Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Gültan Kışanak ve DBP’li Meclis Üyesi Fırat Anlı’nın önceki gün gözaltına alınması sonrası Diyarbakır’da siyasî tansiyon yükseliyor. Gün içerisinde belediye binasında protesto amaçlı olarak toplanan vatandaşlara ve bütün şehirlerde protesto kararı alan HDP’li vekillere polis sert şekilde müdahale etti.
Bölgeden, Güneydoğu genelinde internetin kesildiği ya da yavaşlatıldığı haberleri gelirken, yorumcular yaşananların büyük bir kaosun kapısını aralayabileceğini söyledi. Mazlumder eski başkanı Ömer Faruk Gergerlioğlu, “Bu filmin tekrarının faydası var mı?” başlıklı yazısıyla 1990’larda yaşananları hatırlattı. Bölgeyi iyi tanıyan gazeteci Hasan Cemal de, ‘kanlı bir kaos’ uyarısında bulundu.
SAVCI: KUVVETLİ SUÇ ŞÜPHESİ VAR
Öte yandan, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı da yaptığı açıklama ile gözaltına alınanların belediye imkânlarını terör örgütünün hizmetine sundukları yönünde ‘kuvvetli suç şüphesi’ bulunduğunu ileri sürdü. Soruşturma kapsamında 22 kişi hakkında yakalama kararı verilirken, 16’sının gözaltına alındığı belirtildi.
Bu kişiler, iddiaya göre, ölen PKK’lıların gömülmesi için belediye araçlarıyla mezarlık inşa ettikleri gerekçesiyle soruşturmaya dâhil edildi. Kayyım atanan diğer HDP’li belediyelere de ‘kamu kaynaklarını terör örgütüne aktarmak’ suçlaması yöneltilmişti.
Bazı haber kaynaklarına göre, Gültan Kışanak ve Fırat Anlı’nın OHAL gerekçesiyle gözaltı süresinin ilk 5 gününde avukatlarıyla görüştürülmeyeceği iddia edildi.
YÜKSEKDAĞ: KAYYIM ATAMA HAZIRLIĞI
Bugün yaşananları değerlendiren HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, “Bu Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’ne kayyum atama hazırlığıdır” açıklaması yaptı. A Haber’de yayına katılan Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş da, Avrupa Birliği’nden (AB) gelen tepkileri değerlendirirken, daha önce de pek çok belediyeye kayyım atandığını vurgulayarak bu şüpheyi kuvvetlendirdi. Avrupa Parlamentosu milletvekilleri de Gültan Kışanak’ın gözaltına alınmasına sosyal medyada tepki gösterdi.
Bugün Diyarbakır’daki protestolarda HDP milletvekili Feleknas Uca’nın polis tarafından şiddete maruz kaldığı fotoğraflar sosyal medyada paylaşıldı.
PKK KAYYIM’I ÖLDÜRMÜŞTÜ
Geçtiğimiz Haziran ayından bu yana HDP’li belediyelere ‘terör’ gerekçesiyle kayyım atama konusu gündemde. 15 Temmuz sonrasında hemen her meselede olduğu gibi, bu konuda da ‘çalışmalar hızlandırıldı’. İlk etapta 28 belediyeye kayyım atanırken, Van Erciş Belediyesi’ne atanan kayyım, PKK’lılarca öldürüldü. Ağrı Doğubeyazıt, Diyarbakır Ergani ve Lice belediyelerine atanan kayyımlar istifa etmişti. PKK lideri Murat Karayılan, kayyım meselesi ilk gündeme geldiğinde atanan kişileri ‘hedef alacaklarını’ duyurmuştu.
‘GÖZALTI TALİMATI DARBE KOMİSYONUNDAN’
12 Eylül 1980 darbesinden sonra işkenceleriyle anılan Diyarbakır 5 No’lu Cezaevi’nde hapis yatan ve ağır işkenceler gören Gültan Kışanak’ın, Darbe Komisyonu’nda konuşmasının akşamında gözaltına alınması ayrıca tepki çekti. Dünkü Darbe Komisyonu’nda Diyarbakır’da yaşananları protesto eden HDP’li milletvekilleri salonu terk etti. HDP’li vekiller Komisyon Başkanı Reşat Petek’e eleştirilerini şöyle yöneltti:
“Dün burada dinlediğiniz Gültan Kışanak’ı aldırdınız. Gözaltı talimatı verdirdiniz. Siz talimat verdiniz. Bu komisyon talimat verdi. Bir belediye başkanı buradan çıkınca gözaltına alındı. Bu komisyon darbeleri araştırmak için değil meşrulaştırmak için kullanılıyor. Meclise darbe yapıyorsunuz. Siz darbecisiniz.”
KIŞANAK: BURADAN FETÖ-HDP İŞBİRLİĞİ ÇIKMAZ
Gültan Kışanak, Darbe Komisyonu’ndaki ifadesinde Zaman gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı ile makamındaki görüşmesine atıf yaparak buradan “FETÖ-HDP işbirliği” çıkmayacağını söylemişti. CHP Milletvekilinin “Dumanlı size PKK’ye sızan istihbarat elemanlarının listesini verdi mi?” sorusuna, “Dumanlı’nın 20 kişinin içinde 20 kişilik MİT ajanı listesi verdiğine inanmak akla ziyan bir durum” cevabı verdi. Kışanak ayrıca ‘paralel devlet’ araştırılacaksa önce 2009’daki KCK operasyonlarına bakılması gerektiğini söyledi.
ÇÖZÜM SÜRECİ, KANLI SAVAŞA DÖNÜŞTÜ
2011’de başlatılan Çözüm Süreci’nin 7 Haziran 2015 seçimlerinin ardından askıya alınmasıyla AKP ile PKK ve HDP arasındaki ilişkiler de kopma noktasına geldi. Çözüm Süreci boyunca PKK’nın bomba ve mühimmat depolaması, bunun yanı sıra bölgede hendekler kazarak ‘fiilî özerklik’ inşa etmeye çalışması, Güneydoğu’daki askerî operasyonlara temel oluşturdu.
Bununla birlikte AKP’nin “Öcalan bize yol gösteriyor” söylemini çabucak terk ederek, yükselen milliyetçiliğe sığınması ve PKK’lılara yönelik operasyonlarda Kürtleri rencide edecek söylemlere de yer vermesi, Çözüm Süreci’nde alınan toplumsal mesafeyi geriletti. 7 Haziran’dan sonra başlatılan askerî operasyonlarda yüzlerce şehit verilirken, yüz binlerce insan şehirlerin yerle bir edilmesinden etkilendi.
Öyle ki, 15 Temmuz sonrası geçici de olsa yakalanan ‘uzlaşma havası’ ve ‘Yenikapı Ruhu’ fotoğraflarında bile HDP’li milletvekillerine yer verilmedi. 7 Haziran’dan beri bölgedeki halkın ‘silah zoruyla’ HDP’ye oy verdiği argümanını işleyen iktidara yakın medya, belediyelere kayyım atanmasını da kendi zaviyesinden böyle meşrulaştırırken, Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Seçilmişler bal gibi de görevden alınır” diyerek ‘milli irade’ söyleminin sadece AKP için geçerli olduğunu bir kez daha gösterdi.
RESİMLERİ BÜYÜK GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ
