Emniyet müdürünün intiharının sebebi Soylu ile İstanbul Emniyet Müdürü arasındaki kavga mı?

Silivri Emniyet Müdürü Hakan Çalışkan’ın, üzerinde kurulan siyasi ve bürokratik baskıya dayanamayarak intihar ettiği iddialarıyla ilgili açılan soruşturma kapsamında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun koruma polislerinin sorgulandığı ortaya çıktı. Bunun yanında Bakan Soylu’nun oğlunun arkadaşını serbest bırakmak için baskı gören Çalışkan, bu  baskının bir benzerini de İl Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan’dan görmüş. Mustafa Çalışkan, kendisinden İçişleri Bakanı Soylu ve Koruma Daire Başkanı Ekrem Gülen’in sorumluluğunu belirten bir tutanak tutarak olayla ilgili resmi işlem başlatmasını istemiş.

Hakan Çalışkan 31 Temmuz 2017’de makamında ölü bulunmuş, beylik tabancasıyla intihar ettiği açıklanmıştı.

Cumhuriyet’ten Ahmet Şık’ın haberine göre, 2017’nin temmuz ayı sonunda, Terörle Mücadele Şubesi ekiplerinin yaptığı rutin bir kontrol sırasında İçişleri Bakanı’nın oğlu Engin Levent Soylu’nun bir arkadaşı gözaltına alındı. Adli bir olaydan ötürü hakkında yakalama kararı bulunan şüpheli, arkadaşı Engin Levent Soylu’ya telefon açarak yardım istedi. Oğul Soylu’nun arkadaşı, gözaltına alındığı bölge olan Silivri Emniyet Müdürlüğü’ne teslim edilerek nezarethaneye konuldu. Ancak bir süre sonra Emniyet Genel Müdürlüğü Koruma Daire Başkanı Ekrem Gülen, Silivri Emniyet Müdürü Hakan Çalışkan’ı arayarak gözaltında bulunan kişinin serbest bırakılmasını istedi. Müdür Hakan Çalışkan’ın, gözaltı işleminin resmiyete döküldüğünü belirterek talebe olumsuz yanıt vermesi üzerine iddiaya göre kendisine, “Şahıs Bakanın yakını ve serbest bırakılması isteniyor” talimatı verildi.

İstanbul Emniyet Müdürü tutanak istemiş

Koruma Daire Başkanı Ekrem Gülen’in talimatı üzerine oğul Soylu’nun arkadaşı serbest bırakıldı. Ancak, konu Bakan Soylu ile aralarında husumet olduğu iddiaları basına yansıyan İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan’a aktarıldı. Bunun üzerine Silivri Emniyet Müdürü Hakan Çalışkan’ı arayan İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan, kendisinden İçişleri Bakanı Soylu ve Koruma Daire Başkanı Ekrem Gülen’in sorumluluğunu belirten bir tutanak tutarak olayla ilgili resmi işlem başlatmasını istedi. Hem Ankara’dan hem de İstanbul’dan amirlerinin oluşturduğu baskıya dayanamayan Silivri Emniyet Müdürü Hakan Çalışkan, 31 Temmuz sabahı makamında intihar etti. Güvenlik kamerası kayıtlarına göre, Hakan Çalışkan 30 Temmuz’u 31 Temmuz’a bağlayan gece geç saatlere kadar Emniyet müdürlüğü binasındaki makam odasındaydı. Geç saatlere kadar akıllı telefonlardaki mesajlaşma programı olan WhatsApp’ta da online olarak görünen Silivri Emniyet Müdürü Çalışkan, telefonlarına yanıt vermemesi üzerine sabah 10.30 sıralarında makam odasına giren özel kalemde görevli polis memurları tarafından başından vurulmuş halde bulundu.

Olayla ilgili hem adli hem de idari soruşturma açılırken Emniyet Genel Müdürlüğü’nden üst düzey kişilerin Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı üzerinde baskı kurarak dosyayı kapatmaya çalıştığı da iddia edildi. Ancak İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, aynı zamanda Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın damadı da olan Enerji Bakanı Berat Albayrak ile yaşadığı sorunlar nedeniyle nedeniyle soruşturmanın önü kesilemedi. Soruşturma kapsamında telefon kayıtlarında yapılan incelemelerde Hakan Çalışkan’ın intihar etmeden önceki günlerde kimlerle konuştuğu ve mesajlaştığı da mercek altına alındı. Bu incelemeler sonucunda Çalışkan’ın, Koruma Daire Başkanı Gülen tarafından arandığı bilgisine de ulaşıldı.

Müfettişler Soylu’nun korumalarını sorguladı

Hakkında yakalama kararı olduğu için gözaltına alınan bir kişiyi usulsüz serbest bıraktırması yönünde Emniyet Müdürü Hakan Çalışkan üzerinde baskı kurulduğu iddialarıyla ilgili yürütülen idari soruşturmada müfettişler İçişleri Bakanı Soylu’nun korumalarının da ifadesini aldı. Koruma polislerine Hakan Çalışkan’a telefon açıldığı sırada Bakan Soylu’nun nerede olduğu, kendisinin telefonla konuşup konuşmadığına yönelik sorular sorulduğu öğrenildi. Koruma Daire Başkanı Gülen’in, intihar eden Silivri Emniyet Müdürü Çalışkan’a, Bakan Soylu’nun talimatıyla telefon açıp açmadığı da soruşturuluyor.

İçişleri Sekreteri: Aralarında bağ olmayan iki farklı olay

İçişleri Bakanlığı Genel Sekreteri Türkay Öksüz, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, söz konusu olayda Süleyman Soylu ya da oğlunun herhangi bir dahlinin bulunmadığını söyledi. Hakan Çalışkan’ın intiharı ile gözaltına alınan kişinin serbest bıraktırılmasının aralarında bağ olmayan iki farklı olay olduğunu savunan Öksüz şunları söyledi:

“Haberinizde bahsettiğiniz gözaltına alındı denilen kişi annesinin ağır hastalığı olan bir vatandaş. Olay günü annesini hastaneye götüren ambulansın arkasından kendi aracıyla takip ederken polis uygulama noktasında durdurulmuş. Zaten annesi de hastanede vefat etmiş. Konuyu kesin bilmiyorum ama Orman Kanunu ile ilgili adli makamlara yansıyan bir olay nedeniyle kendisi ifadeye çağrılmış ve gitmemiş. Bu nedenle hakkında yakalama kararı varmış. Gözaltı işlemi yapılmak istenince kendisi, önceden tanıdığı Koruma Daire Başkanımızı aramış ve yardım istemiş. Daire Başkanımız da Silivri Emniyet Müdürünü aramış. Toplamda 3 kez konuşmuşlar ama süresi 2 dakikayı geçmemiş. Kişinin annesi ile ilgili mağduriyetini anlatıp yasal imkânlar dahilinde yardımcı olunmasını istemiş. Emniyet müdürümüzün intiharı başka bir olay. Bu iki olay arasında herhangi bir bağ yok.”

Koruma daire başkanının ifadesinin alınmadığını belirten Türkay Öksüz “Zaman zaman Bakan Bey’in de benim de ya da özel kalemimizin telefonlarına ulaşıp arayan, çeşitli konular için yardım isteyen vatandaşlarımız oluyor. Çeşitli talepler, şikâyetler oluyor. Bunlar hukuki midir, değil midir araştırıyoruz. Yasal sınırlar içinde kalarak yardım etmeye çalışıyoruz. Burada olan da budur” diye konuştu.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin