Irak Başbakanı Haydar El İbadi, ülkenin en büyük ikinci kenti Musul’u IŞİD’in elinden almaya yönelik operasyonun başladığını açıkladı.

Canlı yayında Irak devlet televizyonuna konuşan Başbakan İbadi, “Zafer vakti geldi ve Musul’un özgürleştirilmesi için operasyon başladı” ifadelerini kullandı. İbadi, operasyon kapsamında Musul’a sadece Irak ordusu ve polis güçlerinin gireceğinin altını çizdi.

IŞİD’in 2014’ün Haziran ayında ele geçirdiği Musul’a yönelik operasyon dün gece itibariyle resmen başladı. Irak Ordusu’nun şehri terk ettiği o günden bugüne ABD, Irak Ordusu’na eğitim verdi ve şimdi de istihbarat ve hava desteğiyle operasyona bizzat destek oluyor. Operasyonun ana omurgasını Irak Ordusu oluştururken, Kuzey Irak’tan Peşmerge desteği de ilerleyen aşamalarda dâhil olacak.

Musul, IŞİD’in merkezlerinden ve en önemli stratejik kalelerinden birisi. Irak hükümeti içinse, 2003’teki ABD İşgali’nden bu yana dağınık hâldeki ülkeyi toparlamanın bir adımı olarak görülüyor. Iraklı askerî stratejistlere göre, Musul’un geri alınması Irak’ın geleceği açısından ‘olmak ya da olmamak’ noktasında değerlendiriliyor.Ayrıca uzmanlar, IŞİD’in Musul’u kaybetmemek için en önemli savunma savaşlarından birini vereceğini, şehir içindeki her türlü imkânı kullanacağını belirtiyor. Bununla birlikte, Musul’un IŞİD’den tamamen kurtarılmasının ancak hane hane askerî operasyonlarla gerçekleşeceği, bunun da altı aydan fazla sürebileceği öngörülüyor.

İbadi: Türkiye’nin Musul Operasyonuna Katılmasına İzin Vermeyeceğiz

‘Irak topraklarını ihlal eden tek gücün Türkiye olduğunu ve bunun kabul edilemeyeceğini ’ savunan İbadi, Türkiye’deki siyasilerin ‘Irak’ta başka güçler varken, neden biz olmayalım?’ yönündeki demçleri için ise sert çıktı: “Irak’ta hiçbir yabancı güç yoktur. Sadece danışman düzeyinde vardır.”

Türkiye ile iyi ilişkiler istediklerini ifade eden İbadi, şöyle konuştu: “Türkiye’nin Başika’da güç bulundurması yeni bir problemdir. Türkiye’den Irak’a muharebe gücü göndermesini istediğimizi gösteren bir belge varsa bize göstersin. Biz böyle bir şey istemedik.”