Dünya Kupası’nda son şampiyon sendromu

HABER | YORUM | HASAN CÜCÜK

Almanya, Rusya’ya eleme gruplarındaki tüm maçlarını kazanarak gelen tek takımdı. Son 7 Dünya Kupası açılış maçını kazanmıştı. Son 4 açılış maçında rakiplerine 20 gol atmıştı. Son dünya şampiyonuydu. Ama Rusya’daki açılış maçında Meksika’ya 1-0’lık skorla boyun eğdi. Güç dengesi elbette Almanlardan yanaydı. Mutlak favoriydi. Zira, Meksika’ya karşı bir kez yenilmişti. O da bir hazırlık maçı, tarih 1985’ti. Almanya kaybetti. Nedeni birazda tarihte saklı bu mağlıbiyetin. Adı ise son şampiyon sendromu.

Fransa ev sahipliğini yaptığı 1998 Dünya Kupası’nda finale kadar gelip, Brezilya engelini 3-0’lık skorla aşarak tarihinde ilk kez dünya şampiyonu oluyordu. 4 yıl sonra Japonya – Güney Kore ortaklığıyla düzenlenen kupaya son şampiyon olarak gelen Fransız yine favoriler arasında ilk sırada yer alıyordu. Danimarka, Uruguay ve Senegal’le aynı gruba düşen Fransa, kupanın açılış maçında tarihinde ilk kez Dünya Kupası’na katılan Senegal’e şok bir skorla 1-0 yeniliyordu. İlk maç kazası denilip, Uruguay karşısına telafi için çıkan Fransızlar bu kez golsüz berabere kalıyordu. Gruptan çıkma adına Danimarka’yı mutlak yenmeleri gerekiyordu. Maçın sonucu 2-0 Vikingler lehine olunca, Fransızlar son şampiyon olarak geldikleri Japonya / Güney Kore’ye gol atamadan gruplarda veda ediyordu.

Brezilya, 2002 Dünya Kupası finalinde Almanya’yı yenip kupaya uzanarak taraftarını mutlu ediyordu. Almanya’nın ev sahipliğini yaptığı 2006 Dünya Kupası’na kendinden emin olarak gelen bir Brezilya vardı. Öyle ki, teknik patron Carlos Alberto Parreira kupada oynayacakları ilk maç olan Hırvatistan karşısında sahaya süreceği 11’i bir ay önceden açıklıyordu. Brezilya gruptan lider çıkıyor, son 16 turunda Gana’yı eliyordu ama çeyrek finalde Fransa’ya yenilip, evine dönüyordu. Mutlak favorilerden biri gösterilen Brezilya’nın çeyrek finalde elenmesi şok etkisi yapıyordu.
Almanya 2006’da finale kupa öncesinde favori gösterilmeyen İtalya ve Fransa kalırken, mutlu sonra penaltılarda İtalyanlar ulaşıyordu. Güney Afrika’nın ev sahipliğini yaptığı 2010 Dünya Kupası’na son şampiyon apoletiyle gelen İtalya’nın grubunda Paraguay, Yeni Zelanda ve Slovakya vardı. Tüm ibreler favori olarak İtalya’yı gösteriyordu. Ancak sahada 4 yıl önceki İtalya’yı mumla aratan bir takım vardı. Paraguay ve Yeni Zelanda ile 1-1 berabere kalan İtalyanlara son darbeyi Slovakya vuruyordu. Slovakya’dan yediği 3 golle, attıpı 2 golle cevap veren İtalyanlar grupta ilk ikiye giremeyince evinin yolunu tutuyordu.

Euro 2008’ten itibaren dünya futbolunda İspanya fırtınası esiyordu. 2010 Dünya Kupası’nda Hollanda’yı finalde yenip kupanın sahibi olan Matadorlar, Euro 2012’de bu kez İtalya’yı geçip şampiyon oluyordu. Son 3 büyük turnuvayı kazanan tek takım olarak Brezilya 2014’e gelen İspanyollar kupanın en büyük favorilerinden biriydi. Hollanda, Şili ve Avustralya ile aynı gruba düşen İspanya, 4 yıl önce finalde geçtiği Hollanda’ya tarihi bir skorla 5-1 yeniliyordu. Skor kadar İspanya’nın etkisiz oyunu hafızalara kazınıyordu. Şili maçını telafi olarak gören İspanya, sahadan bu kez 2-0’lık bir skorla yenik ayrılıyordu. Son şampiyon tel tel dökülüyordu. Gruptaki son maçı artık bir formaliteden öte bir anlam taşımıyordu. Grubun en zayıf takımı Avustralya’yı 3-0 yenen İspanya, Brezilya’da ilk galibiyet,ni alıyordu ama grup maçları sonunda evine dönen son şampiyonlar halkasına dahil oluyordu.

Son 4 Dünya Kupası’nın 3 sahibi gruptan çıkamayıp evine döndü. Almanya ilk maçında Meksika’ya yenilerek, son şampiyon sendromunu devam ettirme yolunda ilerledi. İsveç ve Güney Kore maçlarında yaşayacağı puan kayıpları Almanya’nın Rusya mecarasını erken bitirebilir. Bu gerçekleşirse son şampiyon sendromu devam etmiş olur.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin