HABER-YORUM | HASAN CÜCÜK
‘Tarihin en iyi futbolcusu benim.’ Bu iddialı sözlerin sahibi 5. kez Ballon d’Or (Altın Top) ödülünü kazanan Cristiano Ronaldo’ya ait. Dünyanın en iyisi olmak için 2009’dan bu yana zorlu bir yarış verdiği Arjantinli Lionel Messi’yi Ballon d’Or ödülünde yakalayan Ronaldo’da adeta bir özgüven patlaması yaşanıyor. 2017’de gelen La Liga ve Şampiyonlar Ligi şampiyonluğundan dolayı Ronaldo’nun FİFA Yılın Futbolcusu ödülünü de alması bekleniyor. Peki Ronaldo gerçekten dünyanın en iyisi mi?
Futbolda en iyi kıyaslaması yapılırken Pele ve Maradona ölçü alınırdı. Latin Amerika’nın yetiştirdiği bu iki yıldızı geride bırakacak isimler uzun yıllar çıkmadı. Almanya’dan Franz Beckenbauer, Hollanda’dan Johan Cruyff, İngiltere’den Kevin Keagen, Fransa’dan Michel Platini ve Portekiz’den Eusebio gibi isimler Pele ve Maradona ile kıyaslanırken hep kategori dışında tutuldu.
Pele ve Maradona’yı farklı kılan özellikleri milli takım ile gösterdikleri başarıydı. Brezilya, 1958, 1962 ve 1970’de Dünya Kupası’na uzanırken başrolde hep Pele vardı. Henüz 18 yaşındayken 1958 Dünya Kupası’nda gösterdiği başarıyla adını futbol tarihine yazdırmayı başaran bir isimdi. Pele’den sonra Brezilya’da onlarca yıldız yetişti ama hiçbiri Siyah İnci’yi geride bırakacak bir performans sergileyemedi. ‘Her çocuk futbolcu olarak doğar’ sözünün darb-ı mesel olduğu Samba ülkesinde Pele adı erişlemez bir yerde yıllarca durmaya devam ediyor.
Maradona efsanesi…
Maradona, Kempes ve Ardiles gibi yıldızlar yetiştiren Arjantin’in yeşil sahalara sürdüğü yeni isim olmuştu. Maradona bu isimleri geride bırakarak, Arjantin futbolunun gözdesi oldu. 1986 Dünya Kupası’nı adeta tek başına kazandırdı. İngiltere’ye kendi sahasından alıp, 6 oyuncuyu çalımlayıp attığı gol Dünya Kupası tarihinin en iyi golü olmaya hala devam ediyor. Maradona, 1990 Dünya Kupası’nda Arjantin’i finale taşıdı ama Almanya’ya penaltı golüyle boyun eğip, ikinci oldu. Maradona’yı farklı kılan bir başka özelliği tarihinde hiç şampiyonuk görmemiş Napoli’yi 1987 ve 90’da iki kez şampiyonluğa taşımış olmasıydı. Bu şampiyonluklarda başrolde hep Maradona vardı. Yine Napoli 1989’da UEFA Kupası’nı müzesine götürürken, başarıda aslan payı Maradona’ya aitti.
Pele ve Maradona adlarının yanına Franz Beckenbauer ve Johan Cruyff yazılacak isimler arasında yer aldı. Alman futbolunun ‘Kayzer’i Beckenbauer, ülkesini 1972’deAvrupa Şampiyonluğu’na, 1974’te ise Dünya Kupası’na taşıyan isim oldu. Teknik direktör olarak aynı başarıyı 1990 Dünya Kupası’nda tekrarlayıp, adını tarihe altın harflerle yazdırmıştı. Johan Cryuff, Barcelonaa’daki başarısını milli takımı da taşıdı ama üst üste oynadıkları iki dünya kupası finalini de kaybetti.
Messi ile yarış…
Pele ve Maradona aynı dönemde top koşturmadıkları için birbirleriyle kıyas imkanı pek olmadı. Daha çok istatistikler üzerinden kıyas yapılıp, bir sonuca varılmaya çalışıldı. Messi ve Ronaldo aynı dönemde rekabet içinde olduklarından kıyas imkanımız oldu. Messi Barcelona ile, Ronaldo Manchester United ve Real Madrid ile şampiyonluklar yaşadı, kupalar kaldırdı. Messi’nin 8, Ronaldo’nun 5 lig şampiyonluğu bulunuyor. Her iki futbolcuda 4 kez Şampiyonlar Ligi kupasını kaldırdı. Yine her iki isimde 5’er kez Ballon d’Or (Altın Top) ödülünün sahibi oldu. Ronaldo’yu farklı kılan Portekiz milli takımıyla Euro 2016’da şampiyonluk yaşamış olmasıydı. Messi, Barcelona ile tatmadık başarı bırakmazken, Arjantin ile adeta sıfır çekti. Ronaldo, fizik gücü ve hızıyla öne çıkarken, Messi tekniği ve hızıyla tanındı. Ronaldo gücün, Messi esteteğin temsilcisi oldu.
İmkânlar Pele’de olsaydı…
Ronaldo’nun ‘Tarihin en iyi futbolcusu benim’ sözü şuan için geçerli olsa da ‘tarihin’ kelimesi biraz fazla duruyor. Çünkü ne Pele ile ne de Maradona ile eşit şartlarda değil. Gününüzdeki antrenman teknikleri ve aletleri, saha şartları, futbol topunun kalitesine ne Pele ne de Maradona sahipti. Teknolojinin futbolun hizmetinde olduğu bir dönemi yaşıyoruz. Aynı şartlar Pele ve Maradona’da olsa nasıl bir sonuç ortaya çıkardı? Bunu kestirmek zor ama dönemin ağır şartlarına rağmen adları hala geçilmezler olarak duruyorsa bir de geniş imkanlar olsa çok daha başarılı olacakları su götürmez bir gerçek.
Elbette Ronaldo ve Messi çok özel futbolcular. Ronaldo 32, Messi 30 yaşına geldi. 10 yılı aşkındır zirvede bulunuyorlar. Son 3 yıldaki yoğun maç trafiğinden dolayı bu sezon Ronaldo’da düşüş yaşanıyor. Messi, Portekizli yıldıza nazaran daha formda olmaya devam ediyor. 10 yıldır süren rekabet bir kaç yıl daha sürecek gözüküyor. Ronaldo’nun ‘tarihin en iyisim’ sözünü abartılı ve ego patlaması olarak görülüyor. Ronaldo bu türk ucuz polemikler yerine sahada resital sunmaya devam etmeli. Zira önünde fazla yıllar bulunmuyor artık.
