Bu kadar da olmaz!

YORUM | LEVENT KENEZ

Ergenekon’un en parlatılan isimlerinden boş teneke, “Çiroz” Mehmet Ali’nin AKP’ye katılacağı ne yalan söyleyeyim insanı keyiflendirse de istihbaratçı, yazılım uzmanı, pilot, emekli üsteğmene yapılan linç benim bile rikkatime dokunacak boyutlara ulaştı.

Evvelsi gün Halk Tv’de Çelebi’ye yapılan muameleyi görmeliydiniz. İzlemediyseniz mutlaka izleyin.

Kahraman teğmeni resmen başçavuşun eşeğine çevirdiler. Mehmet Ali aşağı, Mehmet Ali yukarı. Yok Kılıçdaroğlu düğününü yapma sözü vermiş de, adam öyle kaprisler yapmış aslında o zaman silmişler de kimseye söylememişler falan filan.

Eleştirirsin, “Bize ihanet etti” dersin, “Bu ne çelişki dersin” ama bir milletvekiline böyle muamele de bulunamazsın. Yok vallahi gülmüyorum yazarken.

Alemdeki en yalancı Ergenekonculardan Çelebi dahi bunu neden haketmedi anlatayım.

Şimdi “kumpas davaları, kumpas davaları” diye tek kale maçta Mehmet Ali’nin unutturmaya çalıştıkları sicilini bir cümle ile hatırlatmak lazım.

Kendisi kara pilot olmasına rağmen ve kendisine komutanları tarafından hiç de resmi bir görev verilmediği halde zaten böyle bir görev verilse dahi suç, Hizb-ut Tahrir adlı örgütüne sızmaya çalışması ve şimdilerde avukatlık yapan süzme faşist dönemin Harp Okulu talebesi ile topladığı istihbaratı Neriman Teyzesi ile Kemal Amcasına vermesi, mahkemede bunun sebebini açıklayamamasını unutturamayacaksınız. Acaba başka hangi teğmenler hangi örgüte sızdı ve eylemlere yönlendirdi buraya bırakalım. Çelebi erken deşifre olmuş Gökhan Nuri Bozkır ve türevlerinden başka bir şey değildir.

Bir de telefonuna yanlışlıkla yüklenen numaralar var ki hata yapılır yapılmaz tutanak tutan polislerin kendisi. Bunu savcıya bildirenler aynı polisler. Yani “mağdurum da mağdurum” diye üstüne tepindiği belgeyi kendisine verenler polisler. Davanın hiçbir aşamasında delil olmayan telefonundan bahsettiğimi  belirteyim. Bu hatayı yapan polisin on binlerce masum polisin meslekten ihraç edildiği ve hapse atıldığı Türkiye’de halen görevinin başında olduğu notunu da ekleyelim. Bu ne anlama geliyor biliyorsunuz.

Gelelim bizim çakma kahraman teğmeni savunmaya.

Şimdi herkes elini vicdanına koysun. Çelebi mensubu olduğu örgüt kontenjanından CHP’den milletvekili yapıldı mı? Yapıldı.

İstese hiç etliye sütlüye karışmadan, çakma kahramanlığının da yardımı ile laiklik-maiklik tekerlemeleri ile CHP’de yıllarca milletvekili olabilir miydi? Elbette. Onlarca vergi israfı CHP milletvekili gibi rahatına bakabilirdi.

Ama Çelebi asla öyle yapmadı. Her zaman sorumlu ve sadık bir örgüt mensubu olarak rahatı tercih etmedi. 2018 seçimlerinde bütün ülkeyi dolaşıp “Sandık Gücü” adı altında CHP’nin müşahitlerini örgütledi. Kendisi de yazılım mühendisi olduğu için sandık oylarını anında girmek için bir sistem kurdu.

Ve bu sistem, seçim akşamı çöküverdi. İnce Muharrem’in “Ya genel merkez bana sandık sonuçlarını bile iletemedi, beni arkadan vurdular” dediği olay. Erdoğan’ın kılpayı ilk turda kazandığı şaibeli seçim. Akşener, İnce, Demirtaş ve Karamollaoğlu’nun aday olmasına rağmen yüzde 50’yi ilk turda geçebilmişti.

Çelebi üstüne düşeni yapmış mı, yapmamış mı?

Sonra ne yapmış teğmen? Seçim gecesi her şeyi yüzüne gözüne bulaştırmasa, ayık kalıp bir iki görünse büyük ihtimalle CHP’nin başına geçecek İnce’nin CHP’yi bölmek için kurduğu partisine adam lazım diye gül gibi kahvehaneyi, miskinler tekkesini bırakıp istifa etmedi mi? “CHP’de senden çok var, başka yerde lazımsın” denilince yeni tayin yerine intikal etmedi mi?

Orada boş durdu mu? Kendisini haklı bile olsa hapse attıran, ülkede laikliğin ırzına geçen, hayatta hangi ilkesi varsa tam tersini savunan AKP ile mücadele edeceği beklenirken örgütün yaptığı anlaşma gereği muhalefete muhalefet yapmadı mı? CHP’yi ülkeye ihanetle suçlamadı mı? 6’lı masaya AKP’den daha fazla saldırmadı mı?

Muharrem İnce’nin fos çıkması ve yeni seçim stratejisi çerçevesinde tayini AKP’ye çıktıysa onun ne suçu var.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

1 YORUM

  1. Bunlar çıkarları gereği kılık değiştirirler. Bunlar için değer davalarıdır. Davaları ise dindir. Kendi dinlerini hakim kılmak isteyen adanmışlardır. Dinleri biraz siyasal şiiliğe benzer. Yani dava için şekil değiştirebilirsin. Önemli olan davandır. Değerler sadece araçtır. Kendine yeni değer olarak (f)etö ve ‘pkk’ yı seçmiştir. Yani tehdit vardır ve tehdit pkk ve (f)etödür. Bu tehdite karşı yaşasın Türkiye Cumhuriyeti diyor. Yani tehdit altında Türkiye Cumhuriyetidir. Dikkat edilirse laikliği artık kullanmıyorlar. Yani Türkiye Cumhuriyeti tehdit altında ise onu tehdite karşı koruması gerekmektedir. Yani Türkiye Cumhuriyetini koruması gerekmektedir. Yani vazife çıkmıştır. Tehdit vardır ve tehdite karşı koruması gereken devleti vardır. İşte bu bütün hikayeyi anlatıyor. Devlete sahip olmak için bir tehdit oluşturuluyor. Ve bu tehditin devleti yıkabilecek büyüklükte olduğu gösteriliyor. Bu sayede tehditi bertaraf etme adı altında devleti sahiplenme gerçekleşir. Bu ise bize maalesef şunu göstermektedir ki bunlar iktidardan tehdit bahanesiyle çekilmeyecekler. Ve bu sefer müslümanlar ile ergenekon dinini sentezlemeye girişiyorlar. Ortak düşman fetö ve pkk, korunması gereken Türkiye Cumhuriyeti. Laiklik bir değerdi, işe yaramadığı için ergenekon dini bu değerin arkasına saklanmaktan vazgeçti. Büyük sentez islam dini ile ergenekon dini arasında gerçekleşecek. Bu sentezin yapı taşları pkk ve fetö tehditi üzerinden sağlanacak. Ve bu da gösteriyor ki bu sefer ergenekon islamcılarla birlikte batıya açıktan cephe alacaklar. (F)etö ve pkk batının yolladığı ve Türkiye Cumhuriyetini yıkmaya çalıştığı örgütler olacak. Bu büyük tehdite, yok oluş tehditine karşı büyük bir ittifak kurulacak. Tıpkı İran devriminde islamcılar ve solcuların birlikte hareket etmesi gibi. Bu ittifak Türkiye Cumhuriyetin yaşaması için kurulacak. Maocular ile müslümanlar kutsal ittifakı kuracak. Ama herşey Laiksiz Türkiye Cumhuriyetinin yaşaması için olacak. Laiklik zaten çok uzun zamandır chp tarafından gündemden düşürüldü. Chp kendine verilen görevi yapmaktadır. Atatürkün değerlerini savunmak artık herkese ait. Chp nin tekelinden çıkmıştır. Chp Atatürkün arkasına saklanmaktan vazgeçmiştir. Artık düşman Batıya karşı birlik olmak zamanıdır. Yavaş yavaş maoculara alıştırılan müslümanlar Çine sempati duymaya başlayacaktır. Yani daha erken ama etö dininden birinin islamcı dinine sahip bir partiye Laiksiz Türkiye Cumhuriyetini savunmak amacıyla katılıyorsa bu seçim olmayacağını ve gözü kararttıklarını göstermektedir.

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin