Süper Lig 14 yıl aradan sonra ‘İsyan Marşı’nı söyleyecek [Haber-Analiz: Efe Yiğit]

2002-03 sezonu. Süper Lig’de uzun bir aradan sonra iki İzmir takımı var: Altay ve Göztepe. Sezona Elazığıspor galibiyetiyle başlayan Göztepe, ilerleyen haftalarda adeta galibiyeti unutuyor. İlk yarıda 15 puan toplayan Göztepe ligin dibine demir atıyor. İkinci devre ilk devreden daha kötü geçiyor. Peş peşe mağlubiyetler ve arada alınan beraberlikle 11 puan toplayan Göztepe 34 maçlık maratonu 26 puanla tamamlayıp küme düşüyor. Altay’ın da aynı kaderi paylaşmasıyla ligde İzmir takımı kalmıyor.

ADINI SEMTTEN ALAN SARI KIRMIZILI TAKIM

İzmir’de futbol daha 20. yüzyılın başlarında popüler bir spor olmaya başlamıştı. Rum takımları Apollon, Pelops, Evangelidi, Midilli gibi takımların maçlarından dolayı şehirde futbola rağbet arttı. Türklerin kurduğu ilk takım 1912’de Karşıyaka, 1914’te ise Altay oldu. Altay şehrin en güçlü takımı olarak ön plana çıkarken semtler arası çekişmeler, başka takımların da kurulmasına yol açtı. Önce Altınordu takımı kurulur, ardından Altay’dan ayrılan Kokaryalılar grubu 1925’te Göztepe’yi futbol tarihine kaydeder. Adını semtten alan takım sarı kırmızı çubuklu formayla maçlara çıkacaktır.

Göztepe adını 1940’lı yıllarda duyurmaya başlamıştı. İlk mahalli şampiyonluklar bu yıllarda geldi. Ulusal çaptaki ilk başarı ise 1950’de kazanılacaktır. Göztepe, İstanbul şampiyonu Beşiktaş’ı, Ankara şampiyonu Gençlerbirliğini ve İzmit Kağıtspor’u yenerek Türkiye Şampiyonluğu Kupası’nı İzmir’e getiren ilk takım olarak tarihe geçti.

EGELİ YETENEKLİ GENÇLERİN ADRESİ

Sarı kırmızılı takımın ikinci yükselişi 1962’de başkan seçilen Sabahattin Süvari’nin teknik direktörlüğe kardeşi Adnan Süvari’yi getirmesiyle başladı. “Kardeşini kayırmış” diye düşünebilirsiniz ancak yeni teknik direktör işinin ehli bir isimdi. Eğitimini İngiltere’de alan Adnan Süvari daha önce de Karşıyaka’yı çalıştırmıştı. Tam 12 yıl süren Adnan Süvari döneminde ülkedeki yetenekli gençler Göztepe’de toplandı. Türk Milli Takımı’nda da oynayan Egeli gençler Fevzi Zemzem (Buldozer), Gürsel Aksel’in (Koca Kaptan) kardeşi Gürel, Çarli Çağlayan, Küçük Mehmet (Papi), Büyük Mehmet, Zeki ve Ertan (Şamşeytanı) bu dönemde parlamıştı.

Göztepe kurduğu efsane kadroyla İstanbul takımlarına da ciddi bir rakip olmuştu. Lig şampiyonluğu yaşayamadı ancak 2 kez Türkiye Kupası, 1 kez Cumhurbaşkanlığı Kupası aldı. 1964 ile 1971 yılları arasında o zamanki adı olan Fuar Şehirleri olan UEFA Kupası’nda 5 kez, Kupa Galipleri Kupası’nda ise 2 kez Avrupa’da boy gösterdi. Buralarda oynadığı 30 maçta; 10 galibiyet, 2 beraberlik, 18 yenilgi aldı, 37 gol atarken 48 gol yedi.

AVRUPA’DA BİR YARI, BİR ÇEYREK FİNAL

Avrupa’daki tarihî başarı ise UEFA Kupası’nda 1967-68 sezonunda yaşandı. İlk turda Marsilya’yla karşılaşan Göztepe evinde 2-0 galip gelmişti. Deplasmandaki maç da 2-0 bu sefer Marsilya galibiyeti ile sonuçlanınca uzatmalara gidildi ve sonuç değişmedi. O vakitler seri penaltı atışları yoktu. Maçın galibini yazı-tura belirleyecekti. Şansın yardımıyla gülen taraf Göztepe oldu. İkinci turda Romanya’dan Arges Piteşti’yi sahasında 3-0 mağlup eden İzmir ekibi, ikinci maçta 3-2 kaybetmesine rağmen turu geçti. Üçüncü turda rakip o yıllarda Avrupa’da adından söz ettiren Yugoslavya takımlarından OFK Belgrad’dı. İlk maçı 3-1 kaybetti. Ancak sahasında 2-0 galibiyete ulaşınca rakibini saf dışı bıraktı.

Bu şekilde çeyrek finale kadar gelen Göztepe’nin buradaki rakibi Almanya’dan Hamburg oldu. Yazı tura esnasındaki şans yine Göztepe’nin yanındaydı. Hamburg, hâlen belirsizliğini koruyan sebeplerle kupadan çekildi ve yarı finale Türk ekibi çıktı. Böylece Avrupa’da yarı final oynayan ilk Türk takımı unvanı aldı. Ancak yarı finaldeki rakibi Macar takımı Ujpest’e elenerek tarihî bir fırsatı kaçırdı. Yine de Göztepe başarılarının tesadüf olmadığını göstererek 1970’te bu kez Avrupa Kupa Galipleri Kupası’nda çeyrek finale kadar çıktı.

ASANSÖR TAKIM OLMAZSA…

1959 ile 1977 yılları arasında Türkiye 1. Ligi’nde (şimdiki Süper Lig) mücadele eden Göztepe, ligden düştükten bir yıl sonra 1978’de yine ait olduğu yere yükselir ancak artık inişli çıkışlı yıllar başlamıştı. 1981’de ve 1999’da lige çıktığı sezonda yeniden düştü. 2001’de Süper Lige adım attı ancak 2003’te kümeye düşmekten kurtulamadı. Önceki akşam oynanan maçta ise 14 yıl sonra yeniden Süper Lig’e çıkmanın sevinci yaşandı. Böylece 7 yıl aradan sonra ilk kez bir İzmir takımı Süper Lig’de temsil edilecek.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin