Davutoğlu: Konferanslarım engellendi, üniversite kapıları yüzüme kapandı

AKP’li eski başbakan Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, son 3,5 yıl boyunca konferanslarının engellendiğini, üniversite kapılarının kendisine kapatıldığını söyledi. Başbakanlığı döneminde onlarca gazete ve televizyona el konulan Davutoğlu, iktidarın kendisine yönelik tavrını, “Konferanslarım engellendi. Üç buçuk yıl hayatı düşünce üretmekle geçen bir insana üniversiteler kapandı. Bırakın mülakat yapmayı adımızı anan basın örgütleri tehdit edildi.” sözleriyle eleştirdi. Davutoğlu’nun ‘yolsuzluğun yaygınlaştığını’ söylemesi de dikkat çekti.

Gelecek Partisi’nin genel başkanı seçildi. Davutoğlu, Kurucular Kurulu toplantısı sonrasında alınan kararları açıkladı. Başbakanlığı döneminde onlarca gazete ve televizyonun gasp edildiğini unutan Davutoğlu’nun, “Basın ve basın mensupları demokrasimizin en büyük gücüsünüz, basın mensuplarının neler çektiğini bakanlık ve başbakanlık dönemimden biliyorum.” sözleri dikkat çekiciydi. Davutoğlu’nun açıklamalarından satır başları şöyle:

SUSTUM AMA NEDEN…

“Sayın cumhurbaşkanı; düşen bir yaprak dökmüş, biz doğan baharı görürüz. Cumhurbaşkanlığımız’ın yaptığı atfa gelince o konuşmayı milletimiz çok iyi hatırlamaktadır. Bir kriz yaşanmasın, bütün acımı yüreğime gömerek o konuşmayı yaptım. Türkiye’de cumhurbaşkanlığı ve başbakanlık arasında bir çatışma doğmasın diye yaptım. Cumhurbaşkanı benim kadim dostumdur bu hukuk bozulmasın diye yaptım. Aramızdaki mutabakatın gereği bunu yaptım. Cumhurbaşkanı elini vicdanına koysun 3.5 yıl bu mütabakata sağdık kalmak adına her türlü hakarete trol çetelerinin saldırılarına sabırla tahammül ettim.”

YOLSUZLUK YAYGINLAŞTI

“Konferanslarım engellendi. Üç buçuk yıl hayatı düşünce üretmekle geçen bir insana üniversiteler kapandı. Bırakın mülakat yapmayı adımızı anan basın örgütleri tehdit edildi. 3,5 yıl sonra Türkiye’nin getirildiği yer, nepotizmin, her türlü yolsuzluk, şatafatın yaygın olduğu, millet ekonomik krizden ıstırap çekerken bunu görmeyen bir anlayışın yerleştiği yerde olmaz. Her gün kapıma insanlar gelip size oy vermiştik neden bıraktınız ülke neden bu halde diye sorduklarında benim sözüm olmadı.”

5 AYRI RAPOR SUNDUM

“Eğer bu kötü gidişatla ilgili yaptığım manifesto sonrasında oturup konuşma imkânı olsaydı yine susabilirdik. 3.5 yılda ayrı ayrı 5 tane rapor sundum. Bunların gereği yapılsaydı yine sesimiz çıkmazdı. Biz ayrılmadık o bizi ayırdı. Milletimiz bunu görmeli. Biz ihraç talebiyle sevk edildik. Tarihte ilk defa. Bunu yapanlar vefadan bahsedebilirler mi? Bir akademisyene amfileri kapatanlar cefadan bahsedebilir mi? En önemlisi en yakın arkadaşım dediği arkadaşına dolandırıcılık suçlaması yapılmasından sonra hâlâ vefadan bahsedilmesi mümkün mü? Ben hayatta hiçbir zaman hayatta verdiğim sözden geri dönmedim.

GEREKİRSE BELGELERİ AÇIKLARIM

“Böyle bir anayasa değişikliğine gitmeyin diye elimden gelen çabayı gösterdim. Bunların belgeleri var gerekirse bunları da açıklarım. O tweeti attığımda söylediğim doğrudur bugün de doğrudur. Milletimizin kararı en doğru karardır. Milletin ortak kararına saygı duyarım. Bunu demiş olmak anayasa kararına hak vermek anlamına gelmez. Sözü ağzımdan çıkarken yüreğimden gelmesine bakarım.”

‘AK PARTİ’NİN DOĞRU GÖRDÜĞÜMÜZ HER HAREKETİNİ DESTEKLERİZ’

“AK Parti’nin doğru gördüğümüz her hareketini destekleriz. AK Parti bizi ihraç ederek köprü attı biz köprü kuracağız. (Bahçeli’ye) Allah ona sağlık sıhhat versin, dış ajanlıkla suçlaması hoş olmuyor. Dış ajanların oyuncağı dili Soğuk Savaş döneminde kalmış bir tabir, Allah sağlık versin.”

BAKANLAR RAHAT, ÖĞRETMENLER AKBİL DOLDURAMIYOR!

“Akbillerini bile bu öğretmenler dolduramıyor ama bu üniversitede eğitim devam ediyor. İlgili bakanlar rahat yataklarında, oranın öğretim üyeleri verecekleri dersi düşünerek maaş almadan ders veriyorlar. Yüreğimi yakan bir tablo anlattı üniversiteden bir hoca. Çalışanlar birbirleriyle yardımlaşarak eve ekmek götürmeye çalışıyor. Reva mıdır bu?”

ÜNİVERSİTEDEN HABERİ VAR, SİMİT SARAYI’NDAN YOK!

“Son olarak Simit Sarayı bağlamında da yanlış karadan rücu edildiğini söyledi, bundan haberi olmuyor da üniversitenin borcundan haberdar oluyorsa burada bir çelişki var demektir. Bir öğrencimiz ben bu hocaları görerek geldim diyor. Bu öğrencinin haykırışını duymayanlar 28 Şubat’tan bahsedebilirler mi? Yağmur altında adliyeye yürüdüler ama basın görmüyor.”

ERDOĞAN’IN DOLANDIRICILIK İDDİALARINA YANIT

“Cumhurbaşkanının o konuşmasını dinleyince hicap duydum. Cumhurbaşkanı vicdanıyla başbaşa kaldığından Davutoğlu’ndan her şey çıkar ama dolandırıcı çıkmaz diyebilir, eğer vicdanı kaldıysa. Bir dolandırıcılık varsa ben buradayım hukuki işlemleri başlatın en ağır cezaya razıyım. Neden hukuki süreç başlatılamıyor biliyor musunuz? Çünkü benim başbakanlığım döneminde Halkbank’tan Şehir Üni.’ne bir gram kredi verilmedi. Anlaşılan o ki Sayın Cuymhurbaşkanı yine birileri tarafından yanlış bilgilendiriliyor. Lütfen kenara çekilip muhasebe yapsın.”

HEPSİ GEÇER, HERKES YAPTIKLARIYLA ANILIR

“Bir çözüm üretmiyorlar. Bana gelen bazı bilgilere göre var olan mevzuat yeterli olmadığı için bir yasa değişikliğiyle vakfa da dönük bir işlem yapılacağına dair bilgiler veriliyor. Bunu yaparlarsa milletin, tarihin ve Allah’ın huzurunda hesap veremezler. Buradan sesleniyorum; bu süreçte kim böyle bir şeye tevessül ederse ve bu tür gayri hukuki işlemler içinde olursa kendi vicdanları onları son nefeslerine kadar takip edecek. Bunların hepsi geçer herkes yaptıklarıyla anılır.”

BU DA GEÇER DİYORUZ!

“Orada ders veren genç yaşta akademisyenler biliyorum, birbirlerine borç vererek eve gidenleri biliyorum. Bu mudur bizim idealimiz olan yeni Türkiye? Sanılıyor mu ki bu acılar üzerine payidar olunur? O arsanın doğasında korunması lazım. Daha söylenecek çok şey ama bu da geçer diyoruz.”

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin