‘Çocuk’ büyüdü ve veda etti

HABER-YORUM | HASAN CÜCÜK 

2015 -16 sezonunun başında Atletico Madrid’in taraftarı Estadio Vincente Calderon’u 3 kez tıklım tıklım doldurmuştu. 144 bin seyirci 3 etkinlik için biraraya gelmişti. İkisi maç biri de… Levante ve Real Madrid maçlarında tribünlerde 45 binden fazla seyirci vardı. Maçı andıran bir başka doluluk ise Fernando Torres’in 8 yıl aradan sonra yeniden yuvaya dönüp, düzenlenen imza töreninde gerçekleşti. Estadio Vincente Calderon tarihi anlarından birini yaşıyordu. ’El Nino’ (Çocuk) lakaplı eski yıldızı ve kaptanı yeniden yuvaya dönüyordu. ‘Çocuk’ 8 yıl öncesine göre büyümüştü. İlerleyen yaşı futbolunu geriletmiş ama Atletico taraftarı vefasını tribünlere akın ederek göstermişti. El Nino, geçtiğimiz günlerde 35 yaşında 18 yıllık kariyerini noktaladı. Geriye golleri, yükselişi ve önlenemeyen düşüşü kaldı.

Atletico Madrid Başkanı Enrique Cerezo, Torres’in yeniden yuvaya dönmesine en çok sevinen isimlerin başından geliyordu. İmza töreninde ‘Bugün sıradan bir gün değil. Bugün tarihi bir gün. Bu günü 4 temmuz 2007’den beri bekliyorduk’ diyordu. Torres, 2007’de alt yapısından yetişip kaptanlığına yaptığı yuvasından kopup Liverpool yolunu tutuyordu. Liverpool’da 3 sezon harika bir performans ortaya koyduktan sonra gittiği Chelsea’da düşüşü başladı. Torres sonrası Atletico Madrid lig şampiyonluğu ve kupa sevinci yaşadı.

Torres, Atletico Madrid formasıyla kupa kaldırmadı ama kulübün sembol ismi oldu. Sergio Agüero, Diego Forlán, Radamel Falcao, David Villa, Diego Costa ve Mario Mandzukic gibi birbirinden ünlü forvetler Atletico formasını terletti ama hiçbiri Torres gibi sembol isim olamadı. Torres’i farklı kılan 17 yaşından itibaren giydiği formasına sadakatiydi. Real Madrid ve Barcelona’nın ısrarla istemesine rağmen Atletico’da kalmayı tercih etmesi taraftarın gönlünde farklı bir yere konumlandırıldı. 17 yaşında A takıma yükselip, 19 yaşında kaptanlığa getirilmesinin sebebi işte bu sadakatiydi.

Torres’in lakabı ’El Nino’ (Çocuk) idi.

Fernando Torres, 2001’de 17 yaşında formayı kaptığında ‘kurtarıcı’ olarak görüldü. Madrid’in diğer takımı Real ve Barcelona’ya karşı verdiği yarışta Atletico geride kalmıştı. Yeni bir itici güce ihtiyaç vardı. Real Madrid’in bu anlamda Raul’u vardı. Dahası parası vardı. Zidane, Figo ve Ronaldo (Brezilyalı) yıldızları parayı bastırıp kadrosuna katıyordu. Atletico bünyesinden yetiştirdiği Torres’i bir taraftan ezeli rakibine kaptırmamak diğer taraftan da saha içi başarılar almak istiyordu. Torres, Atletico formasıyla en başarılı sezonunu 19 gol attığı 2004-05 sezonunda geçirdi. 2001-07 arasında 214 maçta 82 gol kaydetti.

Real Madrid ve Barcelona kapısını kapatan Torres’in yurt dışından talipleri hiç eksik olmadı. Chelsea 2005’te kadrosuna katmak için büyük uğraş verdi ama başarılı olamadı. İspanyol yıldız Ada’ya adımını 2007’de Liverpool formasıyla attı. 38 milyon Euro bedelle Liverpool’a giden Torres, çıktığı 144 maçta 81 gole imza attı. Liverpool formasıyla kupa kazanamadı ama 2008’de dünyanın en iyi 3. futbolcusu seçildi.

Liverpool formasıyla gösterdiği performansla dönemin en iyi golcülerinden biri olan Torres’in kariyerindeki düşüşü olduğu menisküs operasyonuna bağlayanların sayısı hiçte az değil. 2010 Dünya Kupası’nda İspanya milli takımında yer almak için sezon devam ederken ameliyat olmasını gereksiz bulunlar çoğunlukta. Ancak operasyon için hem milli takım hem de Liverpool’dan yeşil ışık aldığı ifade ediliyordu.

Dizinden geçirdiği operasyona rağmen Chelsea menajeri Carlo Ancelotti, Torres’ten vazgeçmeyeceğini ortaya koyup Ocak 2011’de 58 milyon Euro ödeyip, takımına kazandırdı. Liverpool’dan Chelsea’ya geçiş Torres’in düşüşünün başlangıcı oldu. İlk golünü 14 maç sonra bir başka ifadeyle 732 dakika sonra attı. Ancelotti sonrası takımın başına geçen Andre Villas-Boas için Torres forvette ilk seçenek olmaktan uzak oldu. Didier Drogba ve Daniel Sturridge’den sonra tercih edilen 3. isim oldu.

Villas- Boas sonrası takımı çalıştıran Di Matteo ve Jose Mourinho döneminde de Torres bir türlü Liverpool günlerine dönemedi. Milan’a geçen kiralık dönemi ayrı bir hüsran oldu. 2015’te Ada defterini kapatıp yeniden yuvası Atletico Madrid’e döndü. Yuvaya döndükten sonra çıktığı 107 maçta 27 gol attı. Artık eski formundan çok uzaktı. Daha çok yedek kulübesinde maçlara başladı. 2018’de Japonya ligi takımlarından Sagan Tosu yolunu tutup, ikinci kez Atletico’dan koptu. Geçtiğimiz günlerde ise 18 yıllık kariyerine nokta koyduğunu açıkladı. İspanya milli formasını 110 maçta giyen Torres 38 gol attı. Euro 2008 finalinde Almanya karşısında şampiyonluğu getiren golü kaydeden isim oldu. Milli formayla iki Avrupa şampiyonluğu ve bir dünya kupası sevinci yaşadı.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin