İngiltere holiganizmi nasıl yendi? [Haber-İnceleme: Efe Yiğit]

Şampiyonlar Ligi grup maçında deplasmanda Dinamo Kiev’e 6-0 yenilen Beşiktaş, yoluna UEFA Avrupa Ligi’nde devam edecek. Maçta İskoç hakem Craig Thomsen’in yanlı kararları geceye damga vururken, ekranlara yansımayan görüntülerde ise tribünlerde Dinamo Kiev’li holiganların Beşiktaş taraftarına saldırıları vardı. Beşiktaşlılar sadece tribünde saldırıya uğramadı. Maçtan önce de Kiev sokaklarında holiganların hedefi Türk seyircilerdi. Holiganizm ve şiddet denilince akla ilk İngiltere gelirdi. Peki, İngiltere holiganizm ve şiddeti statlardan nasıl sildi?

Politik atmosfer statlara taştı

İngiltere’de holiganizm 1966 yılında kazanılan Dünya Kupası’yla ilk büyük etkilerini göstermeye başladı. Tarihe 68 kuşağı olarak geçen gençlik hareketleri, işçi eylemleri, kulüp yöneticilerinin basiretsizliği ve medyanın çanak tutmasıyla holiganizm bir akıma dönüştü. Sistemden rahatsız gençlerin ve işçi hareketlerinin gövde gösterisi artık stadyumlar olmuştu. Amaç futbol seyretmekten ziyade mesaj vermekti. İngiltere tarihinde toplum hayatı ve futbol daima iç içe olduğu için stadlar doğal eylem alanına dönüşüyordu.

Bu noktada The Sun ve Daily Mirror gibi bulvar gazeteleri de yangına benzinle gidiyordu. Stadlarda olay çıkaran, ortalığı birbirine katan insanları haftanın taraftarı seçmekte bir sakınca görmeyince holiganizm şehirden şehire yayılıyordu. Holiganlar bu dönemde sadece medyanın değil, aynı zamanda akademisyenlerin de araştırmalarına konu oldu. Ancak bu araştırmalardan bir çözüm çıkmadı. İngiliz futbolu kısır bir döngünün içine düşerken, stadlar sosyal problemleri dile getirmek isteyenlerin arenası hâline geldi, futbol seyircisi belaya bulaşmaktansa evinde oturmayı tercih etmeye başlıyordu.

Facialar dönemi

1985’te Juventus’la Liverpool arasında oynanan Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası final maçı öncesi Heysel Stadı’nda 39 kişinin ezilelerek ölmesi holiganizm konusunda bir dönüm noktasıydı. Aynı yıl Luton ile Millwall’in karşılaştığı maçta çıkan yangında 56 kişinin hayatını kaybetmesi ve 1989 yılında FA Cup yarı final maçında 96 Liverpool taraftarının ezilerek ölmesi İngiliz futbol tarihine kara bir leke olarak geçti. Heysel faciasına yol açan holiganlar yüzünden İngiliz takımları 5 yıl Avrupa kupalarından men edilirken, hükümet kulüpler ve basın holiganizme çare bulmak için ortak hareket etme kararı aldı. İngiliz futbol tarihinde ölümcül olaylar sadece yukarda geçenlerle sınırlı değildi. 1946 yılında Bolton’da 33 ve 1971 İbrox Glasgow’da 66 kişi hayatını kaybetmişti. Olaylarla ilgili 1985 yılına kadar 8 değişik rapor hazırlanmış ama hiçbir raporda soruna çare üretilmemişti. Bu raporlarda sadece güvenlik soruna dikkat çekilmişti.

Taylor Raporu

15 Nisan 1985’de 96 Liverpool taraftarının ezilerek ölmesinden sonra kamuoyunda Taylor Raporu olarak bilinen Savcı Lord Peter Taylor’un olaylarla ilgili kaleme aldığı rapor, daha öncekilerden farklı özelliklere sahipti. Daha önce hazırlanan 8 raporda soruna dikkat çekilirken, Savcı Taylor soruna çözüm yolunu da raporunda ifade ediyordu. Taylor, holiganizmi besleyen sebeplerin medya, sosyal sorunlar ve kulüp yöneticilerinin yanlış davranışı olduğunu belirttikten sonra şu can alıcı cümleyi yazmıştı: “İnsanlara nasıl muamele ederseniz öyle karşılık görürsünüz. Şayet siz onlara hayvan muamelesi yapıp bir kafese tıkarsanız, hayvanca karşılık görürsünüz. Siz medeni davranırsanız medeni karşılık görürsünüz.” Taylor, stadlardaki kötü ortam ve güvenlik zaafına dikkat çekerek bunların ortadan kaldırılmadığı bir ortamda holiganların devamlı olacağını yazıyordu.

Hükümet, Taylor Raporu’nun ön gördüğü reformları yapmak için derhal harekete geçti. İlk iş olarak bütün statlardaki ayakta maç seyredilen tribünlerin oturmalı olmasını sağladı. Arsenal, Manchester United, Chelsea ve Liverpool takımlarının ünlü ayakta seyredilen bölümleri yerlerini koltuklara bıraktı. Sunderland, Derby, Bolton, Millwall, Stoke ve Middlesbrough gibi takımlara statlarını yenileme için baskı yapıldı. Holiganizm, Taylor Raporu’ndaki reformların gerçekleşmesiyle büyük güç kaybetti.

Devlet, kulüp ve taraftar işbirliği

İngiltere’de holiganizm, stadyumların daha modern hâle gelmesi ve güvenliğin öncelenmesiyle büyük oranda önlendi. Daha önce birkaç takımın ortak kullandığı statlar tarih oldu. Bunun yanı sıra hükümet de yeni yasalarla holiganlara caydırıcı cezalar vermeye başladı. Ayrıca kulüpler maç biletlerinin fiyatlarını yükseltti. Polisler de ‘kara listeler’ oluşturarak bazı isimleri yakın takibe aldı. Maç öncesi evlerinden alınan bu isimler, karakolda polislerle beraber maç seyrediyordu. Güvenlik kameralarıyla deyim yerindeyse her seyirci mercek altında tutuluyordu. Holiganlar dışarı çıkınca sahalar tekrar futbol seyircisine kalıyordu.

1990’lı yılların başından itibaren seyirci sayısında artışlar yaşandı. Futbol artık kültürün bir parçası olunca maçlara gelen kadın ve çocuk sayısında gözle görülür bir artış oldu. Seyircinin yüzde 30’unu kadınlar oluşturmaya başladı. Şiddetin tamamen silindiği İngiltere statları artık şölen havasında geçen maçlara sahne oluyor.

holigan1

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin