HABER-YORUM | EFE YİĞİT
Ardiles, Kempes, Maradona, Messi ve Agüero gibi yıldızlarla futbol dünyasına damga vuran Arjantin’in sahalara sürdüğü son büyük oyuncu Paulo Dybala oldu. Juventus’ta oynadığı futbolla Messi sonrası Arjantin’in gururu olacağı sinyallerini veren Dybala’nın hayat hikayesi ilginçliklerle dolu.
Arjantin, 1986’da Dünya Kupası’nı, 1993’te Copa America’yı kazandıktan sonra sessizliğe bürünmüştü. Bu süreçte 1990 ve 2014’te Dünya Kupası’nda final oynadı ama kupaya uzanamadı. Yine Copa America’da 3 kez finalde sahadan boynu bükük ayrıldı. Arjantin’i sırtlayan Messi, Sergio Agüero ve Gonzalo Higuain gibi yıldızlar önümüzdeki yıl yapılacak dünya kupasında 30’unu devirmiş olacaklar. Arjantin’in geleceği olarak ön plana çıkan tek isim var: Juventus’ta top koşturan Paulo Dybala. Messi, Agüero ve Higuain sonrası tüm yük Dybala’nın omuzlarında olacak.
POLONYA’DAN ARJANTİN’E GÖÇ
Paulo Dybala’nın hikayesi her ne kadar Arjantin’de başlamış olsa da kökleri Polonya’ya kadar uzanıyor. Dedesi Boleslaw, Polonya’nın güneyindeki küçük bir şehir olan Krasniow’da bir papazın yanında kendi halinde çalışan biriydi. 2. Dünya Savaşı sırasında Almanya’ya çalışmaya gönderilen Boleslaw, savaş sonrası yeniden Polonya’ya döndü. İş bulmakta zorlanınca radikal bir karar alarak Arjantin’e göçmeye karar verdi. Arjantin yılları daha zorluydu. Günlerce sokaklarda yattı. İş bulması zaman aldı. 1993’te doğan Dybala henüz 4 yaşındayken dedesi Boleslaw’ı kaybetti ancak dedesinin yaşadıklarını ve hikayesini hayatı boyunca unutmadı.
ARJANTİNLİ KEMPES’İN REKORLARINI KIRDI
15 Kasım 1993’te dünyaya gelen Paulo Dybala, futbola Instituto Atletico Central Cordoba takımında başladı. Arjantin 2. Liginde mücadele eden Instituto’nun formasını 17 yaşından itibaren profesyonel olarak giymeye başlayan Dybala, 2011-12 sezonunda 40 maçta 17 gole imza attı. 1971-73 arasında Instituto’da oynamış efsane forvet Mario Kempes’in en genç gol atan oyuncu unvanını elinden alan Dybala, yine Kempes’e ait olan 38 maç üst üste forma giyme rekorunu da 40 maç arka arkaya oynayarak kırmıştı.
2012’de 12 milyon Euro bedelle İtalya’nın Palermo takımına transfer olan Dybala için bir Avrupa ülkesi vatandaşlığına ihtiyaç oldu. Dedesinden dolayı hemen aklına Polonya geldi. Ancak Polonya vatandaşlığını alması uzayacağı için büyükannesi Da Messa’nın İtalyan asıllı olmasından dolayı kısa sürede İtalyan vatandaşlığını alıp, sorunu çözdü.
PALERMO’DA DİKKATLERİ ÜZERİNE ÇEKTİ
İlk sezonunda Palermo formasını 28 maçta giyen Dybala 3 gole imza attı. İkinci sezonunda Palermo lig düştüğü için Serie B’de top koşturan Dybala 30 maçta 5 golle oynadı. Aynı sezon Palermo yeniden Serie A’ya yükselirken, Dybala 2014-15 sezonunda 34 maçta 13 golle dikkatleri üzerine çekti. Bu performansıyla büyük kulüplerin ilgi alanına giren Dybala, sezonun bitimiyle 32 milyon Euro karşılığında İtalyan devi Juventus’a transfer oldu.
2015’ten itibaren Juventus formasını giymeye başlayan Dybala daha ilk sezonunda takımın değişmezleri arasında yer buldu. İlk sezonunda 45 maçta ter döküp, 22 kez fileleri havalandırdı. İkinci sezonunda 47 maçta ter döküp, rakip ağları 19 kez sarstı. Geçen sezon Şampiyonlar Ligi çeyrek finalinde Juventus’un Barcelona’yı sahasında 3-0 yendiği maçtaki 2 golün sahibiydi. Paulo Dybala bu sezona da fırtına gibi başladı. İlk 5 maç sonunda 8 golü var.
PİRLO VE TREZEGUET HAYRANI
Dybala, Juventus formasını giyen Andrea Pirlo ve David Trezeguet’e olan hayranlığından dolayı forma numarasını tercihini bu oyuncuların giydiği 21 numaradan yana kullandı. Efsanelerin giydiği 10 numarayı sırf bu oyunculara olan hayranlığından dolayı geri çevirdi. Juventus’un 32 milyon Euro ödediği Dybala’nın piyasa değeri şimdilik 65 milyon Euro civarında bulunuyor. Bu rakam ‘şimdilik’ çünkü bu performansını devam ettirdiği sürece piyasa değeri her geçen gün artacak.
Paulo Dybala’nın milli takım tercihinde önünde 3 seçenek vardı: Dedesinin ülkesi Polonya, babaannesinin ülkesi İtalya ve doğduğu ülke Arjantin. Ancak yıldız oyuncu tercihini doğduğu ülke Arjantin’den yana kullandı. Dybala, bir gün Arjantin formasını giymenin hayalini kurduğunu belirtti. Bu hayaline 13 Ekim 2015’te oynanan Paraguay – Arjantin milli maçının 75. dakikasında Carlos Tevez’in yerine oyuna girerek ulaştı. Şu ana kadar milli formayı 10 maçta giyerken, Tangocular adına henüz gol atamadı. Takımda Messi, Agüero ve Higuain gibi yıldızlar varken değişmezler arasında yer alması sürpriz olur belki ama gelecek onun.
