Bir de hacamat var!

Son yıllarda bütün dünyada tamamlayıcı tıpla birlikte hacamata karşı ilgi gittikçe artıyor. İnsanlar çoğunluk itibariyle modern tıp uygulamalarına güvenmekle birlikte, bilimdeki gelişmelerin ve modern tıbbın bütün hastalıklara çare olamadığı gerçeğini de kabul ediyor. Dolayısıyla modern tıbbın büyük bütçelere rağmen çaresiz ve aciz kaldığı durumlar, insanları hem daha ucuz, yan tesiri çok daha az olabilecek arayışlara itiyor. Hacamat da bu tedavilerden biri.

Çağlayan dergisi yazarı Prof. Dr. Ömer Serranur, bu ayki makalesinde Hacamat konusunda çarpıcı bilgiler paylaştı: ‘İtiraf etmeliyim ki hacamat konusunda ilk akademik makaleyi okuduğumda çok şaşırmıştım. Deney hayvanlarında yapılan bir çalışma, hacamatın kalp krizine iyi geldiğiyle ilgiliydi. Laboratuvar hayvanlarında kalbin bazı damarlarını bağlayarak krize sebep olmuşlar, daha sonra bu hayvanlara hacamat uygulamışlar. Çalışmanın takip ettiği sürecin sonunda kriz geçiren kalbin kas tabakasını incelediklerinde, kriz geçirdikten sonra ölen kalb kası hücrelerine ait sahada büyük oranda bir azalma ve gerileme tespit etmişler. Hatta aynı hayvanlardaki kalb ritmi, hacamat sonrasında düzelmiş. Daha sonra insanlarda yapılan başka bir çalışmada, hacamat uygulamasının kalb ritminde gözle görünür olarak düzelmelere sebep olduğunu okuyunca, bu konuya ne kadar yabancı kaldığımı bir kere daha fark etmiştim.’

Böbreklerin atamadığı, karaciğerin parçalayamadığı toksik ağır metallerin vücuttan atılmasını sağlayan hacamat tedavisiyle ilgili merak ettiğiniz bilgilere Çağlayan dergisindeki bu linkten ulaşabilirsiniz: https://caglayandergisi.com/2017/07/28/hacamat-1/

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin