kapsamında kamu görevinden çıkarılma tedbirinin uygulanabilmesi için kişilerin terör örgütleriyle ya da devletin Milli Güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum ve gruplarla bağının kurulması yeterlidir. Bu değerlendirme, cezai sorumluluğun bulunup bulunmadığından bağımsız olarak kamu görevinde kalmanın uygun olup olmadığı yönünden yapılmaktadır.’ denilmektedir.

Bu kararla komisyon hukuki bir değerlendirme yapmadığını açıkça ifade etmiştir. Eğer hukuki bir değerlendirme yapılacak olsaydı, en azından olağanüstü halde çıkarılacak kanun hükmünde kararnamelerle; Anayasanın 129 uncu maddesinde yer alan ‘savunma alınmaksızın disiplin cezası verilemeyeceği’ güvencesine aykırı bir tedbir alınamayacağı kuralının dikkate alınması gerekirdi.

Komisyon üyeleri Saray’ı kızdıracak karar verebilir mi?

Hiç şüpheniz olmasın ki, bu kararı veren komisyon üyeleri Saray’a çıkarak, ‘Sayın Başkanım, komisyonumuz karar verirken, siz olsaydınız bu konuda nasıl karar verecekseniz değerlendirmesi yaparak, sizin istediğiniz doğrultuda karar verecektir. Bizim için hukukun ne dediği değil sizin ne dediğiniz önemlidir’ demişlerdir. Bu karardan başka bir mana çıkarılması da  zorlama olacaktır.

Komisyon tarafından verilen kararda, ceza soruşturma ve yargılama konusu olan iddialar gerekçe gösterilerek, ‘başvurunun reddine’ şeklinde karar verilmiştir. Başvuru sahipleri hakkında ceza yargılaması ya da soruşturmanın var olması başvurunun reddi gerekçesi yapılarak tam bir kısır döngüyle sürecin işletildiği gösterilmiş oldu.  Başvuru sahipleri, haklarında soruşturma olduğu gerekçesiyle ihraç edilmiş ya da kamu görevinden ihraç edildikleri için haklarında soruşturma açılmıştır.

Nasıl bir hukuk anlayışıdır ki, birinin varlığı diğerinin gerekçesi yapılabiliyor. Bu mantıkla kişiler hakkında aynı iddia ile iki farklı cezalandırma yapılmaktadır.

Karşılanmayan adalet çöküş getirir

Komisyona başvuru yapan kişilerin neredeyse tamamı hakkında, aynı iddia ya da eylem nedeniyle hem ceza soruşturması başlatılmış hem de memuriyetten ihraç edilmiştir. Aynı eylem gerekçesiyle iki ayrı ceza verilmiştir. Oysa Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi Ek 7. Protokolün 4. maddesine göre, aynı eylem ya da suçlamalar nedeniyle bir kişi hakkında iki ayrı yargılama yapılamayacağı gibi iki ayrı cezaya da hükmedilemez. Bu açıdan AİHM atılı suçu ya da suçlamaları değil, suçlamalara dayanak gösterilen eylemleri dikkate almaktadır (Grande Stevens and others v. Italy, § 277). Dolayısıyla bir kişi aynı eylem ya da faaliyetler gerekçe gösterilerek iki kez yargılanamaz veya iki ayrı cezaya çarptırılamaz.

Uluslararası sözleşmelerden kaynaklanan yükümlülük gereğince, eğer biri hakkında ceza yargılamasına konu bir eylem varsa bu eylem gerekçe gösterilerek ayrıca kamu görevinden ihraç cezası uygulanamaz.

Komisyon tarafından oluşturulan kötü hukuk kuralları ya da hukuk kurallarının bilerek ya da bilmeyerek kötü yorumlanması adalet talebini karşılamayacağı gibi geri dönülmez bir çöküşü de beraberinde getirecektir.

Hiç şüphe yok ki AİHM kısa zaman içerisinde iç hukukun etkisiz olduğuna ve OHAL komisyonunun da etkili bir yol olmadığına karar verecektir. AİHM tarafından bu doğrultuda karar verileceği ana kadar komisyon tarafından verilen ret kararları için idare mahkemesine başvuru yapılmalıdır.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin