Yeni Asya GYY Güleçyüz: Bebeklere kıymayın!

Yeni Asya Genel Yayın Yönetmeni Kazım Güleçyüz, hapisteki çocuklar ve  zulümden kaçarken Ege ve Meriç’te anne babalarıyla hayatını kaybeden çocukların dramını yazdı.  Güleçyüz, “Kaçan aileleriyle birlikte boğulup can veren bebekler için de anne-babaları suçlanıyor. “Yavrularını bile bile ölüme götüren evlat katilleri” diyorlar. Hatta bebeklere bile “potansiyel hain ve terörist” gözüyle bakıp “oh olsun” diyebilecek kadar insanlıktan çıkmış yaratıklar dahi var!” diyerek Türkiye’deki akıl tutulmasını özetledi.

Güleçyüz, günlük video değerlendirmelerini yaptığı videolu gündem analizinde ise 28 Şubattan günümüze yaşanan mağduriyetleri özetledi. Mağduriyetlerin yanında durduklarını ve haksızlıkların bitirilmesi gerektiğini kaydeden Güleçyüz, “Yeni doğum yapmış anneler, bebekler hapse gidiyor. Cemaat mensubiyeti terör örgütü üyeliği gerekçesi olur mu? Bu bir vicdan çürümesidir. Yeni Asya 28 Şubat’ta mağdurların sesi olduğu için DGM’lerle üzerine gelinmişti. Şimdi yine mağdurları savunuyor ve bu defa ahlâksız tetikçi provokatör trol çetelerini saldırtıyorlar. Ne gam! Hakkın hatırı âlîdir, hiçbir hatıra feda edilmez” değerlendirmesini yaptı.

Güleçyüz’ün yazısının tamamı ve gündemi değerlendirdiği videosu şöyle:

Bebeklere kıymayın

Yüzlerce bebek cezaevinde. Ve hapisten doğumhaneye ve oradan yeni doğan bebeğiyle birlikte tekrar hapse götürülen anneler. Oysa kanuna göre hamileler tutuklanamaz.

Hapisteki veya Ege’de, Meriç’te can veren bebeklerden söz etmenin, birilerince, onlar üzerinden “mağduriyet algısı” oluşturmayı amaçlayan bir “kriptoculuk delil”i olarak gösterildiği malûm.

Ancak orta yerde bir vakıa var: Yüzlerce bebek cezaevinde. Ve hapisten doğumhaneye ve oradan yeni doğan bebeğiyle birlikte tekrar hapse götürülen anneler. Oysa kanuna göre hamileler tutuklanamaz.

Bu tutuklamalar için uydurulan kılıf ise “Hamilelikler de örgüt talimatıyla” iddiası.

Ve sonuçta bebekler de hapiste.

Kaçan aileleriyle birlikte boğulup can veren bebekler için de anne-babaları suçlanıyor. “Yavrularını bile bile ölüme götüren evlat katilleri” diyorlar. Hatta bebeklere bile “potansiyel hain ve terörist” gözüyle bakıp “oh olsun” diyebilecek kadar insanlıktan çıkmış yaratıklar dahi var!

Sanki 15 Temmuz şehitlerinin katilleri bu anne ve babalarla bebekleriymiş gibi…

Biz bu “kaçma” işine sıcak bakmadığımızı başından beri ifade ettik ve bundan dolayı “hicret”tekilerden epey tepki de aldık.

Ama eğitimli ve aklı başında insanları dahi, evlatlarıyla beraber ölümü göze alarak böyle tehlikeli yolculuklara çıkma kararı almaya iten ortam ve psikolojinin de iyi tahlil edilmesi ve anlaşılması gerekmiyor mu?

Cadı avına dönüştürülen delilsiz tutuklama ve mahkûmiyet kararlarıyla aylara ve yıllara yayılan mağduriyetler, cezaevlerindeki gayri insanî infaz uygulamaları, pasaport tahditleri ve yurt dışına çıkış yasakları bu insanların gözünü öylesine korkutmuş olmalı ki, yakalanmaktansa ölümü göze alarak kaçmayı seçiyorlar.

“Terörist” suçlamasının bu derece kolaylaştırılması ve kendi şartları içinde istisnaî bir tedbir olması gereken tutuklamaların böylesine yaygınlaştırılması, insanları içinden çıkamadıkları bir çaresizlik duygusuna sürüklüyor.

Bedelini de masum bebekler ödüyor.

Bu yürek yakıcı ve vicdanları sızlatıcı halin daha fazla devam etmemesi için evvelâ yargının normalleşmesi, cadı avına ve otomatik tutuklamalara artık bir son verilmesi, insanlarda iyice dibe vuran “hukuka güven” duygusunun tekrar ihya edilmesi gerekiyor.

Masum bebeklerin bir kördövüşüne kurban edilmemesi için. İnsanlık namına…

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin