Yabancıya kapalı, başarıya açık: Athletic Bilbao [Haber-İnceleme: Efe Yiğit]

Futbolda ‘yabancı oyuncu’ kavramı birçok Avrupa ligi için bir anlam ifade etmiyor. 1996’da tarihe Bosman Kanunu olarak geçen karardan sonra kulüpler sınırsız sayıda yabancı oyuncuyu kadrosuna katıyor. Öyle ki bazı takımların sahaya çıkardığı ilk 11’inde ‘yerli’ oyuncu bulmak zor oluyor. Avrupa’da bir kulüp var ki; kapısını bırakın yabancı oyuncuya, bulunduğu bölgenin dışında doğan yerli oyunculara bile kapatıyor. Bu kulüp İspanya’nın Athletic Bilbao takımı ve kadrosunda sadece Bask bölgesinden oyuncular bulunuyor.

Athletic Bilbao, 1928’de start alan La Liga’da Real Madrid ve Barcelona ile birlikte hiç düşmeden mücadele eden 3 takımdan biri. İspanya’dan bağımsızlık isteyen ayrılıkçı Bask bölgesinin takımı olan Athletic Bilbao, sadece o bölgede doğan oyuncuları kadrosunda bulundurmasıyla ünlü. 119 yıllık tarihinde 3 kez yabancı oyuncuya kapılarını açtı. Bu oyuncuların ortak özelliği yabancı olmalarına rağmen Bask bölgesi doğumlu olmalarıydı. Bu üç isim Bixente Lizarazu, Aymeric Laporte ve annesi Basklı babası Ganalı Inaki Williams.

Real Sociedad’la rekabet

Real Madrid, Barcelona, Valencia gibi İspanyol futbolunun devleri şampiyonluk ve kupa sevinçlerini büyük oranda yabancı oyuncularına borçlu olmasına karşılık Athletic Bilbao, 8 La Liga ve 24 İspanya Kupası şampiyonluğunu sadece Bask doğumlu oyuncularla kazandı. La Liga’da son şampiyonluğunu 1984’te yaşayan Bilbao, buna karşın hiçbir şekilde yabancı oyuncuya kapısını açmayı düşünmüyor. Zira Bask bölgesinin diğer takımı Real Sociedad yabancı oyuncu oynattığı için Bilbao taraftarlarınca ‘vatan haini’ olarak anılıyor. Bundan dolayı Real Sociedad ile oynadıkları derbi maçlarının tansiyonu daima yüksek oluyor.

Athletic  Bilbao’nun oyun stili de hayli geleneksel. Fiziki mücadelenin teknik mücadelenin önüne geçtiği oyun stili İngiliz Sunderland’den alınma. İngiltere’ye eğitim için giden Basklı bir öğrencinin memleketine gönderdiği Sunderland forması, aynı zamanda Athletic Bilbao’nun da renklerini oluşturur.

Bask bölgesinin gururu

1898’de kurulan Athletic Bilbao, Katalanya için Barcelona neyse, o. Hatta daha fazlası. Barcelona gibi formasına bir asrı aşan bir süredir reklam almayan Bilbao, bu yeminini 110 yıl sonra 2008’de bozdu. Ancak Barcelona gibi yabancı sermayenin reklamını formasında taşıma yerine Bask bölgesinden bir petrol şirketini tercih etti. Bask bölgesinde yaşayan 2,3 milyon kişinin ‘bağımsızlık’ hayallerini yaşatan takım olarak gördüğü A. Bilbao ile taraftarlar arasında dünyanın hiçbir kulübünde olmayan bir bağ var. Halk, oyuncuları evladı veya kardeşi gibi gördüğü için alınan sonuç ne kadar kötü olursa olsun asla onları yuhalayıp aleyhlerinde tezahürat yapmaz. İdmanlar ortalama bin kişi tarafından takip edilir.

Kulübün ‘yabancı oynatmama’ prensibinden dolayı altyapı büyük önem taşıyor. Dünyada altyapıyı ilk oluşturan takımlardan Bilbao’nun kazandığı 8 La Liga ve 24 İspanya Kupası şampiyonluğunun altında, oyuncuların uzun yıllar beraber oynaması yatıyor. Çocuk yaşta kulübe adım atan oyuncular, A takıma kadar uzun yıllar bir arada oynama imkânı buluyor.

Taraftarların yönettiği kulüp

Diğer takımlar yönetim kurulu ve başkan tarafından yönetilirken, Bilbao âdeta taraftarlarca yönetiliyor. Teknik adam seçiminde taraftarlar aktif rol oynuyor. Başkan adayları veya başkanlar, taraftarlar arasında anket yaptırarak kimin teknik adam olması gerektiğine karar veriyor. Takımın başına 2011’de gelen Arjantinli Marcelo Bielsa’nın seçilmesinde de taraftarların katkısı büyük oldu. Başkanlık koltuğunda oturan Jose Urrutia, seçime girmeden önce taraftarlar arasında yaptığı ankette teknik adam olarak Bielsa’nın adı öne çıkınca, seçim vaadinin Arjantinli hocayı göreve getirmek olduğunu ilan etti. Haziran 2011’de koltuğa oturunca da vaadini gerçekleştirdi. Hemen hatırlatalım Başkan Jose Urrutia, 1988-2003 arasında Athletic Bilbao formasını giymiş eski bir oyuncu.

Basklı oyunculardan kurulu Athletic Bilbao’nun kadrosunun değeri 143 milyon Euro. Real Madridli Ronaldo’nun 110 milyon Euro, Barcelona’lı Messi’nin 120 milyon Euro değer biçildiği La Liga’da A. Bilbao yerli oyuncularıyla ter döküyor. Takımın en değerli ismi 25 milyon Euro değer biçilen genç defans oyuncusu Aymeric Laporte. Ligde 26 puanla 7. sırada bulunan Ernesto Valverde’nin çalıştırdığı A. Bilbao’nun gol yükünü ise 35 yaşındaki tecrübeli yıldızı Aritz Aduriz çekiyor. Aduriz 6 gol, Raul Garcia ise 5 gol attı. Athletic Bilbao, ‘milliyetçi’ gerekçelerle kapısını yabancı oyuncuya kapatmasına karşılık, tüm dünyaya 2,3 milyon nüfuslu bir bölgenin takımı olarak dünya devleri Real Madrid, Barcelona, Valencia ve Sevilla gibi takımlarla mücadele edileceğini de göstermiş oluyor.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin