Arefede bin İhlâs okumak sünnet mi?

Yorum | Cemil Tokpınar

Geçtiğimiz Ramazan Bayramından iki gün önce Twitter hesabımdan “arefe günü bin İhlâs Suresi okumak”la ilgili bir paylaşım yaparak çok önemli bir hatırlatmada bulundum. İsabetli bulup teşekkür edenler de oldu, karşı çıkıp eleştirenler de… Bu vesileyle nafile ibadetlerle ilgili çok mühim birkaç prensibi ele almak istiyorum.

Önce ilgili mesajı paylaşayım. Geçen Çarşamba şöyle demiştim:

“Bin İhlâs Suresi okuma sünneti, sadece Kurban Bayramı’ndan bir önceki güne, yani hicrî takvime göre Zilhicce ayının 9. gününe mahsustur. Arefe bir tanedir ve başka güne arefe denmez. Bu yüzden Ramazan Bayramı’nın bir önceki günü İhlâs okumayı teşvik eden paylaşımlar yapmayalım.”

Neden bu hatırlatmaya ihtiyaç duydum? Çünkü eskiden sadece Kurban Bayramından bir gün önce yaptığımız bin İhlâs Suresi okuma âdeti, son yıllarda Ramazan’ın son gününde de teşvik edilir ve yapılır oldu. İbadetlerin hükmü yani farz mı, vacip mi, sünnet mi olduğu, yeri, zamanı, usulü ve sayısı çok önemli olduğu için bir düzeltme yapmak istedim.

Mesajın altına yorum yazan bir kardeşimiz şöyle diyordu:

“Bundan önceki yıllarda neden bu açıklamalar yapılmıyordu ki… Şimdi insanların en darda olduğu zamanda gerek yok Ramazan arefesinde okumaya deniliyor. Bırakın okusunlar. İhlâs okumanın neye, kime zararı var?”

Bu tür itirazlar birkaç kişiden daha geldi. Bunun üzerine şu açıklamayı yaptım:

“İstediğin kadar nafile ibadet edebilirsin. İstersen her gün bin İhlâs oku. Kimseyi ilgilendirmez, zararı da olmaz. Ancak, ‘Bu sünnettir, siz de yapın’ dersen, işte o zaman Efendimize (s.a.v.) iftira atmış olursun. Hiç kimse olmayan bir ibadeti var diye ilân edemez. Açıklamamız bunun için.”

Bir başka kardeşimiz bize yazdığı cevapta, “Bugün kafa karışıklığından dolayı okunmayacak bütün bin İhlâsların vebali Cemil Tokpınar’ın boynuna!” ifadesini kullanmış.

Şimdi kaynaklarıyla birlikte bu konuyu işleyelim.

İlk kez Bediüzzaman’dan öğrendik

Kendim imam-hatip lisesi ve ilâhiyat fakültesinde okuduğum halde tahsil hayatım boyunca hiçbir hocamdan böyle bir tavsiye duymamıştım. Aslında değil bu konuda, hiçbir nafile ibadet (nafile namazlar ve oruçlar, zikirler, dualar, mübarek gece ihyaları) konusunda bir teşvik hatırlamıyorum. Sadece nafileler mi? Maalesef farz namazların bile adam gibi anlatıldığını, teşvik ve takibinin yapıldığını görmedim.

İlk kez lisedeyken Bediüzzaman Hazretlerinin Risalelerini okurken şöyle bir ifadeye rastladım ve uygulamaya başladım:

“Bizim memlekette eskide arefe gününde bin İhlâs-ı Şerif okurduk. Ben şimdi bir gün evvel beş yüz ve arefede dahi beş yüz okuyabilirim. Kendine güvenen, birden okuyabilir.” (Şualar, 13. Şua)

Üstad Hazretleri aynı konuda 26. Mektup’ta, “mübarek arefe gününde müstahsen bir âdet-i İslâmiyeye binaen Sure-i İhlas’ı yüzer defa tekrar ederek okumaktan” bahsediyor.

Bu konuda hadis var mı?

Peki, “arefe günü bin İhlâs okumak” konusu hadislerde geçiyor mu? İhlâs Suresinin faziletleri ve belirli sayılarda okumakla ilgili çok sayıda hadis bulunmaktadır. Bin kere okumakla ilgili şöyle bir hadis vardır:

“Kim ki bin kere ‘Kulhüvallahü ehad sûresi’ni okursa, kendi nefsini Allah’tan satın almış olur.” (Suyutî, el-Fethu’l-Kebir, 3/227; Münavî, Feyzü’l-Kadir, 6/203 hadîs no: 8953.)

Bin İhlâs’ı “arefe günü” okumakla ilgili kaynakları ve sıhhati tenkit edilen iki hadis de şöyledir:

“Kim ki Arefe gününde bin kere ‘Kulhüvallahü ehad suresi’ni okursa, Allah Teâlâ ona istediğini verecektir.” (Münavî, Feyzü’l-Kadir, 6/203 hadisin şerhi.)

“Kim Arefe akşamında/gecesinde bin defa İhlas suresini okursa, Allah kendisine her istediğini verir.” (Kenzu’l-Ummal, 1/600/h.no:273)

Bu iki hadis meşhur ve sahih hadis kitaplarında yer almasa da teşvik ve terğib hususunda zayıf hadislerin kullanılması mümkündür. Belki de İslâm büyükleri okunması çok faziletli olan bin İhlâs suresini çok sevaplı arefe gününde uygulayarak bu âdeti başlatmış olabilirler.

Böylece benim twitter mesajımda bin İhlâsı arefe gününde okumaya “sünnet” demem bile doğru olmayabilir. Yani bin İhlâs okumak tavsiyesi hadiste vardır; ancak bunun arefe günü yapılması hususunda kesinlik yoktur. Zaten Bediüzzaman Hazretleri de, “müstahsen bir âdet-i İslâmiye” ifadesini kullanmıştır.

Öncelikleri dikkate almalıyız

Bu bilgiler ışığında şu hususlara dikkat etmemiz gerekir:

Arefe günü bin İhlâs okumak, kuvvetli bir sünnet olmasa da, kaynağını hadislerden alan güzel İslâmî bir âdettir.

Bunu Kurban Bayramından önceki güne, yani Zilhicce’nin 9. günü olan arefeye tahsis etmek doğru olur. Çünkü geçmişte büyüklerimiz böyle yapmışlardır.

Çok önemli bir husus: En büyük teşvik ve tahşidatı farzlar konusunda, daha sonra vacip ve sünnetlerde, daha sonra da diğer nafilelerde yapmak gerekir. İbadet hayatımızda her türlü ibadet, dua ve zikirlerin mahiyetini, hakikatini ve faziletini bilerek yapmalıyız. Ehem-mühim meselesine dikkat etmeli, önceliklerimizi Kur’an ve sünnete uygun bir şekilde belirlemeliyiz.

Unutmayalım ki, binlerce sünnet bir farzın yerini tutamaz. Elbette ki farzları hakkıyla yapmaya çalışıp sünnetlere de sarılmak özellikle yaşadığımız ahir zamanda çok önemlidir.

Ancak üzüntüyle gördüğümüz bir husus var ki, bazı müminler farzı ihmal ederek veya hakkını vermeyerek bazı nafileleri yapmaya çalışıyorlar. Oysa her ibadete hak ettiği yeri ve değeri vererek yerine getirmek en doğrusudur.

“İsteyen yapsın, kime ne zararı var?” denebilir. Evet, herkes farzları ihmal etmemek, öncelikleri dikkate almak ve dengeyi bozmamak şartıyla istediği kadar nafile yapabilir. Ancak bu hususta herkese tavsiyede bulunmak doğru değildir.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

5 YORUMLAR

  1. Hocam, Allah razı olsun. Makalenizden öğrendiğim: “Efendimiz (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) Hazretlerine ait olmayan bir sözü -velev ki belli bir günde oruç tutmaya, belli bir günde ya da belli bir sayıda Kur’andan bir sure okumaya teşvik hakkında olsun- iletmek, Peygamberimize karşı bir iftiraya ortak olmaktır; caiz değildir.

    “Biz niyetimizle kurtuluruz” zannetmek saflıktır; cehalettir.

    “Bütün bid’adlar dalalettir ve bütün dalaletler ateştedir” (Ahmed (3/319 ve 371),
    Müslim (2/592), Nesâî (3/188), İbni Mace (45), Beyhakî (3/213)) ve “Her kim, söylemediğim şeyleri bana isnâd ederse Cehennem’deki yerine hazırlansın!”(Buhârî, İlim, 38) kapsamına dahil olmaktan titremeliyiz.

  2. Muhterem Ağabeyim,Hocam; Allah ebeden razı olsun ben de Ramazan Arefe’sinde daha doğrusu bayramdan bir gün öncesi ihlas okumaya çalışıyor ve sünnet olarak arkadaşları da teşvik ediyordum doğrusunu öğrenmiş oldum hürmet eder, şimdiden Bayram’ın hakkınızda hayırlara vesile olmasını reca ederim

  3. Hocam, Rabbim ebeden razı olsun. Aslında önemli bir meseleye temas etmişsiniz. Tüm ibadetlerin farzından nafilesine kadar bilinçli ve şuurlu, neyin ne olduğunu bilerek yapılmasını çok ehemmiyetli buluyorum.

  4. Sadece su yaziyi da nazarlariniza vermek istedim… ARO
    http://www.herkul.org/herkul-nagme/478-nagme-ramazan-ayina-veda-ve-bayram-sabahi/
    Muhterem kardeşler ve Değerli dostlar Arefe günü 1000 defa İhlas Süresini okumayı İslam Ümmeti Adet-i müstahsene kabul etmişler. Hoca Efendi geçen sene Ramazannın son günü ( Arefe günü) hatimler bittiğinde bunu hatırlatmıştı. Herbirelerimiz tek tek bin ihlas okuyamayabilir ama paylaşarak okuyabiliriz demişti.

    Kim ne kadar okuyabilirse herkes kendisi için bir sayı belirleyerek guruplar halinde de paylışılarak okunabilir. Allah kabul etsin.

  5. Dini, dindarlar mahfetti demekten kendimi alamıyorum. Bir sureyi şu kadar adet okumanın kime ne faydası olabilir,biraz insaf biraz akıl biraz da iz’anlazım. İnsan bin tane ihlas okurken ne okuduğunu dahi anlamaz, hele bir bitsin diye okur, ne okuyana ne okunana faydası olmaz. Müslümanları böyle rakamlarla, hatim sayıları ile meşgul ederek dini, okuma, anlama, düşünme ve şuurlu yaşamaya teşvik yerine, şu kadar yasin, bu kadar, hatim, bu kadar ihlas, bu kadar fetih gibi tamamen dinin özüne ruhuna aykırı telkin ve tavsiyeler ile din bir bidatler çuvalına dönüştürülüyor. Allahtan korkun ve dinin şeklini değil de ruhunu insanlara aşılayın, bir kere olsun ihlas suresinin ne anlama geldiğini, dindeki yerini anlamak bin değil milyar defa okumaktan faydalıdır. Allah selamet versin…

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin