Koronavirüs ve kapıda bekleyen sürprizler 

YORUM | VEYSEL AYHAN

Yıl 1903. ABD’li meşhur gök bilimci, Simon Newcomb şunları söyler: “Uçmak, insanoğlunun hiçbir zaman baş edemeyeceği sorunlarla yüklü bir konudur. En iyisi bu konuyu unutmak…”

Yıl 1910’a geldiğinde bir başka gökbilimci William H. Pickering devam ettirir:

“İnsanlar uçan makinelerle, sanki buharlı gemilerle olduğu gibi, bir arada Atlantik’in bir kıyısından öteki kıyısına gidebileceklerini sanıyorlar… Olacak şey değil tabii.”

Demek ki çok büyük bir bilim insanı olsanız da öngörüde bulunmak riskli bir iş. Kim yaparsa yapsın her öngörü çökebilir.

Bu nedenle Koronavirüs ile ilgili sıralayacağım öngörüler benzer bir tehlike altında. Ben biraz daha dikkatli olup bunu; sınırlı ve miyop dimağıma değil rasyonel kaynaklara dayanmaya çalıştım.

BU YAZIYI YOUTUBE’TA İZLEYEBİLİRSİNİZ ⤵️

“DABBE”NİN ÖNCÜLÜ MÜ?

Dünya dört ay önce nasıldı, şimdi nasıl…

Mini minnacık bir virüs, terminatör gibi dünyayı kasıp kavurdu.

Gelecekte bunun daha güçlüsü “dabbe” olarak gelir mi, bilmiyoruz.

Bu, Kovid 19. İlerde Kovid 20, Kovid 30 veya Kovid 80 model bir virüs gelecek mi?

Bilmiyoruz.

Nükleer bombalardan korkarken, daha beterini bir virüs yapabilir mi?

Milyonlarca, milyarca insanı ölümcül bir şekilde etkiler mi?

Bunu da bilmiyoruz.

Ama bilebildiğimiz şey; 21. Yüzyılın henüz yeni başladığı ve Korona’nın da iki bölüm arası bir geçiş efektinden ibaret olduğu.

Bu bilinmezlikler içinde sadece Kovid 19’un muhtemel etkilerini konuşabiliriz:

Görünen o ki en az 5 yıl hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.

El bile sıkışmayacağız. Tuhaf abukluklar da yapmayıp Japonlar gibi cephe selamı vereceğiz.

Her şey normale dönse bile kalıcı etkileri olacak.

METROPOLLERDEN KAÇIŞ

“Home Office” zaten vardı. Korona etkisiyle artık ofis kullanımı “öldü” gibi. Google ve Facebook yıl sonuna kadar çalışanlarını evlerine gönderdi. Bilgisayar sektöründe hemen her firma bunu yaptı, yapıyor.

Sadece bilgisayar ve yazılım firmaları mı?

Değil.

Her ne yapıyorsa ofisinde bilgisayar başında çalışanlar için artık ofise dönüş zor.

Şirketler sigortalı çalışanlardan kurtulmaya çalışacak. Ayrıca istihdam edecekleri insanların büyük şehirlerde olması gerekmeyecek.

Ucuz şehirler ve ucuz ülkeler yeni online iş gücü kaynağı haline gelecek.

Firmalar bunun tadını alınca işte o zaman çarşı karışacak.

Şirketler, şehirlerde büyük meblağlı ofisler kiralamayacak.

Ofis çalışanları için metropollerde oturma gerekliliği kalmayacak.

Köyden şehire göç, tersine dönecek gibi.

Bu daha önce de gerçekleşmiş.

1340’larda Avrupa’da korkunç bir veba salgını olmuş, tahmini 75 ila 200 milyon arası insan ölmüştü. Bu yüzden halk şehirlerden kırsal alanlara taşınmış, hayalet şehirler ortaya çıkmıştı. Din adamları ve yöneticiler şehir nüfusunun azalmasına karşı köylüleri genç yaşta evlenmeye ve çok çocuk sahibi olmaya teşvik etmişti.

Şimdi de benzer bir trend oluşabilir. İnsanlar köye, kasabaya, doğal ortamlara kaçabilir.

Bu durumda şehirlerin nüfusu azalacak, trafik hafifleyecektir.

Her ülke kendi gıda yeterliğine ulaşmaya çalışacak. Gıda ithalat ve ihracatından kaçınılacaktır.

“YENİ NORMAL”

Ofis çalışanlarının eve gitmesi oldukça büyük değişimleri tetikleyecek.

Mesela siz Londra’da bir ofis çalışanısınız. Londra’da oturmanıza gerek kalmadı. Daha ucuz bir ortama, taşraya taşınacaksınız. Oradan çalışacaksınız. İş orada bitmiyor.

Asıl tehlike sonra başlıyor.

Siz çalışmaya başladığınız anda dünyanın her yerinden alternatifleriniz ortaya çıkacak. Diyelim ki siz 5 bin sterlin maaşla çalışan seçkin bir personelsiniz. Yaptığınız işi 100 sterline yapmaya kalkacak rakipleriniz çıkacak. Kamerun veya Papua Yeni Gine’deki bir genç yetenek size rakip olacak. Belki işinizi elinizden alacak. Böylece siz vergi ve sigortanızla firmanıza 10 bin sterline mal oluyorken yeni rakibiniz sizden 100 kat ucuz olarak işinizi kapacak.

Yeni şartlar yeni ürünler ortaya çıkaracak. 2005’ta, yani yalnızca 15 yıl önce kurulan “youtube”un piyasa değeri şu an trilyon dolara vardı.

Dolayısıyla vizyon sahibi beyinlerin bugün başlatacakları doğru bir atılım 10-15 yıl sonra benzer yükselişi yakalayabilir.

Benzer yenilik ve atılım imkanları tüm meslek dalları için söz konusu.

Tıpta bu değişim “Tele-radyoloji” ile 10 yıl önce başlamıştı. Doktorlar evlerinden film inceleyip rapor yazıyordu. 5 yıl önce 350 sterline yazılan bir rapor şimdi 40 sterline yazılıyor. Çünkü rekabet artık küresel çapta. ABD’de gece çekilen bir rapor o saatlerde gündüz olan bir coğrafyada çok ucuza yazılabiliyor. Çok iyi bir cerrah, robotlarla uzaktan ameliyat yapabiliyor.

Bu durum tüm alanlara sıçrayacak.

Çalışanlarını evlerine dağıtan ilk Televizyon haber kanalı Sky News oldu. Haber spikeri bir evde, resim seçici başka bir evde; montajcı ve sesçi başka bir evde…

Eskiden onlarca canlı yayın arabası, yüzlerce personelle yapılan işler şimdi 3-5 kişiyle yapılıyor.

ZOOM YÜZYILI

Korona’nın hayatımıza soktuğu Zoom geleceğin en önemli platformu olacak gibi. Başka rakipleri de çıkacaktır.

En önemli etkisi “eğitim”de görülecek.

Online üniversite ve online okullarda patlama olacak.

Çok uluslu liseler, dünyanın farklı yerlerinden hocalar istihdam eden üniversiteler ortaya çıkacaktır.

Böylece en iyi öğretmen ve en iyi okula istediğiniz coğrafyada ulaşabileceksiniz.

Mesela bir dağ evinde veya yaylada doğal hayatın tadını alarak yaşayabilecek, sonra da hologram öğrencilerle dolu sanal amfinize girip dersini anlatabileceksiniz.

Hologramlı sınıflar, toplantılar ve hatta hologramlı vekillerden oluşan sanal parlamentolar yolda.

Hukukta benzer gelişmeler yaşanabilir. Dev mahkeme binaları tarih olabilir. Mahkeme üyeleri her biri kendi evinde oturur, mahkûm ve avukatlar bağlanır. Hâkim oylama yapar, karar verir ve “siri”ye “yaz kızım” der kararı yazdırır. Sonra da e-imzasıyla sisteme atar.

YAPAY ZEKA 

Bu yüzyılın adı “Yapay Zeka”da (Artificial intelligence) olabilir.

Tıp müfredatını ve dünyadaki tüm bulgu ve teşhisleri yüklediğiniz bir “robot doktor”, normal bir doktordan daha doğru bir tedavi önerebilir.

Hukuk müfredatını, tüm davaları, kararları, yargıtay ve danıştay verilerini yüklediğiniz bir “robot avukat” sizi normal bir avukattan daha iyi savunabilir.

Tüm bunları zaman gösterecek.

Taksi şoförlüğü ve normal sürücülük 10 yıla varmadan tarihe karışabilir.

Uber’in sürücüsüz otomobilleri, kargo şirketlerinin “drone”ları dünyayı işgal edebilir.

ASIL ANLATMAK İSTEDİĞİM…

Tüm bunları futuristlik olsun diye yazmadım. Maksadım şu.

Eskiden sözel ve sayısal ayrım vardı. Şimdiden sonra bir başka tercih daha gerekecek.

Klasik meslek seçimi bitti. Tüm meslekler “on-site” ve “on-line” olarak ikiye ayrılacak:

Dolayısıyla yeni nesiller bu ayrım göz önüne alınarak yönlendirilmeli.

Online yapılan meslekler tüm dünya ile rekabete açık olduğu için ekmek, “aslanın ağzında” olacak. Ama fiili olarak çalışmanın vazgeçilmez olduğu işler daha kolay ve erişilir olacak.

Öğretmenliğin tamamen online haline gelmesi mümkün değil. Özellikle ilk ve orta dereceli okullarda öğretmenin fiili rehberliği ve öğreticiliği devam etmek zorunda.

Öğreti ve hitabet hatta tebliğ tamamen Youtube’a kayıyor. Okuma azalıyor.

Tıp gibi bazı mesleklerde branşlara göre de farklılık olacaktır.

Diş hekimliği benzeri branşlar uzaktan yapılamaz.

Ama finans, yazılım, bankacılık, borsa gibi işlerde artık dünya ile rekabet söz konusu. İleri derecede dil bilmek zaruri.

El becerisi gerektiren meslekler (zanaatlar); yemek sektörü, aşçılık, tamircilik “on site” olarak sürer. Onlar için yakın vadede tehlike görünmüyor.

Ama tüm bu yazılanlar öngörü denemeleri. Olur veya olmaz. Kesin olan ise

21. Yüzyılın bayağı renkli ve şenlikli olacağı. Her konuda hazırlık yapmak lazım.

Son sözü Hz. Mevlana’ya bırakayım:

“Her gün bir yerden göçmek ne iyi,
Her gün bir yere konmak ne güzel,
Bulanmadan, donmadan akmak, ne hoş!
Dünle beraber gitti cancağzım,
Ne kadar söz varsa düne ait
Şimdi yeni şeyler söylemek lazım…”

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

4 YORUMLAR

  1. Milletin icin kararmis disina cikariyor.
    Muhtemelen bu yorumumu da yayinlamazsiniz degerli editorler, tabi seffaflik bizim community e henuz ugramadi maalesef, iyi calismalar.

  2. Yazı baştan aşağı temelsiz. Var olan bir çok şeyin de ilerde olacakmış gibi anlatılması da tam offside 🙂 kısacası dünya eski dünya olmaya devam edecek.

    • Yayinlanmayan yorumlari refer etmistim, yayinlamislar iyi olmus birsey yapmayacagim. Herkesin kendine gore sorunlari vardir oyle degil mi Ahmet Bey??? Dahili oldugum community e ozlestiri yapmak hakkim ki seffaflik bizim buyuk sorunlarimizdan. Ama ilahiyatci egosu bunu suclamak olarak anlayip rahatsiz oluyorsa bu onun kendi sorunudur benim degil.

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin