Natali Avazyan ve Feridun

YORUM | VEYSEL AYHAN

Bir twit atanın kendini zindanda bulduğu ülke…

Bir “çete”nin her şeyi teslim aldığı bir ülke…

Hırsıza hırsız diyenin kodesi boyladığı ülke…

Muhalifim diyenin o dört harfli lanetli sözcükle ancak söze başlamaya cesaret edebildiği ülke…

Avazyan, işte böyle bir ülkede konuşuyor.

Erkeğim diyenlerin masanın altından çıkmadığı bir ortamda sesini yükseltiyor.

Kendi mahallesinden biri için değil,

Kendi milliyetinden biri için değil,

Kendi dininden biri için de değil,

Bunların hepsini kenara itip bir masumu sadece bir masum olarak ele alıp sahip çıkıyor.

Mazluma kimlik sormuyor.

İşte o yüzden “Arlet Natali Avazyan” büyüyor, abideleşiyor tıpkı Ahmet Altan gibi.

Vicdanın olmadığı bir kalpte imanın olmayacağını anlatıyor.

Şefkat ve merhametin olmadığı bir gönlün iman taşıyamayacağını gösteriyor.

Tolstoy’un o meşhur vecizesini katı kalplere kazıyor:

“Acı duyabiliyorsan, canlısın. Başkalarının acısını duyabiliyorsan, insansın.”

Böylece önüne gelenin değil mü’min, insan bile olamayacağını ispatlıyor.

Avazyan’ın ilk twiti annesinin mahkemesini beklerken sandalyede uyuyakalan bir çocuk fotoğrafınaydı: “Adliye koridorlarında uyuyor çocuklar, bunların yeri anne kucağı…”

Geçenlerde KHK TV’den Tuba Demir’e konuştu:

“İnsanların bu şekilde ülkelerinden ayrılması çok üzücü. Çok can yakıcı. Ben vicdanımın sesini dinliyorum. Bundan başka bir şey yapamıyorum. Keşke çok daha fazla bir şey yapabilseydim.”

Söz “Tenkil” baskısından kaçarken Eğe’de boğulan Maden ailesine, 6 yaşındaki Feridun’a gelince gözlerinden yaşlar süzülüyor:

“Bütün çocuklara yüreğim çok yandı. Feridun beni mahvetti. Çok acı çektim. O benim güzel oğlum, artık manevi oğlum. Gözümün önünden gitmiyor. Yunanistan’a gidip mezarını ziyaret etmek istedim. Oğlumun gidip mezarını ziyaret edeceğim.”

Vefatından bir yıl sonra “Kuzum, Yavrum Feridun’u mu hiç unutmadım. Benim için mavinin adı ‘Feridun’. Mavi çorapları ile…” diye twit atmıştı.

Geçen 23 Nisan çocuk bayramında unutmamış “güzel oğlum” diyerek twitle hatırlamıştı.

Avazyan gelen tehditleri umursamıyor: “İstediklerini söylesinler. Ben o çocukları savunacağım. İşten atılanları, KHK’lılar savunacağım. Her zaman yanlarındayım.”

Annelerin niye hapse atıldığını araştırdığını aktarıyor: “Araştırıyorum. Silahlı bir eyleme mi karışmışlar? Hırsızlık mı yapmışlar? Cinayet mi işlemişler, katiller mi? Yoo bu kadınlar sadece kermeslerde pasta börek satmışlar. Birbirlerinin yardımcı olmuşlar. İyi de sen bunu suç olarak görüyorsan elektronik kelepçeyle evlerinde cezalanır.”

On binlerce kadına böyle zulmedilirken 50’yi aşkın kadın derneğinden tek bir cılız ses bile çıkmıyor.

‘Muhafazakar’ militanlar ise dahasını istiyor:

“Fazla merhametli gidiliyor.”

“Büyüyünce o çocuklar da onlara benzeyecekti.”

“Mağduriyet için planlayıp da çocuk doğuruyorlar.”

Militan kısmı böyleyken merrhamet ve sevgi timsali kadın aydınlarımız ne diyor?

Sibel Eraslan, bestseller olmasını beklediği zulüm görmüş bir başka kadın sahabiyi kaleme alıyordur muhtemelen veya ‘uzun adam’ın yüce gönüllülüğü’ üstüne yazı meşk ediyordur.

Fatma Barbarosoğlu, “100 yılda toplu taşımada adab-ı muaşereti öğrenemedik mi?” diye Yeni Şafak’taki köşesinde dertlerini dile getiriyor.

Ayşe Böhürler, Merve Kavakçı ve benzerlerini anmıyorum bile.

Bir bebeğin annesinden koparılması karşısında ağlamayan, göz yaşlarına boğulmayan bir insana -insan denmeyeceğinin farkındayım da- ne denir, bilmiyorum.

Daha ötesinde bunu onaylayanlara, sebep olanlara, sessizce seyredenler, ne denir siz söyleyin!

Onlar cüceleştikçe Avazyan’lar büyüyor:

“Ben imanlı bir Hristiyanım  Her Pazar günü kiliseye gidiyorum. Kilisede çocuklar için dua ediyorum. KHK’lılar için dua ediyorum. Tanrım yardımcıları olsun.”

Erkek cephesi de farksız.

Mütedeyyin ve âlim aydınlar suskun ve başları önlerinde.

En celalli hakperestler masanın altında.

Velhasıl “İmanın ateşten bir kor olduğu” günlerdeyiz.

Ateşi elinden atıp bir köşede serinleyenler her geçen gün küçülürken Natali Avazyan’lar, Ahmet Altan’lar o kor avuçlarında gittikçe büyüyorlar.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin