İstanbul’da kesin bir şey oldu ama ne oldu bilemiyorum!  

YORUM | ERHAN BAŞYURT

İktidarın İstanbul’da kaybetmeyi hazmedememe sıkıntısı sürüyor. Kıvranıp duruyorlar.

***

Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP)’nin Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz açık ve net konuşmuş:

‘’İstanbul’da bir şeyler oldu… ‘Bir şeyler oldu ve bu bir şeyler sandık başında, sandık başı organizasyonuyla oldu’ dedik. Bir takım belgeler var açıklayacağım. Ondan sonra biz de süreci kapatacağız…’’

Yavuz iddiasında ısrarlı: ‘’İki yıl öncesinden başlayarak tam bir organizasyon içerisinde sandık başında hile yapmaya dönük bir takım iş ve işlemlerin olduğunu net bir biçimde görüyoruz…’’

***

AKP’nin iddiaları, YSK kararı beklenilmeden soruşturma dosyasına savcılar tarafından dönüştürülmüş durumda…

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nca dün Maltepe, Ataşehir ve Kadıköy ilçelerinde dün 31 Mart Yerel Seçimlerinde sandıklarda usulsüzlük yapıldığı iddiasıyla yapılan suç duyuruları kapsamında 32 ayrı soruşturma başlatıldı.

Savcılık, bu ilçelerde görev yapan sandık kurulu başkanı ve üyeleri ile sandık sayım sonuçlarının veri girişini yapan görevlilerden oluşan 100’ün üzerinde kişiyi ‘şüpheli’ sıfatıyla ifadeye çağırdı.

‘Görevi kötüye kullanma’ ve Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun’un ilgili maddelerince başlatılan soruşturma kapsamında, şüphelilerden 10’unun ifadesine başvuruldu…

***

AKP, YSK’dan iptal kararı bekliyor. Ancak ilçelerde değil…

Birincisi seçim iptal olacaksa, aynı sandık kurulları ve başkanlar ile sayım yapıldığına göre, ilçelerde de olur.

AKP, kazandığı ilçeleri kaybetmek riskine girmek istemiyor. O yüzden sadece kaybettiği İstanbul Büyükşehir’i iptal ettirme peşindeler.

Hukuken bu mümkün değil. İptal oyların geri sayılması da mümkün değildi. Ama AKP isteyince YSK her türlü ‘kıvrak’ kararı alabiliyor.

İstanbul’u iptal ettirmeleri mümkün… Ancak AKP baskıyla böyle bir karar aldırırsa, ‘ateşle oynuyor’ demektir…

***

Masum insanlara tahliye kararı verdiği için hakimleri görevden alıp ‘‘terör örgütü üyeliğinden hapse atan’’ kürsü dokunulmazlığını ve ‘’hekim teminatını’’ yani yargı bağımsızlığını yok eden AKP, şimdi seçimlerin bağımsızlığını yok etmek peşinde…

‘’Diktatörler, seçimle değişmez’’ algısını haklı çıkaracak bir karar olacaktır.

AKP’nin ‘’sandıkla geldiği halde, sandıkla gitmeyeceği’’ tezini doğrulayacaktır.

Bu da, Türkiye’de iktidarın meşruiyetini kaybetmesi sonucunu doğuracaktır.

***

Daha önce de bu köşede yazdım. Muhalefet yüzde yüz kazanacağını bilse bile bu hukuksuz karara meşruiyet kazandırmamalı… İptal halinde seçime katılmayacaklarını şimdiden açıklamalı…

Büyük çoğunluğu kamu görevlisi olan sandık başkanlarının ve üyelerinin, tutuklanma, ihraç veya sürgün korkusu içinde, bir seçimde artık adil davranmaları imkansız…

Muhalefet, 15 Temmuz sonrası kitlesel insan hakları kıyımlarını meşrulaştırdığı ve iktidarın ‘tek adam rejimi’ne dayanak olduğu gibi, totaliterleşmesine de aracı ve alet olmamalı…

***

İstanbul, iktidarın ‘havuz problemi’dir… Musluklar kesilmiştir. Geçmişte yapılan usulsüzlüklerin ortaya dökülmesi riski belirmiştir. Muhalefet adına nüfusun yüzde 40 ile yönetim olarak direkt temas imkanı oluşturmuştur.

Muhalefet, 7 Haziran seçimlerinde olduğu gibi, kazandıkları bir seçimi iktidara altın tepside hediye etmemelidir.

‘Gasp edilmiş bir koltuk’, hileyle tekrarlanan ama muhalefetin katılıp kaybettiği bir seçimden, demokrasi ve haklar açısından çok çok daha değerlidir…

***

AKP’li Yavuz’un dediği gibi ‘’İstanbul’da bir şeyler oldu. Sandıkta oldu!’’. Evet, seçmen AKP’ye oy vermedi, o kadar…

Demokrasi, sandıkla gelmekten ibaret değildir. Seçimlerin, adil, eşit ve şeffaf olması ve sandıkta kaybedenin de milli iradeye saygı gösterip görevi devretmesidir…

AKP, hazmetse de hazmetmese de yerel seçimde hezimet yaşamıştır. İstanbul seçimini iptal ettirmek onlara kazandırmaz, aksine daha büyük kaybettirecektir.

Şayet muhalefet doğru strateji izlerse, meşruiyetlerini sorgulanır hale getirecektir.

AKP için çöküş başlamıştır. Meşruiyetlerini kaybetmek ise, çöküşü hızlandırır, durdurmaz…