Ayasofya Baş İmamı Boynukalın, emekli amirallerin ‘Montrö Bildirisi’ sebebiyle istifa etmiş

Sosyal medya paylaşımları nedeniyle yoğun tepki toplayan Ayasofya Baş İmamı Prof. Dr. Mehmet Boynukalın, Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ndeki görevine geri döndü. Boynukalın, ”Aldığım kararın bir diğer sebebi ise, milli iradeye karşı pervasızca yayınlanan malum bildiriyle ilgili yorumlarda yalan yanlış kıyaslamalara giderek, “Ayasofya imamı konuşuyor da biz niye konuşmayalım” gibi hezeyanlara meydan vermemektir.” dedi.

Eski AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin, Mehmet Boynukalın’ın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde kadın cinayetleriyle yaptığı paylaşımın siyaseten kendilerini zor durumda bıraktığını belirtmiş ”Herkes kendi işini yapmalıdır.” demişti.

Daha önce ilahiyat fakültesinde öğretim görevlisi olan Boynukalın’ın Ayasofya Camii’ndeki imamlık görevinden kendi isteğiyle ayrıldığı iddia edildi.

Boynukalın son olarak dün akşam Twitter’dan, ‘Başkomutan Erdoğan’ paylaşımı yapmıştı.

POLEMİKLERİN ODAĞINDA YER ALDI

Siyasi konulardaki tweetleri tepkilere neden olan Boynukalın, AKP içinden de eleştiriler almıştı. Kadın cinayetlerinden laikliğe, ekonomiden siyasete kadar her konuda açıklama yapan Boynukalın’a Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) üyesi Özlem Zengin, “Bu açıklamalar siyasetin yükünü arttırıyor. Siyaset çok ağır bir iş. O yüzden bence herkes kendi işini yapmalı diye düşünüyorum” eleştirisinde bulunmuştu.

AKP Grup Başkanvekili Bülent Turan da “Sn. Mehmet Boynukalın Ayasofya’nın açılışı gibi tarihi bir meydan okumayı gölgede bırakacak bir tavırla sürekli polemiklerin içinde olmanız Ayasofya için bedel ödeyen herkesi üzmekte!” uyarısında bulunmuştu.

Görevden ayrılmasıyla ilgili sosyal medya hesabından açıklama yapan Prof. Dr. Mehmet Boynukalın, ”Görevimden affımı ve görevlendirmemin sona ermesini istedim.” ifadelerini kullandı. Akademik çalışmalarına yoğunluk vermek için istifa ettiğini iddia eden Boynukalın ”Kararımın bir sebebi de, ‘Ayasofya İmamı konuşuyor da biz niye konuşmayalım’ hezeyanlarına meydan vermemektir.” dedi.

”O KONUŞUYOR BİZ NİYE KONUŞMAYALIM HEZEYANLARINA MEYDAN VERMEMEK İÇİN AYRILDIM”

Boynukalın açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

”Asıl mesleğim üniversitede öğretim üyeliği olmasına rağmen Diyanet İşleri Başkanlığı’nın talebi ve Marmara Üniversitesi’nin uygun görmesiyle Ayasofya-i Kebir’deki şerefli makama görevlendirme ile geldim.

İki gün önce, akademik/ilmi çalışmalarıma daha fazla vakit ayırabilmek için Ayasofya-i Kebir Camii Şerifi’ndeki baş imam hatiplik görevimden affımı ve görevlendirmemin sona ermesini istedim.

Aldığım kararın bir diğer sebebi ise, milli iradeye karşı pervasızca yayınlanan malum bildiriyle ilgili yorumlarda yalan yanlış kıyaslamalara giderek, “Ayasofya imamı konuşuyor da biz niye konuşmayalım” gibi hezeyanlara meydan vermemektir.

86 yıl sonra yeniden cami olarak fethedilen bu mübarek mekanda ilk baş imam hatip olarak görev yapmamı takdir eden Yüce Mevla’ya sonsuz hamdü senalarımı arzediyor, bu göreve beni layık bulan idarecilerimize ve hasseten Kıymetli Cumhurbaşkanımıza çok teşekkür ediyorum.

Bendeniz bu görevdeyken bildiğim kadarıyla, dilim döndüğünce İslam’ı anlatmaya çalıştım. Bunu yapmazsam Allah katında mesul olurum düşüncesiyle hareket ettim Bu niyetin Allah katında bana şahitlik edeceğini umuyorum.

İslam’a ve Kur’an’a bir bütün olarak inanıp yaşamayı Rabbi hepimize nasip etsin. Bugüne kadar bana desteğini bildiren yahut düşüncelerime katılmayan bütün kardeşlerimden Allah binlerce kez razı olsun. Allah yar ve yardımcımız olsun.”

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

2 YORUMLAR

  1. Bir okurunuz olarak…
    Bu adam düz bir “Öğretim Görevlisi” değil, bir “Profesör Doktor”. Adamın dediklerinden hoşlanmayabilirsin ama bu adamın bilgisi de düşünme ve düşüncelerini söyleme hakkı da emekli bir deniz Amiralinin düşüncelerini ifade hakkından daha az değil, bu birincisi.
    “Medeniye galebe ikna iledir” düsturuyla hareket edip, “arkasına cemaati alıp namaz kıldıran hocaların, herhangi bir siyasi partinin temsilcisi gibi davranması dine karşı hıyanettir” dersin; bunun delillerini anlatırsın bu başka bir mesele…
    Yoksa, doğruları eğip bükmek, ifadelerde ana noktaları vurgulamadan yalnız problemli noktaları ele almak güvenilirliği menfi etkiler.
    Sayın Boynukalın’ın yaptığı en doğru hareketlerden biri istifasıydı.

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin