Arkadaşınızın değil doktorunuzun tavsiye ettiği antidepresanı kullanın!

Özellikle son yıllarda antidepresan kullanımında artış var. Ancak bunun sebebi doktor tavsiyesinden ziyade arkadaş tavsiyesi. İşin uzmanına danışmadan alınan bu ilaçlar, kaygı seviyesini azaltmak yerine daha da artırmakla kalmıyor ciddi sağlık sorunlarına yol açıyor.

İnsanlar üzerindeki etkisi 70’li yıllarda keşfedilen molekül şeklindeki antideprasanlar, beyindeki hormonları değiştirmek için kullanılıyor. Bu ilaçlar beyinde azalan ya da değişen hormonları, normal seviyesine düşürüyor veya yükseltiyor. Yapılan araştırmala, sadece depresyon için değil, kaygı bozukluğu olan hastalar üzerinde etkili olduklarını gösteriyor. Geçmişte yüksek oranda olan yan etkileri, günümüzde minimum düzeye indirilmiş durumda; tabiki uzman kontrolünde kullanılırsa.

Yan etkileri fazla

Türkiye’de her 10 kişiden biri, psikolojik sorunlar nedeniyle bir uzmana başvuruyor ve doktor önerisi ile antidepresan kullanıyor. Ama bilinçsiz antideprasan kullanımı son yıllarda artışa geçti. Uzman doktor önerisi olmadan eş, dost, arkadaş gibi kişilerin, ‘bana iyi geldi, sen de kullan’ önerisi ile alınan ilaçlar tedavi yerine daha büyüş sorunlara kapı aralıyor. Antidepresanlar farklı özelliğe sahip ve insan vücudundaki etkileri ağır seyreden ilaçlar olduğundan, hastanın şikayetleri doğrultusunda iyi değerlendirilip, uzman doktor tarafından yine kişiye özel ilaç uygun dozda verilmesi gerekiyor. Hasta yakınlarının ve hastanın belli bir zaman aralığındaki anlatımına bağlı kalarak yapılan değerlendirme sonucu, antidepresan grubundan uygun olan ilacın, uzman doktor tarafından önerilmesi şart.

Kaygı bozukluğu sebebiyle uygun ilacı kullanmayan bazı hastaların kaygı seviyelerinin arttığı, hatta çarpıntı ve uyku bozukluğu gibi fizyolojik sonuçların da ortaya çıktığı bilimsel bir gerçek. Psikolojik olarak kontrol edilemeyen heyecan ve huzursuzluk hissi, kişiyi duygusal bir sarmalın içine çekip, aşırı sinirlilik hali ve ağlama nöbetleriyle tabloyu daha da ağırlaştırıyor. Kaygı seviyesinin yoğunlaşması, zamanla intihar düşüncesine dönüşme riski ni artırıyor.

Antidepresan kişiye özel olmalı

Her hastadaki kaygı ve duygu-durum bozukluğunun farklı şekilde kendini gösterdiğine işaret eden Psikiyatr Dr. Şaban Karayağız, hastaya özel tedavi planı çıkarılarak antidepresan kullanımının buna göre olması gerektiğini söylüyor. Karayağız, şu kritik bilgileri veriyor: ‘Antidepresan grubu ilaçların etkisi, bir iki gün içinde değil ilaç kullanılmaya başladıktan iki hafta sonra hissedilir ve 8’inci haftaya kadar aşamalı olarak devam eder. Örneğin kaygı bozukluğu ortaya çıktığı andan itibaren başlayan ve en az 6 ay süren ilaç tedavisi önerilmektedir. İlaçların etkisine göre tedavi süresi belirlenir. Bazı ilaçların etki süreleri hastaya göre de değişebilmektedir. İlaçların başlangıç ve bitiş sürelerinde doz ayarlamaları yapılmalıdır. Halk arasında, bu gruptaki ilaçların böbrek ve karaciğere zarar verdiği düşüncesi de doğru değildir. İlaçların bağımlılık yapıcı özelliği bulunmamaktadır.’

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin