Sürekli değişen delil: ByLock

YORUM | CAN YILMAZ

BYLOCK NEDİR?

ByLock Google Play Store, Apple Store ve diğer online aplikasyon mağazalarından indirilebilen kişiler arasında internet üzerinden haberleşme imkanı veren bir iletişim programıdır. Hollanda merkezli adli bilişim firması Fox-IT raporuna göre ByLock sadece Google Play Store’dan 100.000’den fazla kez indirilmiştir.

Amerika merkezli think tank kuruluşu Freedom House, “2017 INTERNET Özgürlüğü” raporunda  “delil yokluğuna rağmen ByLock’un keyfi toplu tutuklamalar için” araç olarak kullanıldığını yazmıştır.

BYLOCK’UN KRONOLOJİSİ

1.BYLOCK NE ZAMAN SERVİSTEYDİ?

Fox-IT raporuna göre ByLock, 14 Mart 2014 ve 19 Şubat 2016 tarihleri arasında kullanımdaydı.

2.TÜRK HÜKÜMETİ VE YARGISI BYLOCK’TAN NE ZAMAN HABERDAR OLDU?

MİT, 15 Temmuz’dan sonra yaptığı bir basın açıklamasında adli tekniklerle elde edilen ByLock’a dair tüm ham data ve bulguların 2016 yılı Mayıs ayında adli, güvenlik ve diğer otoritelerle paylaşıldığını duyurdu.

3. BYLOCK’A DAYALI İLK TUTUKLAMA NE ZAMAN OLDU?

Bylock, Şubat 2016’da kapatılmasına ve en geç Mayıs 2016’dan beri AKP Hükümeti tarafından bilinmesine rağmen, 15 Temmuz’un hemen ardından darbeci askerlerin Bylock üzerinden haberleştiğine dair başlatılan iftira kampanyası neticesinden Bylock’a dayanan ilk gözaltı 20 Temmuz 2016’da yapıldı.

4.BYLOCK’A DAİR SÜREKLİ DEĞİŞEN SAYI VE ÖLÇÜTLER

a-2016 EYLÜL – EKİM|BYLOCK KULLANICI SAYISI: 215.000

2016 EYLÜL ayında dönemin Bilim & Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, 215Bin Bylock kullanıcısı olduğunu açıkladı, dönemin BB yardımcısı Veysi Kaynak Ekim 2016 da bu rakamı teyit edip 18 milyon mesajın ele geçirildiğini şifre çözme işleminin devam ettiğini söyledi.

Bu 2 açıklama 2016 Ekim ayında,

  • Hükümet ve yargının 215 bin kişilik bir ByLock kullanıcı listesine sahip olduğunu ve elde edilen dijital deliller üzerinde çalışmaların sürdüğünü ortaya koymaktadır.

b-2017 NİSAN | BYLOCK KULLANICI SAYISI: 122.000

NİSAN 2017’de hükümet medyası ByLock kullanıcı sayısının 122.000 olduğunu ve istisnasız hepsinin gözaltına alınacağını haberleştirdi.

7 Nisan 2017’de Karar gazetesi yayınladığı bir haberde

i) MİT’in ByLock verilerindeki hataları gidermek için hassas sorgu ekranı oluşturduğunu, bu sayede çifte doğrulama yapıldığını,

ii) Yanlış bulguların sorumluları hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcısı’nın soruşturma açtığını duyurdu.


c- 2017 HAZİRAN| BYLOCK KULLANICI SAYISI: 102.000

2017 Haziran ayında Hürriyet’e konuşan BTK Başkanı Ömer Fatih Sayan, 102Bin kişilik listeyi yargı mercilerine gönderdiklerini raporlarından kişilerin ne zaman kiminle kaç kez mesajlaşma yapıldığının belirtildiğini açıkladı. Sayan bu listedekilerin hiçbir mazereti kalmadığını belirtti.

d- 27 ARALIK 2017 | 11.480 KİŞİNİN YANLIŞLIKLA LİSTEYE GİRDİĞİ AÇIKLANDI

BTK Başkanı Ömer Fatih Sayan, 102 bin kişilik listedekilerin hiçbir mazereti kalmadı dedikten 5 ay sonra 27 Aralık 2017’de Anadolu Ajansı’na açıklama yapan Ankara Başsavcılığı 102 bin kişilik listedeki 11.480 kişinin aslında Bylock kullanıcısı olmadığının anlaşıldığını bunlardan bin kadarının halen tutuklu olduğunu açıkladı.

Yaklaşık 11.500 kişi listeden çıkarılınca geriye 90.500 ByLock kullanıcısı kaldı. Nisan 2017’de ByLock’a hassas sorgu ekranı ile hatalar sıfırlandı şeklinde manşet atan Karar Gazetesi Aralık 2017’de halen 11.480 hatalı sonuç olduğu itirafını ‘ByLock tuzağına MİT neşteri’ şeklinde duyurdu.

e- 3 OCAK 2018 |MİLLİYET: MİT LİSTEDEKİ 30 BİN KİŞİYİ TEKRAR İNCELİYOR

f- AĞUSTOS 2016 – NİSAN 2017 | ÜÇ RENKLİ KATEGORİ: KIRMIZI, MAVİ, TURUNCU KULLANICILAR

2016 Aralık ve 2017 Nisan ayları arasında ByLock’a dayalı adli ve idari işlemler MİT tarafından yapılan renklendirme sınıflandırmasına göre yapıldı.

İddianamelerde bu sınıflandırma delil olarak kullanıldı.

Renklerin anlamı aşağıdaki gibiydi:


g- 2017 NİSAN | RENKLENDİRME KALDIRILDI, 3 KEZ BAĞLANMA KRİTERİ GETİRİLDİ

Nisan 2017’de hükümet medyası, 3 renk kriterinin kaldırıldığını, en az 3 kez bağlanma kriterine göre 122 bin kişilik yeni liste oluşturulduğunu ve listedeki herkese gözaltı yapılacağını duyurdu.

  1. DELİL BÜTÜNLÜĞÜ VE GÜVENİLİRLİĞİ YÖNÜNDEN BYLOCK

 

  • IP ÇAKIŞMASI MESELESİ

 

IP, İnternet Protocol kelimesinin kısaltması olup internet üzerinden yapılan trafikte taraflara atanan numaraya IP numarası denir.

ByLock konusunda MİT’in kullandığı ana tespit yolu internet trafiği bilgileridir. Bylock serverlerine ait ‘46.166’ ile başlayan server numaralarına bağlanan kişiler MİT tarafından Bylock’u olarak listelenerek adli ve idari işlemler için ilgili kurumlara bildirilmiştir.

Bu metot özellikle cep telefonundan internete bağlanırken her defasında farklı IP numarası ataması yapıldığı için güvenilir değildir.

Gazeteci Ahmet Takan, tarafından yayınlanan bir belge 2016 Ekim ayında polis, yargı ve telekomünikasyon birimlerinin bu hatadan haberdar olduğunu ama gözaltılara devam ettiklerini gösteriyor.

İçişleri Bakanlığı bünyesinden hazırlandığı anlaşılan notta:

  • MİT’in 3 Eylül 2016 tarihli 18.074 kişilik listesinin tamamen IP bilgisine dayandığını,
  • Özellikle AVEA müşterileri bakımından listeye esas alınan verilere güvenilemeyeceğini,
  • 20’den az bağlantısı olanlarda yanlışlık olabileceği, belirtiliyor.

 

  • IP Yönlendirme

 

Aralık 2017’de en az 8 mobil uygulamadaki reklamların 11.480 kişiyi ByLock serverine yönlendirdiği, bu kişilerin işten atıldığı ve en az bin tanesinin de tutuklandığı ortaya çıktı.

Böyle başka programlar olup olmadığı tam olarak bilinmiyor ama Milliyet gazetesi 30 bin kişinin daha böyle reklamların mağduru olabileceğini duyurdu.  

 

  • GECİKMİŞ ADLİ İMAJ İNCELEMESİ

 

Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak 6 Ekim 2016’da bu rakamı teyit edip 18 milyon mesajın ele geçirildiğini şifre çözme işleminin devam ettiğini söyledi.

MİT’in bu dijital verileri adli makamlara 9 Aralık 2016 ve 24.3.2017 de iki parça halinde verdiği ortaya çıktı.

9 Aralık 2016 tarihli Ankara Sulh Ceza Hakimliği kararında MİT’ten gelen verilerin İMAJI’nın alınması ve bilirkişi incelemesi yapılmasına karar veriliyor.

Bu kararlar, MİT’in Basın Açıklaması ve Veysi Kaynak’ın açıklaması bize MİT’in en geç Mayıs 2016’da elde ettiği verileri adli makamlara Aralık 2016’ya kadar bildirmeyip adli örneği alınmadan, elektronik olarak mühürlenmeden (HASH Kodu) üzerinde çalıştığını, delilin otantikliğini bozduğunu gösteriyor.

“Dijital delillerin aslı nerede, MİT 6 ay bu veriler ile ne yaptı, neden 2 parça halinde adli makamlara sundu, dijital veriyi 2 ye bölerek bütünlüğünü neden bozdu”, sorularının cevabı bilinmiyor.

Yargıtay 16. Ceza Dairesi, Ergenekon davası bozma kararında dijital delillere dair şu değerlendirmeyi yapmaktadır: “CMK’nın 134. maddesi, dijital medyaların önce mahallinde incelenmesini, bilgisayar programlarına veya kütüklerine şifrenin çözülememesinden dolayı girilememesi veya gizlenmiş bilgilere ulaşılamaması halinde ise bilgisayarlara el konulmasını öngörmektedir. Bu hüküm uygulamada bazı sıkıntılara yol açmaktadır. Zira bilgisayarda yerinde inceleme yapılması çoğu kez mümkün ve sıhhatli olmayıp, teknik yetersizliklerden dolayı imaj da alınamamaktadır. Dijital delillerin hukuka uygun yöntemlerle elde edildiğinin kabul edilmesi bakımından bu nokta önemlidir. Ceza muhakemesinde deliller kanuna uygun olmalı ve kanuna uygun yöntemlerle elde edilmelidir. Adil yargılanmanın sağlanabilmesi, soruşturma ve kovuşturma aşamalarında toplanan bulguların delil değeri taşıyabilmesi için, şüpheli veya sanıktam elde edilen dijital verilerin, yasa ile sınırları belirlenmiş teknik gerekliliklere uygun olarak toplanması ve sonucunda yargılama makamlarına eksiksiz, bozulmamış halde sunulması gerekmektedir. Yasa koyucunun, CMK’nın 134. maddesini ayrıntılı olarak düzenlemesinin amacı da budur. Dijital delillere harici müdahale teknik olarak mümkün olması, çoğu zaman kim tarafından hangi tarihte müdahale yapıldığının da belirlenememesi karşısında, güvenli bir şekilde el konulup incelenebilmesi için mahallinde imaj alındıktan sonra orijinal medyanın şüpheliye bırakılması gerekmekte ise de bu şart soruşturma yapan kolluk personelinin teknik yetersizliği, ekipman yokluğu, ortamın incelemeye elverişli olmaması gibi nedenlerde yerine getirilememektedir.”

Yukarıda yer verilen bu karara göre; dijital deliller, yasa ile sınırları belirlenmiş teknik gerekliliklere uygun olarak toplanmalı ve sonucunda yargılama makamlarına eksiksiz ve bozulmamış halde sunulmalıdır.

Ergenekon ve Balyoz davalarındaki mahkûmiyet kararlarının bozulmasına dair Yargıtay 16. CD kararına göre dijital verilerin bir örneğinin sanığa verilmesi zorunludur. Ancak ByLock kullandığı gerekçesi ile tutuklanan kişilere, bu veriler verilmemektedir. Bunun nedeni nedir? Yargıtay 16 Ceza Dairesi’nin bu zorunluluğu işaret eden kararının ilgili bölümü şu şekildedir:  dijital medyanın derhal imajının alınarak ilgilisine de imajlardan bir kopya ve orijinal medya teslim edilmeden, yine sanık veya müdafinin mühür açma işlemi sırasında hazır bulunmasının mümkün olmadığı hallerde, mühür açma işleminin arama ve el koyma kararı veren hakimin huzurunda açılarak imaj alma işleminin bu sırada yapılması yoluna gidilmeden inceleme yapılması halinde arama ve el koyma işleminin yasaya ve hukuka uygunluğundan bahsetmek mümkün olmadığı gibi bu yolla elde edilen delillerin de hukuka uygunluğu tartışılır hale gelecek ve yargılama makamınca hükme esas alınması mümkün olamayacaktır.

MİT’in ByLock serverini satın almaktaki amacı, delil elde etmek iken bu işlemden önce yargı kararı almaması, satın alma anında yargısal olarak delillere el koyma işlemi yapılmaması, satın alınan verilerin en az 5 ay (ne zaman alındığı belirtilmiyor) yargı makamlarına ulaştırılmadan bekletilmesi karşısında, bu verilerin “yasal delil” olması mümkün değildir.

Yine Yargıtay 16. Dairesi, Ergenekon bozma kararında şu tespitlerde bulunmaktadır: “5271 sayılı CMK’nın 2/e ve 161. maddeleri ile 2559 sayılı PVSK’nın Ek 6. maddesi uyarınca bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hali öğrenen kolluğun derhal Cumhuriyet Savcısı’na olayı haber verip onun emri doğrultusunda soruşturma işlemlerini başlaması gerekmekte iken usulüne uygun adli arama emri veya kararı almadan (işlem yapması hukuka aykırı görülmüştür) … Bilgisayarlarda, bilgisayar programlarında ve kütüklerinde arama, kopyalama ve el koyma yapılabilmesi ancak hakim kararı ile mümkün olduğu halde, Cumhuriyet Savcısı’nın yazılı emri ile veya hiçbir soruşturma makamı tarafından verilen bir karar olmaksızın yapılan aramada elde edilen dijital medyalara (el konulması hukuka aykırı görülmüştür).”

Yukarıda yer verilen Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin Ergenekon bozma kararına göre MIT’in bu durumu derhal yargı makamlarına haber verip onun emri ile hareket etmesi gerekirken, hiçbir soruşturma makamının kararı olmaksızın “satın alma” yoluyla delil elde edilmesi ve satın alınan delillerde en az 5 ay sonra adli inceleme yapılması karşısında kanuna uygun delilden söz edilemez.

Diğer bir konu da MİT’in bu verileri kimden satın aldığının açıklanmamasıdır.

6- ANAYASA MAHKEMESİNİN DİJİTAL DELİL KARARLARI

Anayasa Mahkemesi (2013/23122013/78002014/253), sayılı kararlarında dijital delillerin bir nüshasının savunma tarafına verilmemesini adil yargılanma hakkı ihlali sayarak yeniden yargılama yapılmasına karar vermiştir.

MİT Kanunu’na göre MİT’in casusluk suçu dışında adli kolluk görevi yoktur ve delil toplayamaz, adli makamlar casusluk davaları dışından MİT’ten bilgi, belge ve delil isteyemez.

7-SONUÇ

ByLock’a dair bilgi ve datanın elde ediliş biçimi, elde eden makam, elde edildikten sonraki işlemler, adli makamlara geç bildirim yapılması, adli imajı alınmadan, dijital verilerin işlenmesi, hala sanıklara dijital kopya verilmemesi, sürekli çelişen sonuçlar, sayılar, Yargıtay 16. CD ve Anayasa Mahkemesi’nin önceki kararları bir arada değerlendirildiğinde Bylock’un bir delil değil siyasi bir tutuklama mekanizması olduğunu göstermektedir.

Bylock Türk yargısına bulaştırılmış bir kanserdir ve tek yol Bylock’a dayanarak yapılan tüm işlemleri yok sayıp yeniden adil yargılama yapmaktır.

(BU DOSYA, ARRESTED LAWYERS INITIATIVE TARAFINDAN HAZIRLANAN RAPORDAN FAYDALANILARAK HAZIRLANMIŞTIR.)

RAPOR İÇİN 

https://arrestedlawyers.files.wordpress.com/2018/01/bylock_report_by_the_arrested_lawyers.pdf

 

 

 

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin