29 gazeteci için karar duruşması; Emre Soncan’ın dosyası ayrıldı: “Bugün de mi tahliye olamayacağım”

Hizmet Hareketi’nin ‘medya yapılanması’na üye oldukları iddiasıyla 29 kişi hakkında karar duruşmaları bugün görülmeye başlandı. Duruşma yarın da devam edecek. Aralarında Murat Aksoy ve Atilla Taş’ın bulunduğu büyük çoğunluğu gazeteci 29 kişinin “terör örgütü üyeliği” suçlamasıyla yargılandığı davanın karar duruşması İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülüyor.

Duruşmada ara kararını açıklayan mahkeme gazeteci Emre Soncan hakkında başka bir dava açıldığı gerekçesiyle dosyasını ayırdı. Soncan heyete “Bugün de mi tahliye olamayacağım” diye sordu. Soncan’ın dosyasının ayrılmasıyla sanık sayısı 28’e düştü. Davaya yarın esas hakkındaki savunmaların alınmasıyla devam edilecek.

Gazeteci Emre Soncan

Duruşmanın öğleden önceki kısmında eski Habertürk televizyonu çalışanı ve kapatılan Meydan gazetesi yazarı Abdullah Kılıç esas hakkındaki savunmasını yaptı.

Duruşmanın öğleden sonraki kısmında tutuklu sanıklardan eski Haberdar çalışanı Ahmet Memiş, tutuksuz yargılanan kapatılan Zaman gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ali Akkuş, Zaman Gazetesi Muhabirleri Bayram Kaya ile Bünyamin Köseli ile  eski Meydan Gazetesi yazarı olan şarkıcı Atilla Taş ve eski Subuo Haber Genel Yayın Yönetmeni Muhammet Sait Kuloğlu esas hakkında savunmalarını yaptı.

Ayrıca sağlık nedeniyle duruşmaya katılamayan Davut Aydın’ın avukatı da esas hakkında savunma yaptı.

Savunmaların  özetleri;

Ahmet Memiş: “Mütalaayı defalarca inceledim ama savunma yapabilecek bir unsur bulamadım. Ayrıca iddianamedeki suçlamalar da mütalaada yer almamış.

“25 yıllık gazeteciyim hayatımın 20 yılı AKP yanlısı sitelerde geçti. 20 yıldır AKP’liyim. İlk oyumu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday olduğunda Recep Tayyip Erdoğan’a vermiştim.

“Bir gün dahi örgüte ait olduğu iddia edilen yayın organlarında çalışmadım. Maddi nedenlerden ötürü Haberdar’a geçtim. Said Sefa defalarca Halk TV’de yayındayken Fuat Avni tweet atmış, bunu benim aklım almıyor.”

Memiş tahliye ve beraatini istedi.

Ali Akkuş: Suçlamaları hakaret addediyorum

“Cemaatin evlerinde, yurtlarında kalmadım, okullarında okumadım. 2009’da Ekrem Dumanlı, eleştirel tavrım nedeniyle beni haber müdürlüğünden aldı, sayfa sorumlusu yaparak etkisiz hale getirdi.

“İddianamede örgüt liderinin yurtdışına çıkma talimatı verdiği ve birçok ismin firar ettiği anlatılıyor. Ben ismim geçtiğinde savcılığı aradım doğru olduğunu öğrendiğimde hemen İstanbul’a geldim. Avukatımla birlikte giderek kendi isteğimle teslim oldum, sonra tutuklandım. F… üyesi değilim, hiçbir algı operasyonuna katılmadım, ilk duruşmada tahliye edildim.

“Bana yöneltilen F… soruşturmasını bana yönelik ağır bir hakaret olarak görüyorum. Mahkemenize gelen deliller de bunu kanıtlamaktadır. Suçsuzum, beraatimi talep ediyorum.”

Akkuş’un ardından tutuklu sanıklardan Cuma Ulus’un avukatı Ömer Kavili, bir önceki celsenin UYAP kayıtlarının deşifresinin ve dosyanın ne kendisine ne de müvekkiline gönderilmediğini söyledi.

Mahkeme Başkanı Taner Akıncı, Avukat Ömer Kavili’ye söz vermek istemedi. Akıncı “Biz size savunma hakkı veriyoruz kullanıp kullanmamak size kalmış” dedi. Kavili “Dosyayı büroma yolladığınız takdirde savunma yapacağız. Müvekkilim de öyle savunma yapacak. Delil olmadan yargılama olmaz, hukuksuz yargılama yapıyorsunuz” diyerek dışarı çıkacağını söylerken Akıncı da “Avukat beyi dışarı çıkarın” dedi, Kavili duruşma salonundan çıktı.

Atilla Taş: Suçuzum, beraatimi istiyorum

Ardından Atilla Taş savunma yaptı. “Adil yargılamanız için teşekkür ederim” diyen Taş’a Mahkeme Başkanı Akıncı “İlk defa biri böyle bir şey söylüyor” diye cevap verdi.

Taş savunmasında şunları söyledi:

“Samimiyetle söylüyorum. İyi insanlarsınız. Lütfen beni hapse atmayın. Savcı benim yeniden tutuklanmamı istemiş ama ben orayı kaçırdım.

Benim eskiden aldığım reklam karşılığındaki telefon incelenmiş, ByLock var denmiş ama biz incelettik bu bir reklam çerezi. Savcı beyi tebrik ederim sonunda benden terörist çıkarmayı başardınız.

Yukarıda bugün bir kız benimle fotoğraf çektirdi, fotoğrafta zafer işareti yaptı. Hanıma ‘eyvah bir dava daha geliyor’ dedim. Artık insanlara ‘soruşturmanız var mı’ diye. Şaka yaptım sanıyorlar. Her hafta adli kontrol için parmak izi veriyoruz, herkes bir defa basıyor makineye, ben 3 defa basıyorum bir de selfie çekiyorum ki sıkıntı olmasın.

Hiçbir zaman terör örgütüne üye olmadım, yardım etmedim. Ben suçsuzum. Beraatimi rica ediyorum.”

Taş’ın ardından avukatı Ali Deniz Ceylan da, müvekkilinin dijital inceleme raporuna konu suçlama ile ilgili adli bilişim uzmanı Tuncay Beşikçi’nin hazırladığı uzman mütalaasını sundu.

Bayram Kaya: Haberlerimi hep açık kaynaklardan yaptım

“Gazeteciliğe TRT’de başladım. Çeşitli kuruluşlarda çalıştım. 2007’de gazetecilik ve dil eğitimimle ilgili 1 saatlik mülakatın ardından Akkuş’un onayıyla Zaman’da çalışmaya başladım. Haber kaynaklarım her zaman açık kaynaklardan oldu, gizli kaynaklardan haber almadım.

Evimde el koyulan bilgisayarlar bana ait değil şirkete aittir, kaldı ki Yeni Hayat gazetesinde sadece 2 ay çalıştım. Darbe girişiminin ardından gazeteden ayrıldım. Bu bilgisayarları önceden kimin kullandığını bilmiyorum.

Yargılamanın genişletilmesini, tahliyemi, lehime olan tüm delillerin değerlendirilip uygulanmasını istiyorum.”

Muhammet Sait Kuloğlu: Haberden ötürü kimse üyelikle suçlanamaz

Kuloğlu ise esas hakkındaki savunmasında “Haberden ötürü kimse örgüt üyeliği ile suçlanamaz, örgüt üyeliğinin tanımı bellidir. Ben gözaltına alındığımda haberturk.com’da çalışıyordum” dedi. Kuloğlu haklarındaki ilk tahliye kararı verildiği dönem kendilerine yönelik sosyal medyada tehdit mesajları olduğunu belirterek “İyi ki bizi tahliye etmemişsiniz” dedi. Bunun üzerine Mahkeme Bakanı Akıncı “Şimdi tehlike geçti mi, tahliye istiyor musunuz?” diye sordu, Kuloğlu da tahliyesini istedi.

Bünyamin Köseli: Paradoksal bir hata var

Köseli ise esas hakkındaki savunmasında “Ben paradoksal bir hata görüyorum” dedi. Köseli “Benim hiçbir zaman gizli saklım olmadı. Tahliye edildikten sonra da aynı telefonu kullanmaya devam ettim. Sadece DHKP-C ile değil birçok örgütle ilgili araştırma yaptım. Çünkü araştırmayı seviyorum” diye konuştu.

Davaya yarın (23 Şubat) esas hakkındaki savunmaların alınmasıyla devam edilecek.

 

***

İlk duruşması 27-31 Mart 2017 tarihlerinde görülen dava kapsamında 19 gazeteci tutuklu bulunuyor.

Davanın 6 Şubat günü görülen duruşmasında savcı önceki duruşmalarda tahliye edilen gazeteci yazar Murat Aksoy, hâlen tutuklu bulunan Türk Solu dergisi yazarı Gökçe Fırat Çulhaoğlu ve tutuksuz yargılanan Muhterem Tanık dışındaki tüm sanıkların “terör örgütü üyeliği” suçundan cezalandırılmalarını istemişti. Savcı bu kapsamda önceki duruşmalarda tahliye edilen eski şarkıcı ve kapatılan Meydan gazetesi köşe yazarı Atilla Taş, kapatılan Zaman gazetesi haber müdürü Ali Akkuş, Aksiyon dergisi muhabiri Bünyamin Köseli ve Bugün gazetesi muhabiri Cihan Acar’ın yeniden tutuklanmalarını istemişti.

Savcı, Aksoy, Çulhaoğlu ve Tanık’ın ise “terör örgütünün hiyerarşik yapısına dahil olmaksızın bilerek ve isteyerek örgüte yardım etme” suçundan cezalandırılmalarını talep etmiş, bu kapsamda Çulhaoğlu’nun tahliyesini istemişti.

Dava kapsamında 13 sanık hakkında “terör” suçlamalarına ek olarak “anayasal düzeni ve hükümeti devirmeye çalışmak” suçlamaları da yöneltilmişti. Savcı mütalaasında 13 sanığın bu suçlamalardan beraat ettirilmelerini talep etti.

Mütalaada haklarında yakalama kararı bulunan gazeteciler Said Sefa ile Bülent Ceyhan’ın dosyalarının dava dosyasından ayrılması da istenmişti. Duruşma sonunda mahkeme heyeti sağlık nedenleriyle kapatılan Zaman gazetesi ekonomi muhabiri Halil İbrahim Balta’nın tahliyesini kararlaştırmış, taleplerin değerlendirilmesini ise hükümle beraber bir sonraki duruşmaya bırakmıştı.

Dava kapsamında Habertürk TV Genel Yayın Koordinatörü Abdullah Kılıç, haberdar.com Haber Koordinatörü Ahmet Memiş, Zaman gazetesi muhabiri Bayram Kaya, Aksiyon dergisi muhabir ve yazarı Cemal Azmi Kalyoncu, Millet gazetesi yayın koordinatörü Cuma Ulus, Zaman gazetesi savunma muhabiri Emre Soncan, Türk Solu dergisi yazarı Gökçe Fırat Çulhaoğlu, Zaman gazetesi Meclis muhabiri Habib Güler, Zaman gazetesi yargı muhabiri Hanım Büşra Erdal, Cihan haber ajansı muhabiri Hüseyin Aydın, subuohaber.com çalışanı Muhammed Sait Kuloğlu, Bugün gazetesi haber müdürü Mustafa Erkan Acar, Millet gazetesi Yazı İşleri Koordinatörü Mutlu Çölgeçen, Habertürk TV eski Haber Koordinatörü Oğuz Usluer, TRT muhabiri Seyid Kılıç, Millet gazetesi ekonomi editörü Ufuk Şanlı, Rota Haber internet sitesi genel yayın yönetmeni Ünal Tanık, Aktif Haber internet sitesi yazarı Yetkin Yıldız ve Zaman gazetesi yargı muhabiri Yakup Çetin hâlen tutuklu bulunuyor.

 

 

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin