Danıştay Savcısı, İstanbul Sözleşmesi’nin feshi kararının iptalini istedi

İstanbul Sözleşmesi

Danıştay 10. Dairesi, İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesine karşı açılan davaları bugün esastan görüştü. Danıştay Savcısı, mütalaasında sözleşmeden çekilme kararının hukuka aykırı olduğunu belirterek, iptalini istedi. Danıştay, davalara ilişkin kararını daha sonra açıklayacaklarını bildirerek duruşmayı sonlandırdı.

İstanbul Sözleşmesi’nin AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından feshedilmesinin üzerinden bir yıl geçti. 20 Mart 2021 tarihinde feshedilen sözleşmenin 1 Temmuz 2021’de yürürlükten kalkması büyük tepki çekti. Kadın örgütleri, barolar, muhalefet partileri yürütmenin durdurulması ve kararın iptali talebiyle dava açtı.

Açılan davalarda yürütmeyi durdurma talepleri reddedilirken, fesih kararının iptaline yönelik duruşma bugün Danıştay 10. Dairesi’nde görüldü. Danıştay Savcısı, İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesi kararının hukuka uygun olmadığı yönünde mütalaa verdi. Fesih kararının iprtal edilmesini talep etti. Duruşmayı bitiren heyet, kararın daha sonra yazılı olarak tebliğ edileceğini bildirdi.

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’ndan yapılan açıklamada, “Yüzlerce kadının savunmasıyla duruşma sona erdi. Danıştay savcılığı da kadınlar da toplumun çoğunluğu da aynı şeyi söylüyor: İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararı anayasaya aykırıdır! Verilecek karar ne olursa olsun vazgeçmeyeceğiz, İstanbul Sözleşmesi’ni uygulatacağız.” denildi.

Ne olmuştu?

Avrupa Konseyi’ne üye ülkeler tarafından 11 Mayıs 2011 tarihinde İstanbul’da imzalanan ve kadına yönelik şiddetin önlenmesi konusunda devletlere sorumluluklar yükleyen ‘Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi’, 20 Mart 2021’de AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kararıyla feshedilmişti.

Erdoğan’ın kararının yürütmesinin durdurulması ve iptali talebiyle 200’ün üzerinde dava açılmış, yürütmeyi durdurma talepleri reddedilmişti. Kararların gerekçesinde Anayasa’ya göre ‘yürütme yetkisinin Cumhurbaşkanı’nda olduğu, milletlerarası antlaşmaları sona erdirilmesinin de yürütme yetkisine ilişkin olduğu’ savunulmuştu.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin