Seçim öncesi 17 bakanlığa kritik atama: TRT’ye Cumhurbaşkanı Başdanışmanı getirildi

Bugün gerçekleşen seçimler öncesi  Resmi Gazete’de Milli Eğitim Bakanlığı’nın da içinde olduğu 17 bakanlığın üst düzey kadrolarını kapsayan atama kararları yayımladı. MEB tarafından, Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı Kurulu’na, Ağrı, Yalova, Tunceli, Bingöl İl Milli Eğitim Müdürlüklerine, Üniversite Denetleme Kurulu üyeliğine, Bakanlık Müşavirliği’ne atamalar yapıldı.

Diğer yandan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı AKP 24’üncü dönem Milletvekili Mustafa Akış, seçimden bir gün önce TRT yönetim kurulu üyeliğine atandı. Atama Resmi Gazete’de duyuruldu. TRT, seçim döneminde yaptığı yayıncılık nedeniyle muhalefetin büyük tepkisini çekmişti.

Birgün’ün haberine göre, seçime 2 gün kala “Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumlarına Yönetici Görevlendirme Yönetmeliği” ile birlikte son atamalar da dikkate alındığında, AKP hükümeti Bakanlığın mevcut yönetici kadrolarını koruyan değişiklikler yapmış oldu. Yapılan değişiklikle MEB şu an yönetici olarak görev yapanları korumayı ve yeniden görevlendirmede ayrıcalıklı olmalarını hedefledi.


Son gün TRT yönetimine atanan danışmandan skandal paylaşımlar: Vatan için ateş edeceğiz!

Seçime bir gün kala Erdoğan’ın imzasıyla TRT Yönetim Kurulu Üyesi yapılan Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı ve 24. Dönem AKP Konya Milletvekilliği yapan Mustafa Akış’ın sosyal medya hesabındaki skandal paylaşımlar gündeme geldi.


“Bu neyin telaşıdır?”

Eğitim Sen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan, son atamaları ve iki gün önce çıkarılan yönetmeliği değerlendirdi. Aydoğan, “Yönetici görevlendirme ve ataması yapılmayan öğretmenlerin mülakat sonuçlarını, liseye geçiş yerleştirme kılavuzu ve sınav sonuçlarını seçim sonrasına erteleyen Milli Eğitim Bakanlığı; seçime günler, saatler kala neden liyakat dışı atadığı yöneticileri ‘korumaya’ çalışan düzenlemeler yapmakta, neden alelacele ‘üst düzey’ kadro atamaları yapmaktadır? Bu neyin telaşıdır?” diye sordu.

2 gün önceki yönetmelikle bugünkü atamaları bir bütün olarak değerlendirmek gerektiğini vurgulayan Aydoğan, şöyle konuştu:

“Tüm itirazlara rağmen yalnızca 14 ay önce, kadrolaşma amacıyla yönetici görevlendirmelerinde sözlü sınav tek usul olarak belirlenmişti. Ancak yayınlanan yönetmelikle birlikte değerlendirmelerin sözlü ve yazılı sınav şeklinde yapılacağı düzenlendi. Seçimden 2 gün önce değiştirilen yönetmelik ile mevcut yönetici kadrolarının içlerine su serpen düzenlemeler yapıldı. Yönetmelikte dikkati çeken başka bir maddesi de geçici 1. maddedir. Bu maddeye göre eski yönetmelik kapsamında başlatılan görevlendirme işlemlerinin, yine eski hükümlere göre sonuçlandırılması düzenlenmektedir. Çok açıktır ki geçici 1. madde seçimden önce açıklanamayan, açıklanmasında kendilerince sakınca görünen sonuçları güvence altına almak için yönetmeliğe eklenmiştir” diye konuştu.

Amaç nedir?

Seçimler öncesi alelacele yapılan son düzenlemelere itiraz eden Aydoğan, şu soruların yanıtlaması gerektiğini vurguladı:

»Yalnızca 14 ay önce yönetici görevlendirmelerinde sözlü sınavı tek usul olarak düzenlemişken, seçime 2 gün kala bu yönetmeliğe yazılı sınavı eklemenizdeki amaç nedir?

»Eğitim emekçilerinin taleplerine, uyarılarına sırtınızı dönüp öğretmenlere performans değerlendirmesi dayatmasındaki ısrarınızı sürdürürken, liyakat ilkesini ayaklar altına alarak sözlü sınavla aldığınız yöneticilerinize neden sınav muafiyeti getirmektesiniz?

»Var olan yöneticileri yazılı ve sözlü sınavdan muaf tutmanız, ilk defa görevlendirmelerde ise yazılı, sözlü sınav uygulamasını uygulayacağınızı ifade etmeniz eşitlik ilkesine aykırı değil midir?

»Geçici madde ile yaptığınız düzenleme ile neyi amaçlıyorsunuz?

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin