AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın hekimleri halkın önüne attığı son açıklamaları infiale neden oldu. İstisnasız neredeyse bütün doktorlar Erdoğan’ın kendilerini hedef alan ve değersizleştiren açıklamasına tepkili. Hekimlerle ilgili açılan etiketlerle sosyal medyada binlerce paylaşım yapıldı. Doktorlar sadece öfkeli değil, ciddi bir hayal kırıklığı yaşıyor.
Prof. Dr. Ahmet Ziya Balta, duygularını, “Bugünkü kadar hiç değersiz hissetmedi bu yürek.” sözleriyle dile getirirken; bir başka hekim Funda Öz, “Kendimi aldatıldığı halde koca evinde kalmak zorunda olan kadın gibi hissediyorum.” diyor.
DOKTORLARIN SOSYAL MEDYA HESAPLARINDAN YAPTIKLARI PAYLAŞIMLARDAN BAZILARI ŞÖYLE:
Prof. Dr. Ahmet Ziya Balta: Askeri Tıbbiyeden mezuniyet sonrası Şırnak, Emirdağ, İstanbul, Bilecik, İstanbul, Afganistan, Şırnak ve Hatay’da hizmet ettik. Kızım 3 aylıktı Şırnak’a ikinci gidişimde ve döndüğümde 3 yaşındaydı. Bugünkü kadar hiç değersiz hissetmedi bu yürek.
KONU PARA DEĞİL, ÖZLÜK HAKLARI
Dr. Hakan Akelma: Yanlış anlaşılmayı düzeltelim. Hekimler şiddet, hukuki baskı ve kötü şartlar nedeniyle istifa ediyorlar. Konu alınan para değil. Hiçe sayılmak ve her gün artarak devam eden şiddet olayları ve çıkamayan yasalar. 20 yıllık hekimlik hayatımda lanet ettim bu mesleği seçtiğim güne. Konu para değil, özlük hakları. Peki biz bu devlet için emek vermedik mi? Halka hizmetimizi kendimizden, ailemizden, tüm sevdiklerimizden fedakarlık ederek yapmadık mı? 2 yıldır covid döneminde canımız, çocuğumuzu, tüm ailemizi riske atarak ölümüne çalışmadık mi?
DÜN BİZİ ALKIŞLAYANLAR, BUGÜN ‘GİTSİNLER’ DİYENLERİ ALKIŞLIYOR
Doç. Dr. Özlem Bozkaya: Herkesin kapısını kapatıp, saklandığı o yakın günlerde bizler çoluk çocuğu hiç düşünmeden arkamızda bırakıp, koşarak mücadeleye giderken pencerelerden dualarla bizi alkışlayanlar, bugün “giderlerse gitsinler” sözünü alkışladı. Utandım, üzüldüm.
Dr. Burak Şekerci: 8-9 bin aldığımızı biliyormuş buna şaşırdım. 8-9 bini çok buluyor buna daha çok şaşırdım. 8-9 bin TL ye yurtdışından doktorların geleceğine inanıyor buna daha daha çok şaşırdım. En çok da bunu beğenmiyorsanız gidin demesine şaşırdım jekdkd
GİDERSEN GİT DEME, HAKKIMI VER!
Mehmet Ali Eryazgan: Yıllardır şehrimdeki tek Göğüs Cerrahıyım ve ben ay boyu gece gündüz çalışıyorum. Nasıl ki bugüne kadar hiç bir hastaya ben bakmıyorum başka şehre de gidersen git demediysem siz de bana gidersen git demeyin, haklarımı verin..
Uzman Dr. Özkan Yükselmiş: Cumhurbaşkanı, bekçiyle aynı maaşı aldığmızı ilan etti! Dr. Baran Kömür: Ocak ayı yoksulluk sınırı 13844 TL. Ülkedeki hekim maaşı 8-9 bin TL. Hekimler yoksul bile olamıyorlar. Yurtdışından bu koşullarda kim gelmek isteyecek?
O BİNALAR HASTA BAKAMAYACAK!
Doç. Dr. Muhammed Keskin: Son beyin cerrahı ameliyat yapmayı, son profesör asistan yetiştirmeyi, son uzman doktor günde 80 hasta bakmayı bıraktığında insanlar şatafatlı binalardaki duvarların hasta bakamadığını anlayacak. İşte o zaman iş işten geçmiş olacak.
Dr. Selman Demirci: 30 yıllık hocayim, yarın ögrencilerime ne diyeceğimi düşünüyorum!Hangi umutla ders çalışıp “hekim ve iyi insan” olmaya çalışacaklar? Erken 14 Mart hediyeniz için teşekkürler!
BÜTÜN EMEKLERİM ANLAMSIZ OLDU
Dr. Tuğrul Sensoy: Benim elim ayağım boşaldı arkadaşlar. Tuttuğum fazla nöbetler. Uykusuz 36 saat yıllarca çalışmalar. TUS için çalışmalar. Hayata tutundurduğum-tutundurduğumuz hastalar. Bütün emeklerim anılarım anlamsız oldu. Bu kadarını beklemiyordum.
Dr. Sinem Güven: Mesaiyi bitirip, bugün de fiziksel şiddete uğramadık çok şükür derken, psikolojik şiddetin en ağırı ile eve döndük. Hissettiklerimizi anlatmak imkansız. Pişmanlık, kızgınlık, ümitsizlik, belirsizlik… Çok yazık ettiniz…
Dr. Funda Öz: Kendimi aldatıldığı halde koca evinde kalmak zorunda olan kadın gibi hissediyorum.
OLAY PARA DEĞİL, İTİBARSIZLAŞTIRMA
Dr. Özlem Gördağ: Olayı sadece aldığımız paraya indirgemek nasıl bir bakış açısıdır?? bu kadar şiddet, itibarsızlaştırma, insani koşullarda çalışma çabasını nereye koydular acaba ???
Dr. Hülya Deveci: İtiraf edelim hadi; üzerinizden tır geçti gibi hissediyorsunuz, değil mi? İnsanı en yaralayan şeylerden biri anlaşılamamak, kendini anlatamamak.
Dr. Serhat Çoban: Çok yanlış bir üslup. Ülkeye kötülük yapıyorsunuz. Giden tecrübeli doktorların yerini yeni mezun doktorlarla dolduramazsınız, ki yeni mezun doktorların çoğu bile yurt dışı düşünüyorken. Israrla doktorları kaybetmeye, umutlarını kırmaya devam ediyorsunuz, yanlış yapıyorsunuz. Dinlemek yerine onları halkın önüne atıyorsunuz. Bunu yaparak en büyük kötülüğü de halka yapıyorsunuz.
BENİ DEVLET OKUTMADI, AİLEM OKUTTU
Op. Dr. Burhan Şaban: Beni devlet okutmadı. Hem okudum hem çalıştım. Çoğu siyasi ve iş adamından fazla vergide veriyorum. Hakkım haram, zehir, zıkkım olsun…
Dr. Ferah Bölükbaşıoğlu: Babamın parasıyla okudum, aldığım öğrenim kredisini faiziyle ödedim. Vergimi zaten peşin ödüyorum. Kimseye borçlu değilim, kovulmayı hak etmiyorum. Çok üzgün ve çok kırgınım.
Dr. Muhammed Çelik: Ben kendi çabalarımla okudum DOKTOR oldum. Kimsenin vergisiyle okumadım kimsenin vergisiyle maas almıyorum. Ben nitelikli, özellikli okumuş insanım. Hakkımı istiyorum. Güvenli çalışma ortamı istiyorum.
ERDOĞAN NE DEMİŞTİ?
AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün yaptığı açıklamada hekimleri hedef göstermişti. Erdoğan, “Doktorlar az para aldıkları için ayrılıyorlar. Bu hastaneleri inşa eden biziz. Bu doktorları okutan, yetiştiren bu devlet değil mi? Bu devlet sizi okuttu, yetiştirdi, maliyeti yüksek olan da sağlıktır. Ama şimdi az para veriyormuşuz. En az alan 8-9 bin en yüksek alan 25 bin. Özel sektör daha çok para verdikleri için kaçıp gidiyorlarmış. Açık konuşuyorum; varsın gidiyorlarsa gitsinler, bizler de üniversiteleri yeni bitiren doktorlarımızı istihdam ederiz. Gerekirse yurtdışından ülkemize dönmek isteyenleri davet eder, istihdam ederiz. Buralar boş kalmaz. Asistan doktorlarımızla devam ederiz. Buralar boş kalmayacak.” demişti.